Çukurova GİAD'ın "Bilgi Güçtür Toplantıları" kapsamında dernek üyeleri ve derneğin üniversiteli gençlere yönelik düzenlenen online konferansların 4'üncüsü yapıldı. Çukurova GİAD Başkanı Ömer Faruk Sakarya'nın moderatörlüğünde düzenlenen konferansta "Pandeminin Küresel Ölçekte Etkileri, 2020 Beklentileri ve 2021 Senaryoları" konusu ele alındı. Türkiye ve dünya ekonomisi hakkında geniş perspektifte sunum gerçekleştiren Prof. Dr. Kerem Alkin, yayılım gücü, bulaşıcılık etkisiyle tüm dünyayı endişelendiren virüsün bugüne kadar yaşanmış tüm krizlerin önüne geçerek, '1' numaraya yerleştiğine dikkat çekti. Alkin, uluslararası finans kuruluşlarının raporlarına bakıldığında 2021'de krizin ekonomiye olumsuz etkileri nedeniyle özel sektörün borçlarını ödeyemeyecek hale gelmelerinin küresel ekonominin genel sorunu görüldüğüne dikkat çekti. Alkin, küresel borç sarmalının ödenemez hale gelmesi durumunda, küresel borç yükünü hafifletmeye yönelik atılacak adımların dikkatle takip edildiğini vurguladı. Covid-19'un bireysel yaşantıdan, aile hayatına, ülkelerin ekonomilerine, siyasi hayatlarına çok büyük olumsuz etkilere yol açtığını bildiren Alkin, şunları söyledi:
'TÜRKİYE GÜVENİLİR LİMAN'
"Dünya ekonomisinde krize yol açan, küresel ticarette tahribat yaratan pandeminin etkilerine rağmen 2020 yılına baktığımızda Türkiye ekonomisiyle ilgili övüneceğimiz özellikle 3 temel başarı söz konusu. Bunlardan birincisi, genel manada 3 çeyreklik büyüme rakamları çerçevesinde Çin, İrlanda ve Türkiye'nin, 4'üncü çeyrekte de pozitif büyüyecekleri, bu 3 ülkenin pozitif büyümeyle 2020 yılını kapatacağı, dünyanın önde gelen diğer büyük ülkelerin negatif büyümeyle yılı kapatmış olacakları. Bu Türkiye için çok büyük bir başarıdır. Bir diğer başarı Türkiye'nin ticaret diplomasisinde saha neferleri olan ihracatçılarımızın küresel pandemi döneminin de etkisiyle yaşanan, küresel ticaret hacmindeki ciddi daralmaya rağmen rekora imza atmalarıdır. Oysa yüzde 10 daralma beklentilerine karşılık sene başında yüzde 15'lere varan ticaret daralmasından söz ediliyordu. İhracatçılarımız 2020'nin son çeyreğinde Cumhuriyet tarihinin en yüksek 3 aylık ihracat artışında rekor kırdılar. Geçen ayın 17 milyar doların üzerindeki ihracatı da Türkiye'nin 2020 yılını pozitif büyümeyle kapatması açısından çok önemli. Küresel pandemi Türkiye'nin güvenilir liman tedarikçi ülke olma başarısını tescil etti. Son olarak, ABD'nin kamu bütçe açığının milli gelire oranının yüzde 20'ye ulaştığı, G20 ülkelerinden çoğunda bütçe açığının yüzde 6 - 15 aralığında gezindiği ortamda, Türkiye'nin bütçe açığının yüzde 4,3 olması yakalanan mali disiplin başarısıdır. Üstelik Merkez Bankası'nda bir kuruş karşılıksız para bastırmadan bizim yüzde 4,3 bütçe açığıyla yılı kapatmamız, mali disiplini bozmadan yılı kapatma anlamına geliyor."
Pandemi sonrası yeni normale de değinen Alkin, nakit paraya karşı savaşın yaşanacağı, dijital para kullanımının ağırlık kazanacağı bir döneme girileceğini, e-ticaret ve e-ihracatın altın çağı yaşayacağını, ihracatta rekorların devam etmesi için Türkiye'nin dünyanın birçok noktasında Lojistik Merkezleri'ne yönelmesi gerektiğini vurguladı. Tedarik zincirinde belirli bir ülke veya coğrafyaya bağımlı olmak yerine, tedarik çeşitlendirmesine gidileceğini, bu çerçevede Türkiye'nin üretim kabiliyetleriyle yeni dönemin 'çekim merkezi' olacağını da ifade eden Alkin, yeni dönemde 'Kendine Yeter Ülke' kavramının büyük önem taşıdığını, bu kavramın özellikle savunma, tarım, gıda, siber altyapı, enerji ve Ar-Ge düzeyinde öne çıkacağını kaydetti.