Türkiye
pandemi sonrası üretim ve ihracat tarafındaki artışla OECD'de en hızlı büyüyen ikinci ülke haline gelirken, şirketlere yabancı ilgisi de katlandı. Artan yabancı ilgisi, Türk şirketlerinin değerlemelerini de yukarı taşıyor. Bu konuda dünyanın en yaygın ağlarından birine sahip olan EY'ın Kurumsal Finansmandan Sorumlu Partneri İlhami Koç, "Türkiye'de 12'nin üzerinde olan ve bir firmanın özsermayenin kaç katı üzerinden değerlendiğini gösteren çarpanlar, darbe girişimi sonrası 6-7'lere doğru gerilemişti. Şimdi ise yeniden ilginin arttığını ve firmaların çarpanlarının 8-9'lara çıktığını görüyoruz" dedi. "Türkiye'de özellikle yabancı yatırımcı tarafında ciddi bir ilgi artışı var" diyen Koç, sözlerine şöyle devam etti: "Pandeminin en yoğun olduğu dönemde bile ilgi vardı. Türkiye'de üretim ve ihracat yapan tüm sektörlere ilgi var. Bunun içine gıdayı da kimyayı da koyabilirsiniz. Teknoloji ve yazılım firmalarına da çok ciddi artış var. 200 işlem vardı geçtiğimiz yıl bunun yarısı da e-ticaret, oyun, bulut teknolojileri ve siber güvenlik gibi alt dalları da oluşmaya başladı."
TÜRKİYE ÜRETİM ÜSSÜ OLDU
Yeni girişimlerin yurtdışından finansman sağlamasında da gittikçe artan bir trend olduğunu belirten Koç, "Yurtdışından finansman sağlayan girişimler arasında küçükler de var büyük firmalar da. İhracat potansiyeli olan şirketler ön plana çıkıyor. Lojistik alanında yaşanan sorunlar da Türkiye'yi öne çıkarıyor. Tedarik zincirinde Türkiye Avrupa için üretim üssü haline geldi" dedi.
YATIRIM İŞTAHI AZALMAYACAK
HALİHAZIRDA 10'un üzerinde birleşme ve satın alma işlemi üzerinde çalıştıklarını belirten İlhami Koç, bu firmalar arasında Uzakdoğu'dan da Körfez Bölgesi'nden de ilginin yoğun olduğunu aktardı. Önümüzdeki dönemde yeni bir kapanma olmayacağını öngördüklerini de belirten Koç, bu nedenle yatırım iştahında da bir azalma öngörmediklerini belirtti. İlhami Koç, aynı zamanda İstanbul Finans Merkezi projesinin de hızlandırılması gerektiğini belirtti.