Tüm dünyayı etkisi altına alan ve iş yapış biçimlerini baştan aşağı değiştiren pandemi sürecinin dünya genelinde en fazla etkilediği sektörler arasında otomotiv ve turizm öne çıktı. Bu süreçte hemen hemen her ülkede getirilen seyahat kısıtları ve alınan önlemler nedeniyle turizmde deyim yerindeyse aylarca yaprak kıpırdamadı, binlerce kişiye istihdam sağlayan tesislerin kapısı kapalı kaldı. Kısıtların kalkmasıyla rahat bir nefes alan sektör oyuncuları yeni dönem için hazırlıklarını eksizsiz yaptı. Sağlıklı turizm sertifikası için başvurular artarken, tüm tesislerde aynı zamanda sosyal mesafe kuralına uygun düzenlemeler yapıldı. Virüsle birlikte tatilde trendler yerini yenilerine bıraktı, en çok tercih edilen tatil seçeneklerinde değişikliğe gidildiği gözlendi. Artık turistler tatil yeri seçerken kılı kırık yarıyor.
Sadece ülkemizde değil tüm dünyada üretim çarklarının durması, otomotivde de ciddi stok sıkıntılarına yol açtı. Üretimin talebi karşılamaması nedeniyle araç siparişlerinde gecikmeler yaşandı; sektör beklentisi ise bu yıl geçen yılki satış rakamlarının yakalanacağı yönünde. Turizm sektörünün önde gelen isimlerinden Türkiye Turizm Yatırımcıları Derneği Başkanı Oya Narin, Ela Quality Resort Belek Hotel Genel Müdürü Ufuk Gezgin ve Jolly Tur Yönetim Kurulu Başkanı Mete Vardar, turizmde değişen trendleri ve beklentilerini anlattı. Toyota Türkiye CEO'su Ali Haydar Bozkurt ise Türk ekonomisinin amiral gemisi konumundaki otomotivin yeni dönem beklentileri ve iş yapış biçimleri hakkında değerlendirmelerde bulundu.
OTELLERDE DE TEMASSIZ HAYATA GEÇİLDİ
Ufuk GEZGİN / Ela Quality Resort Belek Hotel Genel Müdürü: Henüz Avrupa ve Rusya'da istediğimiz hareketlilik yok. Sağlık Turizm Sertifikası için genelgeye uygun şekilde otellerimizde hazırlıklarımızı tamamladık, personelimizi eğitmeye devam ediyoruz. Misafirlerimize özel müstakil yaşam alanları oluşturuyoruz. Tesislerimize gelenler kimseyle çok fazla temas etmeden, kendi yaşadığı ünite içerisinde ailesiyle rahat bir şekilde tatil yapacak. Müstakil tatilde misafirimizi kalabalıktan izole ediyoruz. 200'ün üzerinde üniteden oluşan bir alanımız var. Kendi havuzunuza gireceksiniz, resepsiyona uğramanıza gerek kalmayacak. Belek bölgesindeki otellerde odaların en küçüğü 35-40 metrekareden başlıyor. Avrupa'da ise 15 metrekarede kalıyorsunuz. Açık büfede mutfak personeli misafirlerimize hizmet edecek. Böylece hem hijyen standartlarını sağlayacağız, hem de israf etmemiş olacağız. Kişisel görüşüm her şey dahilin değişmeyeceği yönünde. Otele girdikleri an termal kameralarla ateşi ölçülen misafirlerimizi sosyal mesafeyi koruyacak şekilde karşılayacağız. Temassız hayata geçtik, resepsiyondaki evrak işlemlerini artık barkodla yapıyoruz. Havuzlarımız uluslararası standartlara uygun şekilde denetleniyor. Havuzda kullandığımız kimyasallar Kovid-19'u etkisiz hale getiren ve insan sağlığına zararı olmayan ürünler. Fiyatlar geçen senekine yakın olacak.
AVRUPALI TURİST TÜRKİYE'YE GELMEK İSTİYOR
Mete VARDAR / Jolly Tur Yönetim Kurulu Başkanı: 28 Mayıs itibarıyla oteller açılmaya başladı. Oteller tüm hazırlıklarını sosyal mesafe kuralına göre yapıyor. Birçok otel Güvenli Turizm Sertifikası aldı. İç turizm kriz zamanlarında çok daha önemli hale geliyor. Dış hat uçuşlarının başlaması ve Sağlık Bakanlığı'nın genekli müsadeleri vermesiyle turizm hareketlenecek. 1 Temmuz itibarıyla fiyatlarda ciddi yükselmeler olacak. Bu yüzden tüm misafirlerimiz, 30 Haziran'a kadar tatil planlarını yapsınlar. Yurtdışından gelen talep ve dolulukların artmasıyla fiyatlarda artış olacak. Oteller yüzde 50 kapasite ile hizmet verecek. Maliyetlerde belirli bir artış olabilir, ancak bu dönemde turizmciler için kârlılık hedefinden çok, iyi hizmet verme senesi olacak. Acenteler, otelciler, havayolu şirketleri hep birlikte hareket edeceğiz. Devletimizin de katkılarıyla bu krizi en güçlü şekilde atlatan ülke olacağız. İki hafta öncesine kadar telefonlarımız iptal ve tarih değişikliğiyle ilgili çalıyordu, iki haftadır iptal talepleri tarih değişikliğine ve rezervasyon taleplerine döndü. 15 gün öncesine göre rezervasyonlarda neredeyse yüzde 100'e yakın artış var. Haziranın belirli dönemine kadar açılmayan tesislerimizde yine misafirlerimizin istediği tarihe fiyat farksız kaydırmalar yapılıyor. Türkiye dünyada çok önemli bir turizm ülkesi, özellikle Avrupa'da yaşayan misafirlerimiz başka bir yere gitmek istemiyor. Çok iyi yönetilen otellerimiz var. Hep birlikte bu dönemi en güçlü şekilde atlatacağız.
