Bingöl'ün Yedisu ilçesinde arıcılık yapan Tekin Aslan ve eşi Serfinaz Aslan, ürettikleri coğrafi tescil işaretli Bingöl balını iç piyasanın yanı sıra gurbetçiler aracılığıyla 3 ülkeye gönderiyor.
İlçenin Karapolat köyünde yaşayan ve 4 çocukları bulunan 50 yaşındaki Tekin ve 47 yaşındaki Serfinaz Aslan, yıllardır geçimlerini arıcılık ve hayvancılıkla sağlıyor.
18 yıl önce bal üretmeye başlayan Tekin Aslan, tek başına arıcılık yaparken yaşadığı zorlukları eşi Serfinaz'ın desteğiyle aştı.
Eşinin verdiği eğitimle zamanla bu işte ustalaşan Serfinaz Aslan, hem çocuklarıyla ilgileniyor hem de arıcılığı sürdürüyor.
Köydeki evlerinin bahçesinde ve zengin bitki örtüsüne sahip Yedisu Vadisi'nde 90 kovanla kaliteli bal elde eden Aslan çifti, bu üretim için adeta arı gibi çalışıyor.
Aslan çifti, bu emekleriyle Bingöl Üniversitesinin yaptığı başvuru üzerine Türk Patent ve Marka Kurumundan 7 Ekim'de coğrafi işaret tescil belgesi alan balın üretimine de katkı sunuyor.
Yılda ortalama 1 ton bal üreten ve ürettikleri balın kalitesi Bingöl Üniversitesinde yapılan analizle de onaylanan çift, iç piyasanın yanı sıra Fransa, Almanya ve Avusturya'ya da gurbetçiler aracılığıyla yaklaşık 150 kilogram bal satıyor.
"EN BÜYÜK DESTEKÇİM EŞİM"
Tekin Aslan, ürettikleri balın her yıl Bingöl Üniversitesinde analiz edildiğini belirtti.
Bulundukları coğrafyada arıcılık için önemli geven ve kekik gibi çok sayıda bitki olduğunu dile getiren Aslan, "Yedisu Vadisi çok güzel bir coğrafyaya sahip. Bingöl balının kalitesi de buradan geliyor. Hedefim Anzer balından daha kaliteli bal üretebilmek. Ürettiğimiz organik balı Avusturya, Fransa, Almanya'ya da gönderiyoruz. En büyük destekçim eşim." diye konuştu.
Eşinin hem çocuklarla ilgilendiğini hem hayvancılık yaptığını hem de arıcılıkta kendisine destek sunduğunu anlatan Aslan, çırağı olan eşinin artık bu işte usta olduğunu belirtti.
"YURT DIŞINDA DA TANINMAYA BAŞLADI"
Ürettikleri balın beğenildiğini dile getiren Aslan, gurbetçiler aracılığıyla yurt dışına da bal gönderdiklerini söyledi.
İlçeye gelen gurbetçi hemşehrilerinin balın tadına baktıktan sonra sipariş vermeye başladığını anlatan Aslan, şöyle devam etti:
"2014'te ilk olarak Avusturya'ya bal gönderdim. Etiket de yapıştırdığımız için balımız yurt dışında da tanınmaya başladı. Gurbetçiler balın tanıtımını yaptı. Sonra sırayla Almanya ve Fransa'dan talep geldi. Balımızın tadına bakan hemen farkını anlıyor. Sürekli yeni talepler alıyoruz. Moskova'dan da talep geldi."
"KADINLAR DA ARICILIK YAPABİLİR"
Serfinaz Aslan da eşine her zaman destek sunmaya çalıştığını söyledi.
Arıcılığın zorlu bir mesai gerektirdiğini anlatan Aslan, geçimlerini arıcılık ve hayvancılıkla sağladıklarını belirtti.
Aslan, arılara özenle bakılması gerektiğine işaret ederek, şunları kaydetti:
"Özellikle son bir ay bayağı zorluk çekiyoruz. Bir günümüz arılarla geçiyor. Her yere doğal ballarımızı gönderiyoruz. 4 çocuk okuttum. 3'ü üniversiteyi bitirdi, biri de lise son sınıfta. Hem çocuklarıma baktım hem de arıcılık yaptım. Kadınlar da arıcılık yapabilir."