Hazine ve Maliye Bakanlığı tarafından duyurulan Nefes Kredi Paketi'ne ilişkin değerlendirmede bulundu. Sanayi sektörünün yeni tip koronavirüs (Kovid-19) salgını sürecinde ülkenin büyümesini sırtladığını belirten Özdebir, bunu da borcunu borçla büyüterek yaptığını söyledi.
Özdebir, işletmelerin artık borçlanmada limitlere dayandığını ifade ederek, Merkez Bankasının sıkı para politikasının etkilerinin de piyasalarda görülmeye başlanmasıyla finansmana erişimde zorlanıldığını dile getirdi.
Bu süreçte Kredi Garanti Fonunun (KGF) devreye girmesiyle Hazine ve Maliye Bakanlığı, TOBB ile odalar ve borsaların birlikte Nefes Kredisi'ni hayata geçireceğine dikkati çeken Özdebir, "Nefes Kredisi 10 milyon liranın altında cirosu olan firmalara gerçekten nefes aldıracak bir kredi olarak görünüyor. Gönlümüz isterdi ki faiz oranları daha da düşük olsun. Bankalarımız çok büyük fedakarlık yapıyorlar. Büyük kısmını KGF üstleniyor. TOBB da elindeki nakitleri bankalara daha düşük faizle vererek bankaların verdiği bu yüzde 17,5 faizli kredinin sübvansiyonuna katkıda bulunuyor. Bu anlamda güzel bir adım." diye konuştu.
"İŞLETMELERE DERMAN OLACAK"
ASO olarak firmalara yönelik faizsiz kredi modeli önerisi üzerinde çalıştıklarını ve bu modelin tam da böyle bir dönemde devreye sokulabileceğini vurgulayan Özdebir, şunları kaydetti:
"Sanayinin yoluna, borcunu borçla büyüterek değil, borcunu azaltarak devam etmesi için de çalışmaların yapılması lazım. Şu anda Nefes Kredisi birçok küçük işletmemizin sorunlarına bir nebze olsun derman olacak. Aşılamanın da sonuçlarının alınmasıyla ağustos-eylül ayları gibi piyasalar da normal hale gelip düzgün çalışmaya başlar. Hizmet sektörü de açılır diye tahmin ediyoruz. Bu süreçle birlikte Türkiye büyümeye başlar. Firmalarımız da o güne kadar hayatlarını idame ettirip, çalışanlarını kaybetmeden işlerini sürdürülebilir. Türkiye'nin büyümesi ve yüksek katma değerli üretimin sağlanması için mevcut işletmelerimizi korumamız lazım. Kriz dönemlerinde kaybettiğimiz her firma, ülkenin üretim gücünden, üretimdeki kurumsal hafızasından kayıp anlamına gelen gerçek bir yıkımdır. Bu süreci atlatmak için uygulamaya alınan bu finansman düzenlemesinin hepsini destekliyoruz."
Nurettin Özdebir, TBMM'de görüşmeleri devam eden yapılandırma düzenlemesine ilişkin de talepleri olduğunu belirterek, düzenlemedeki oranların düşürülmesini, ödeme sürecinin yılbaşından itibaren başlamasını ve taksit sayısının bir ay prim bir ay vergi ödemeleri olmak üzere 24 ay olarak uygulanmasını istedi.
