İstanbul Ekonomi Zirvesi Yönetim Kurulu Başkanı Kürşad Tüzmen, "Salgın sürecinde sağlık için yapılan kapanmalarda her ülke kendi tedbirini kendisi aldı. Ama iklim kapanmaları bütün ülkeleri birden etkileyecek hale gelecek. Her ne kadar emisyonda, karbondioksit salınımında, sera gazı salımında dünyada ülkelerin farklı yüzdeleri olsa da bu işten bütün ülkeler etkilenecek." dedi.
Tüzmen, 10 Aralık Cuma günü Çırağan Sarayı'nda gerçekleştirilecek 5. İstanbul Ekonomi Zirvesi'nin tanıtım toplantısında yaptığı konuşmada, zirve kapsamında "Yeşil Ekonomi" konusunun ele alınacağını belirtti.
Kürşad Tüzmen, salgın sürecinde sağlık için yapılan kapanmalarda her ülkenin kendi tedbirini kendisi aldığını ifade ederek, "Ama iklim kapanmaları bütün ülkeleri birden etkileyecek hale gelecek. Her ne kadar emisyonda, karbondioksit salımında, sera gazı salımında dünyada ülkelerin farklı yüzdeleri olsa da bu işten bütün ülkeler etkilenecek. Sera gazı salımında OECD ülkeleri arasında ilk G20 ülkelerinde 16'ıncı sıradayız. Orada da Türkiye'nin yaklaşık yüzde 1'lik bir sera gazı salımı var." diye konuştu.
İstanbul Ekonomi Zirvesi'nin beyin fırtınası şeklinde devam ettirdikleri bir zirve olduğunu aktaran Tüzmen, bu yıl hem yurt içinden hem de yurt dışından zirveye katılımların olacağını söyledi.
Tüzmen, yeşil şekilde çalışan firmaların tahvillerine öncelik verilerek, onların finans döngüsü içerisindeki yerlerini artıracak şekilde bir teşvik mekanizmasıyla o firmaların daha öncelikli hale getirildiğini, Türkiye'de bunların olmasının biraz zaman alacağını bildirdi.
Endüstrileşmenin çevreyi olumsuz etkilediğine değinen Tüzmen, zirve kapsamında bu konunun da ele alınacağını dile getirdi.
Tüzmen, devletin elindeki imkanları nerelere aktaracağının ve bunların da ölçülebilmesinin önemli olduğunu kaydetti.
İstanbul Ekonomi Zirvesi İcra Kurulu Başkanı Abdullah Değer ise zirvenin ana temasının "Yeşil Ekonomi" olduğunu belirterek, İstanbul Ekonomi Zirvesi'nin İstanbul merkezli, ancak dünya meselelerini ele alan bir platform olduğunu söyledi.
İstanbul Ekonomi Zirvesi Yönetim Kurulu Üyesi Demet Sabancı Çetindoğan da İstanbul Ekonomi Zirvesi'nin 5'incisini gerçekleştirecek olmaktan dolayı memnuniyetini dile getirerek, "İnşallah bu yıl çok verimli, başarılı bir zirve olacak. Emeği geçen herkese teşekkür ediyorum." dedi.
"ARTIK TURİSTLER GİTTİKLERİ ÜLKENİN ÇEVRECİ POLİTİKALARINA ÖNEM VERİYORLAR
Zirve sponsorlarından TÜRSAB'ın Yönetim Kurulu Başkanı Firuz Bağlıkaya, zirveye başından bu yana katkı sağlamaktan mutluluk duyduğunu belirterek, geçen iki yıllık dönemde yaşananların, ekonomiye dair klasikleşen teori ve uygulamaların sınandığı, gelenekselleşen üretim yöntemlerinin ve tüketim alışkanlıklarının sorgulandığı bir süreç olduğunu kaydetti.
