Türkiye'nin önde gelen yabancı yatırımcılarından olan Vodafone Türkiye, atağa kalktı. Grubun Türkiye'de büyümeye kararlı olduğunu söyleyen Vodafone Türkiye CEO'su Engin Aksoy, "Yol haritamızı çıkardık.
3.000 kişiyi istihdam ediyoruz. Önümüzdeki üç yıl içinde 3.500 kişilik yeni istihdam yaratmayı öngörüyoruz.
2025'e kadar Türkiye'nin en hızlı büyüyen dijital servisler şirketi olma hedefiyle çalışıyoruz" dedi. Aksoy'la yol haritalarını konuştuk.
Pandemide sektörünüz atağa kalktı. Bu durum iş sonuçlarınıza nasıl yansıdı?
Biz insanların su ve ekmek gibi temel bir ihtiyacını karşılıyoruz.
Nisan, mayıs, haziran aylarını kapsayan dönemde yüzde 19.6 büyüyerek 3.9 milyar TL gelir elde ettik. 24 milyon bireysel, 2.6 milyon makineler arası iletişim müşterimiz var. Faturalı müşteri sayımız ise 15.7 milyona geldi. Bu dönemde en hızlı büyüyen operatör olduk.
Performansımızdan son derece memnunuz.
Bu sonuçlar Vodafone Grubu içindeki ağırlığınızı artırdı mı?
Tabii... Vodafone 21 ülkede mobil ve sabit ağlar işletiyor, 49 ülkede ise iş ortaklıkları yürütüyor.
Tüm ülkeler içinde en hızlı büyüyen ülkeyiz. Vodafone, Türkiye'de olmaktan son derece mutlu...
Elde ettiğiniz sonuçların yatırıma yansıması ne şekilde oldu?
Geçen yıl 2 milyar TL'lik yatırım yaptık. Bu yıl da ihtiyaçlarımız dahilinde yatırım yapıyoruz.
Yatırımlarımızın yüzde 80'ini altyapıya, yüzde 20'sini ise IT ve dijital tarafa yapıyoruz. Ancak çoğu sektörde yatırım yapmamak için kavga olur, bizde ise tam tersi bir durum söz konusu...
YATIRIM YAPMAK İSTİYORUZ
Nasıl bir durumdan söz ediyorsunuz?
Çünkü biz yatırım yapmak için kavga ediyoruz. 'Yatırım yapmak istiyoruz' diyoruz. Türkiye'de bu yönde ciddi bir ihtiyaç var. OECD rakamları da bu durumu net bir şekilde ortaya koyuyor. 2023 için 100 MB ortalama hız hedefi var. Bunun için yapılması gereken şey belli. Herkesin bir araya gelip güçlerini birleştirmesi lazım. Türkiye'nin her yerini fiber ağlarla örmemiz gerekiyor. Bu konuda bir siyasi irade var. Cumhurbaşkanımızın bu konuda beyanatları var. Varlık Fonu'nun ortak altyapı şirketi kurması önerisini destekliyoruz. Bundan farklı bir öneri de gelirse onu da destekleriz.
Biz yatırım yapmak istiyoruz ve fiber kazı iznimiz yok.
Gündemde olan 5G sürecinde bu yatırımların önemi nedir?
5G'ye geçiş için baz istasyonlarımızı fiberle birbirine bağlamamız lazım. 5G'ye geçişi çok istiyoruz.
Türkiye'nin bu alanda geri kalmasını istemiyoruz. Bu geleceğin değil bugünün ürünü. Bu konuda yurtdışından elde ettiğimiz bu birikimi ülkemize aktarmak istiyoruz.
Dijitalleşmeye de büyük yatırımlar yaptığınızı söylediniz...
Evet, son dört yıldır tüm yatırımlarımızı dijitale yaptık. Pandemide artan talebe bu sayede yanıt verdik. Bireysel ve kurumsal müşterilerimizin dijitalleşme ihtiyaçları için de ciddi yatırımlar yaptık. Artık siber güvenlik konusu ve servislerin buluta taşınması, tüm kurumların ajandasında önemli bir yer tutuyor. Buradaki talepler çok arttı.
Bu alanda oluşan talebi karşılamak için bir firma satın aldınız.
Evet, ihtiyaç duyduğumuz yetkinlikler içeride yoksa dışarıya da bakıyoruz. Yerli yazılım şirketi olan FGS ile ortaklık kurduk. Bu şirket eski santralleri buluta taşıyor. Uygun fırsat çıkarsa, yatırıma devam ederiz.