TEMMUZ İTİBARIYLA HIZ KAZANACAĞIZ
Oya NARİN / Türkiye Turizm Yatırımcıları Derneği Başkanı: Turizmde hareketlilik başladı, ivme yükselen bir trendle ilerleyecek. Çalışmalarımızı yaptık, otellerimizi hazırladık, şimdi heyecanla misafirlerimizi bekliyoruz. İç hatların hızlanması çok iyi, şimdi ümidimiz dış hatlardaki hareketlerin charter'lara yansıması. Temmuz itibarıyla hız kazanmayı ümit ediyoruz. Salgının ilk başladığı mart ayında hükümet çok önemli tedbirler aldı. Bunlardan biri kısa çalışma ödeneğiydi, sektörün ekonomik olarak ayakta kalması için çok ciddi destekler verildi. İşçi işveren el birliğiyle devletimizin desteğiyle bu süreci güzel bir şekilde atlattık. Turizm Bakanlığı ile bir sertifika programı başladı. 500'ü aşkın tesis bu sertifikayı almak için uluslararası akredite kurumlarına başvurdu. İşlemlerin birçoğu tamamlanmak üzere. Alınması gereken önlemleri tüm alanlarda alacağız. Yeni bir düzene geçtik. Araştırmalar ve bilim adamlarına göre deniz konusunda herhangi bir şekilde bulaşıcı bir ortam olması mümkün gözükmüyor. Havuzlarda da yüksek oranda klor kullanıyoruz. Tüm alanlarda gerekli dezenfeksiyonlar yapılacak. Ortak kullanım alanları sürekli kontrol altında olacak. Bireylerin de sosyal mesafe ve kurallara dikkat etmesi halinde sıkıntı olmayacak. 2019 rakamlarımızı 2022'da tekrar yakalamayı ümit ediyoruz.
TÜKETİCİDE CİDDİ BİR FARKINDALIK OLUŞTU
Ali Haydar BOZKURT / Toyota Türkiye CEO'su: Bu yıla başlarken, daha iyi bir pazar rakamına ulaşma beklentimiz vardı. Pandemi ile yaklaşık 3-4 ay otomotiv sektörünün üretim tarafında hayat durdu. Geldiğimiz noktada pazarda ötelenmiş bir talep var, ancak buna yetecek kadar üretim ve araç stoku yok. Birkaç aydır yaşadığımız bu durum ve üretimin durmasıyla araç sayısı talebin gerisinde kaldı. Alınan önlemlerle ve yaşanan süreçle üretim normal hızında yapılamıyor. Bu yılsonuna kadar araç bulmak zor olacak gibi görünüyor. Bu yıl tablo böyle gidecek diye düşünüyoruz. Yerli üretilen araçlarla ithal araçların bulunabilirliği arasında çok büyük farklar yok. Çünkü pandemiyle birlikte hem Türkiye'deki hem dünyadaki fabrikalarda üretim durdu. Yılın başında Maliye Bakanlığı tarafından verilen Kredi Teşvik Programı'yla birlikte ciddi oranda bir talep ortaya çıktı. Hem yerli hem de ithal araçta stok sıkıntısı var. Çok tercih edilen modellerde biraz daha fazla sıkıntı yaşanıyor. Martta bağlantısı yapılmış araçların teslimatları yeni yapılıyor. Birkaç ay böyle gidecek. Bir kısım ikinci ele yönelse de kararlı olan müşteriler yeni araçları bekliyor. Geçtiğimiz yılı 479 bin adetle kapattık, bu yılki beklentimiz 550-600 bin adet arasındaydı. Şu anda 'satabilir miyiz' sorusundan çok, 'satacak araç bulabilir miyiz' sorusu gündemde. Yılsonuna kadar geçtiğimiz yılki pazar büyüklüğüne ulaşabiliriz gibi görünüyor. İkinci bir dalga yaşanırsa stratejiler de yetersiz kalabilir. Gelecek dönemde kesinlikle çevreci araçlar ön plana çıkacak. Bunu pandemi öncesinde görmeye başlamıştık. Hibrit otomobiller revaçta, tüketicide ciddi bir farkındalık var.