Gıda fiyatlarının düşmesine katkı sunmak, piyasada fiyatlarının daha şeffaf ortamda oluşmasını sağlamak amacıyla kurulan Türkiye Ürün İhtisas Borsası, fiyat oluşumunda daha aktif rol alacak. Elektronik ürün senedi piyasasında yatırımcı sayısı 80 bine ulaştı, 1.5 yılda 10 milyon tonluk üründe 15 milyar lira işlem gerçekleştiği borsada aracılı sistem modeline geçiş için çalışmalar başladı. İşlemler Ürün Piyasası Aracı Kurumları üzerinden yapılacak. Tarımsal ürünlerin fiyatlarında farklılıklar telafi edilecek, tüketiciler bu ürünlere daha uygun, reel rakamlarla ulaşabilecek.
ARACILI SİSTEME GEÇİLECEK
Türkiye Ürün İhtisas Borsası 2020'de 11.4 milyar liralık işlem hacmine ulaşırken, işlem miktarı da 7.2 milyon lira oldu. Ağırlıklı olarak arpa, buğday, mısır gibi hububat işlem görüyor. Bunların yanı sıra kuru kayısıdan fındığa, zeytinden yağlı tohuma kadar çok sayıda ürünün yer aldığı borsaya ilişkin mevzuat ve altyapı değişikliği ile aracılı sisteme geçilecek.
SENEDİN ÇOĞU KÖYLÜDE OLMALI
Ankara Sanayi Odası Başkanı Nurettin Özdebir, Ürün İhtisas Borsası'nda üretimi yapan köylünün daha etkin olması gerektiğini söyledi. Özdebir, Ekonomi Muhabirleri Derneği yönetimi ile yaptığı sohbette şunları anlattı: "Lisanslı depoculuk, borsa son derece önemli adımlar. Köylü kâğıdı alıyor ve iyi para veren birine satıyor. Buğday hasat zamanı ucuz, nisan sonuna kadar fiyatlar pik yapar. Adam kâğıdı satmıyor. Borsada buğday kâğıdı üretecek kadar büyüklüğümüz yok, çünkü dörtte üçünü ihraç ediyoruz. Piyasa her zaman o ürüne aç. O kâğıdı cebine koydun mu kâr yüzde 1.000. Kazanan spekülatör oluyor. Meydan spekülatörlere kalmamalı. Arz yönünde sıkıntılar varsa piyasaya kurallar koyulmalı. Bir kısmı tasarruf sahiplerinin istifadesine sunulmalı."
Bazı ürünlerin sezonluk yükselmesinin normal olduğunu söyleyen Özdebir, "Virüs, mutasyon konusunda olağanüstü bir durum olmazsa ikinci çeyrekte enflasyonun düşeceğine, Merkez Bankası'nın yüzde 9.4 hedefini bile aşağı çekeceğine inanıyorum" diye konuştu.
YÜKSEK FAİZ KEMOTERAPİ GİBİ
Yan sanayide üç vardiya çalışıldığını belirterek, "İmalat, ihracat iyi gidiyor" diyen Özdebir, yüksek faizi "kemoterapiye" benzetirken, kurların daha fazla inmesinden tedirgin olduğunu söyledi. Özdebir, şunları kaydetti: "Rekabetçi kur sadece ihracat için değil yurtiçinde de rekabet için önemli. Dolar kurunun 7 liranın daha aşağı inmesi Türkiye'nin lehine olmaz. Faiz hepimizin canını acıtıyor ama kanser olduğumuz zaman zehri kemoterapi olarak da alıyoruz. Tedavide radyasyonu alıyoruz zararlı, öldürücü olduğunu bildiğimiz halde iyi olmak için alıyoruz. Yılın ikinci yarısından itibaren Türkiye'nin faizler konusunda da normalleşeceğini tahmin ediyorum. Merkez Bankası Başkanı süreci iyi götürüyor."
