Çiftçi Zirvesi'nde kırsal kalkınma ve finansman konuları masaya yatırıldı. InBusiness Dergisi Genel Yayın Yönetmeni ve Sabah Gazetesi Köşe Yazarı Hülya Güler moderatörlüğünde gerçekleşen 'Tarımda Kırsal Kalkınma ve Destek Kredileri' paneline Ziraat Bankası Genel Müdür Yardımcısı Ferhat Pişmaf, Kırsal Kalkınma Destekleme Kurumu Başkan Vekili Muhammed Adak, Reis Gıda Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Reis, Türkiye Süt, Et, Gıda Sanayicileri ve Üreticileri Birliği Derneği (SETBİR) Başkanı Tarık Tezel, Girişimci Çiftçiler Aynur Ece Onur ve Nurgül Akdoğan katıldı.
130 MİLYARLIK KREDİ HACMİ
Kredi politikalarını belirleyen en önemli unsurun, ülkenin tarım politikalarının ve stratejilerinin olduğunu belirten Ziraat Bankası Genel Müdür Yardımcısı Ferhat Pişmaf, tarım kredilerinin kurumsal kredilerde yüzde 21'lik pay aldığını dile getirerek, üreticiye kullandırdıkları kredi miktarının ise 94 milyar lira olduğunu kaydetti. Temel stratejilerinin tarımsal değer zincirinin başından sonuna kadar finansman sağlamak olduğunu söyleyen Pişmaf, "Zincirdeki diğer kredileri dikkate aldığımızda 130 milyar liranın üzerinde bir kredi büyüklüğüne ulaşıyoruz. Bizim kredilerimizin yüzde 80'lik kısmı faiz sübvansiyonu olan krediler. Riskinin normal kredilerden farkı yok, ama faizlerin önemli kısmını Hazine ve Maliye Bakanlığı karşılıyor. Bizim kredilerimizde geri dönüş oranı yüzde 99. Takipteki tarım kredilerimizin oranı ise sadece yüzde 1.23. Sektörde bizi dışarda bıraktığınızda bu oran yüzde 8'e kadar çıkabilir. Bu yılın ilk altı ayında canlı kredilerde yüzde 17, yeni kredi kullandırımında yüzde 4 büyüdük. 714 bine yakın müşterimiz var ki bu rakam 3-4 yıl önce 350 bin kadardı" diye konuştu.
İNDİRIMLİ KREDİ
TARIM sektörüyle ilgili tüm unsurların bulunduğu Cumhurbaşkanı kararı olduğunun altını çizen Pişmaf, "Karar 3 yıllık dönemi kapsıyor. Bu alanda yatırım yapacaklara, 'Biz bu sektörü 3 yıl destekleyeceğiz' mesajı veren bu karar, küçük üreticileri koruyan, büyük üreticileri de destekleyen bir karar" dedi. Tarım sektöründe kullandırılan toplam krediyi ağırlıklı olarak Ziraat Bankası'nın verdiğinin altını çizen Pişmaf, "100 lira kullandırılıyorsa eğer, 65 lirasını biz kullandırıyoruz. Örneğin, bir büyükbaş hayvan 1 yıl boyunca ne kadar yem tüketecekse ona göre kredi veriyoruz. 3 yıllık süreyi kapsayan kararda tarımsal üretim yapanlar için indirim oranları da mevcut. Sera yapılıyorsa jeotermalse, 40 altında kadın çiftçiyse, yerli tohum kullanılıyorsa hepsinin farklı indirim oranları bulunuyor" diye konuştu.
TEŞVİKLER KARARLILIKLA SÜRDÜRÜLMELİ
Reis Gıda Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Reis, bölgesel kuraklıktan bakliyat ve hububat üretiminin etkilendiğini belirterek, iklim değişikliği ve kuraklıktan daha az etkilenmek için en önemli iki adımın kuraklığa dayanıklı tohum ve su kullanımının azaltılmasını sağlayacak projelerin hayata geçirilmesi olduğuna dikkat çekti. SETBİR Başkanı Tarık Tezel ise tarımın kararlılıkla desteklenmesinin son derece önemli olduğunu belirterek, teşvik ve destekler kapsamında kararlı politikalara ihtiyaç olduğunu vurguladı.
KIRSAL KALKINMAYI DESTEKLİYORUZ
KIRSAL Kalkınma Destekleme Kurumu Başkan Vekili Muhammed Adak da kırsal kalkınmayı desteklemek için çalıştıklarını ve 2011'den beri faaliyet gösterdiklerini kaydederek, kırsalda refahı artırarak yaşamı sağlamak istediklerini söyledi. Adak, "Sağlıklı kentleşmenin en önemli ölçütü olarak kırsal hibeleri uyguluyoruz. Şehirlerde kentsel dönüşümü konuşuyoruz, bu bir aspirin, aslında çare değil. Bu baş ağrısını nasıl gidereceğimize baktığımızda da kırsal kalkınmayı konuşmaya başlıyoruz" dedi. Kırsal Kalkınma Destekleme Kurumu olarak iki hibe programları olduğunu belirten Adak, "IPARD Hibe Destekleri adı altındaki programlarımız 42 ilde faaliyet gösteriyor. Amacımız 81 ilin tamamının program kapsamına alınması. Yüzde 50 ila 70 arasında hibe veriyoruz. Resmen yatırımcının peşinde koşuyoruz ve takip ediyoruz. 5 yıl süren bir süreç bu. 2020'de 1 milyar lira hibe ödemesi yaptık. Gıda tedarik zincirine büyük katkısı oldu" diye konuştu. Adak, her çağrıda ise bütçenin 2-3 misli proje aldıklarına da dikkat çekti.
ABD'DE OKUDU, KÖYÜNE YERLEŞTİ
GİRİŞİMCİ Çiftçi Aynur Ece Onur da köyünde yaşamak için bir sürü sebebi olduğunu ve hiç pişman olmadığını dile getirerek, dedesinden miras kalan 2.5 yıldır taşlık kullanılmaz durumda olan tarlalarında tıbbı ve aromatik bitkiler yetiştirdiklerini kaydetti. Onur, lavanta, adaçayı, ölmez çiçek yetiştirdiklerini söyleyerek ABD'de doktora yaptığını, kardeşinin de ABD-Japon şirketinde Ar-Ge müdürüyken işlerini bırakarak köylerine geri geldiğini ifade etti. Köylerinde hiçbir şey kalmadığını görünce bu kararı aldıklarını söyleyen Onur, 25-30 kadını da istihdam ettiklerini sözlerine ekledi. 21 yaşındaki girişimci Nurgül Akdoğan ise hayvancılığa devam ederek okula gittiğini ve yeterli destekler verilirse gençlerin de üretime yöneleceğini vurguladı. Liseden sonra köyüne geri dönerek hayvancılığa devam ettiğini ve YouTube kanalı açarak sesini duyurduğunu söyleyen Akdoğan, onu takip ederek köye yerleşen birçok insan olduğunu ve şu anda 400 küçükbaş, 100 büyükbaş hayvana baktığını kaydetti.