ÇALIŞMA ŞEKLİNE YÖNETİCİLER KARAR VERİYOR
Pandemiden sonra oluşturduğunuz hibrit çalışma düzeni hakkında bilgi verir misiniz?
Uzaktan çalışma ile adımlarımızı daha önceden atmıştık, çalışanlarımıza 'haftada bir gün evden çalışın' diyorduk. Pandemi başlar başlamaz tamamen uzaktan çalışmaya geçtik. Bizde 1 Eylül itibarıyla hibrit olarak ofise dönüş başladı. Öncesinde süreç gönüllülük esasına göre ilerliyordu.
Şimdi çalışma şekline her fonksiyonun direktörü karar veriyor. Ofise gelmenin iş verimliliğine katkısı belirleyici oluyor. Her işin çalışma şekli ve içeriği farklı. Şirket ortalaması olarak çalışanlar zamanlarının üçte birini ofiste, üçte ikisini ise uzaktan çalışarak geçiriyor.
Çağrı merkezlerimiz kalıcı olarak eve geçti. Bu sayede burada ev kadınları, engellileri ve öğrencileri de çalışma hayatına katabiliyoruz.
Part time olarak 164 kadın katıldı aramıza.
Hibrit çalışmanın tüm dünyada kalıcı olacağını düşünüyorum.
İKİ TELEFON KULLANIYORUM
ÇEVRESİNDE birçok kişinin telefonları ile ilgili kendisine soru sorduğunu söyleyen Aksoy, şunları anlattı: "Hatta televizyonla ilgili bile çok soruyla karşılaşıyorum. Bilemeyince de garip karşılanıyor. Bu nedenle hazır olmak için kendi ürünlerimizin yanı sıra birçok online platformu takip ediyorum. Kendi içimizde de 'Müşterinin sesi' adını verdiğimiz anlık mesajlaşma grubu var. Bütün şikâyetleri yakından takip ederim. Hepsine ekiplerimiz dönüş yapıyor. Bireylerin yaşadıkları sıkıntıları anlayabilmek için üst düzey yöneticiler olarak şirket hattı yerine bireysel hat kullanıyoruz. Ayrıca ben 1.5 yıldır süreci daha iyi yönetmek için iki telefon kullanıyorum."
PADDINGTON KORİDORLARINDA TÜRKÇE SESLERİ
Uluslararası bir şirket olarak, çalışanlarınız için yurtdışında kariyer yolu açık mı?
Çalışanlarımız uluslararası bir şirket olan Vodafone Grubu'nun önemli bir parçası olduklarını çok daha net bir şekilde hissediyorlar. Yurtdışına ciddi anlamda insan kaynağı gönderiyoruz. Onlara bu imkânı sunuyoruz. Şu anda Vodafone Türkiye'den 169 kişi yurtdışında çalışıyor. Hatta gidenlerin yarısından fazlası da kadın. İnsan Kaynağı olarak Türkiye, Vodafone Grubu'nun çok önem verdiği bir yer. Hatta yurtdışında en çok çalışanı olan ülkelerden biriyiz. Arkadaşlarımızın hepsi de orta ya da üst kademe yönetici pozisyonlarına gidiyorlar. Bugün Paddington'daki genel merkezimize giderseniz Türkçe konuşarak koridorları gezebilirsiniz. Öte yandan insan kaynağının yanı sıra Türkiye'de geliştirdiğimiz bazı uygulamaları yurtdışına ihraç ediyoruz.
SÜRDÜRÜLEBİLİRLİK:
BU konu bizim için gerçekten çok önemli. Bugün Vodafone Türkiye'nin kullandığı enerjinin yüzde 100'ü yenilenebilir kaynaklardan elde ediliyor. Bu bizim için önemli bir öncelik. Karbon ayak izini yarıya indirme hedefimiz var grup olarak. Burada çok hızlı gidiyoruz. Orası bizim için çok önemli.
CİNSİYET EŞİTLİĞİ:
BU çok önemli bir konu. 'Ben varım' ismini verdiğimiz bir manifestomuz var. Çağrı merkezi operasyonumuzda kadın çalışan oranımız yüzde 68 civarında. Kadın yönetici oranımız yüzde 50'ye geldik. Direktörlerimizin yarısı kadın, bu çok önemli bir rakam.