Tek bir gezegene sahip olunduğunu ve onu koruma bilincinin her kesimde olduğu gibi turistlerde de arttığını ifade eden Bağlıkaya, "Artık turistler gittikleri ülkenin çevreci politikalarına önem veriyorlar. Daha yaşanabilir ve sürdürülebilir bir dünya istiyorsak son derece haklı bu taleplere cevap vermemiz büyük önem arz ediyor. Bu bakımdan İstanbul Ekonomi Zirvesi'nin bu yıl 'yeşil ekonomi' ana temasıyla düzenlenmesinin çok isabetli bir karar olduğunu düşünüyorum." diye konuştu.
Bağlıkaya, bundan sonraki dönemde çevre duyarlılığını gözeterek turizm sektöründe çarkların sürdürülebilir şekilde dönmesine odaklanılmasının önem arz ettiğini dile getirdi.
Zirvede "Eko turizmin çevresel, ekonomik ve sosyo-kültürel etkileri" konulu panele ev sahipliği yapacaklarını anlatan Bağlıkaya, panel kapsamında Yeşil Ekonomi Dünya Konseyi Başkanı'nı İstanbul'da ağırlayacaklarını söyledi.
"İSTANBUL, BAŞLI BAŞINA BİR ÜLKE EKONOMİSİ KADAR KATMA DEĞER VE İSTİHDAM ÜRETİYOR"
Zirve sponsorlarından Türkiye İhracatçılar Meclisi'nin (TİM) Başkan Vekili Başaran Bayrak, İstanbul'un, başlı başına bir ülke ekonomisi kadar katma değer ve istihdam ürettiğini belirterek, "İstanbul, yıllık 15 milyona yaklaşan yabancı turist sayısı, 85 milyar dolarlık ihracatı ve üretmiş olduğu 257 milyar dolarlık Gayri Safi Yurt içi Hasıla ile birçok ülkeden büyük bir ekonomi. Öyle ki İstanbul'un Türkiye'nin iş gücündeki payı yüzde 20'nin ülkemizin ihracatında ve ithalatındaki payı ise yüzde 50'nin üzerinde yer alıyor." dedi.
Bayrak, yılın 9 ayında İstanbul'un ihracatının geçen seneye göre yüzde 35 artışla 63 milyar dolara ulaşmış durumda olduğunu kaydetti.
İstanbul Ekonomi Zirvesi'nin yarattığı ekosistem ile hem güçlü bir ekonomik katma değere hem de küresel ölçekte bir iş ağına zemin oluşturduğunu ifade eden Bayrak, "İhracat ailesi olarak İstanbul Ekonomi Zirvesi'nin oluşturduğu bu zengin ekosistemin bir parçası olmaktan büyük memnuniyet duyuyoruz." ifadelerini kullandı.
Bayrak, Avrupa Birliği'nde yürürlüğe giren Yeşil Mutabakat'ın sınırda karbon uygulamaları ile tüm ihraç ürünlerini, tüm üreticileri doğrudan ilgilendirdiğini anlatarak, "Türkiye'nin üretim yapısında hem ülkemizin geleceği hem mevcut ticari ağlarımızın sürdürülebilirliği için yeşil ekonomik dönüşümü gerçekleştirmek durumundayız. Eğer bunu başarırsak ülkemiz adına kazanç içinde kazanç vardır. Eğer başaramazsak maalesef kayıp olacaktır." şeklinde konuştu.
Bu arada, Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM), Türkiye Turizm Tanıtım ve Geliştirme Ajansı (TGA), Turkish Cargo, Koluman Otomotiv Endüstri AŞ, Mercedes Benz Türk, Borusan Otomotiv BMW Türkiye, Türkiye Seyahat Acentaları Birliği (TÜRSAB), Mersin Tarsus Tarımsal Ürün İşleme İhtisas ve Organize Sanayi Bölgesi (TÜİOSB), Sanofi Sağlık Ürünleri ve Aşcı Etci Benglian (AEB Hukuk) Avukatlık Ortaklığı'nın desteklediği ve sponsor olduğu zirvenin, yeşil ekonomi konusunda katkı vermesi bekleniyor.