Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mustafa Varank, "Türkiye'nin koster filosunu güçlendirmek için, Cumhurbaşkanlığı kararnamesiyle KOSGEB Kredi Faiz Desteği Yönetmeliğinde değişiklik yaptık. Projenin ilk yılında 10 kosteri desteklemeyi ve programın nasıl çalışacağını görmeyi planlıyoruz. 5 yıl süresince her bir gemi için yıllık azami 3 milyon lira kredi finansman desteği vereceğiz. Bankalarla görüşmeyi KOSGEB yapacak." dedi.
Varank Deniz Ticaret Odası toplantısında yaptığı konuşmada şunları söyledi:
"Deniz Ticaret Odası, hem sektörün gelişmesi hem de uluslararası rekabet gücümüzün artması açısından kritik öneme sahip. Dünya ticaretinin ve ülkemiz dış ticaretinin yüzde 90'ı deniz taşımacılığı üzerinden gerçekleşiyor. Maalesef salgınla birlikte daralan dünya ticaretinden, deniz taşımacılığı da büyük ölçüde etkilendi. Avrupa Birliği başta olmak üzere neredeyse tüm büyük pazarlarda dış talep durma noktasına geldi. Bu sene uluslararası ticarette yüzde 30'lara varabilecek bir daralma bekleniyor. Tabi bu durum, küresel ekonomide küçülmeyi de beraberinde getirecek. Virüsle mücadelede ülkeler arasındaki gelişmişlik farklarının ortadan kalkmaya başladığını da gördük.
"EKONOMİK GÜCÜYLE ÖVÜNEN ÜLKELER ACİZ KALDI"
Ekonomik gücüyle övünen ülkeler salgını yönetmekte aciz kalırken Uluslararası kuruluşlar da, yaraları sarmaya dönük kapsamlı bir yaklaşım geliştiremedi. Bu dönemin kazananları kendi kendine yetebilen, altyapıları ve kurumsal kapasiteleri güçlü ülkeler oldu. Türkiye, bu küresel krizde başarılı bir sınav veriyor, inşallah bundan sonra da vermeye devam edecek.
Sayın Cumhurbaşkanımızın liderliğinde attığımız adımlar sayesinde, pek çok ülkeden pozitif yönde ayrıştık. Sağlık tedbirleriyle birlikte ekonomik tedbirleri de eş zamanlı uyguladık. Tüm dünyada fabrikalar kapatılırken, ülkemizde üretimin durmaması yönünde çalışmalar yaptık. İstihdam, finansman ve sosyal yardım alanlarında benzersiz politikaları hayata geçirdik. Yurt içi sanayimizin yetkinlikleri sayesinde ihtiyaç duyulan her ürüne kolayca erişebildik. Bunun da ötesinde, sağlık endüstrisinde inovatif ürünler geliştirerek küresel rekabette biz de varız dedik. İki haftada ürettiğimiz yerli yoğun bakım solunum cihazıyla, dünya standartlarında ve muadillerinden üstün bir ürünü piyasayla tanıştırdık.
Tanı kitleri, aşı ve ilaç alanındaki projelerimizle de dünyanın ilgisini çekiyoruz. Sizleri teknik detaylara boğmadan, bu projelerin ruhuna dokunan birkaç örnek vermek istiyorum. Tedavide kullanılan ve daha önce ithal ettiğimiz 2 farklı ilacın etken maddesini artık kendimiz üretebiliyoruz. Virüs proteinlerini çoğaltıp ki bu önemli bir kabiliyet gerektiriyor satabiliyoruz.
"AŞIDA HİÇBİR ÜLKENİN DENEMEDİĞİ YENİ TEKNOLOJİLERİ DENİYORUZ"
Aşıda, geleneksel yöntemlerin yanında, hiçbir ülkenin denemediği yeni teknolojileri deniyoruz. Geliştirdiğimiz yüksek antikorlu plazmayı hasta tedavilerinde kullanıyoruz. Şimdi ticarileştirme çalışmaları sürüyor. Tanı kitlerinde, nano-teknolojiyi esas alan ve dünyada bir ilk olacak yeni bir ürünü geliştirmeye çalışıyoruz. Bakın bahsettiğim tüm bu yetkinlikler, sadece, ama sadece 2 ayda ortaya çıktı İstediğimiz zaman, odaklandığımız zaman, en iyi şekilde koordine oluyor, milli seferberlik ruhuyla büyük işler başarıyoruz. Yeni normale girdiğimiz bu süreçte, sizlerin de gerekli tedbirleri almanız son derece önemli. Türk Standartları Enstitüsü ile birlikte, üretim tesislerinde alınması gereken önlemler için bir kılavuz hazırladık. Tedbirleri yerine getiren firmalara, COVID-19 Güvenli Üretim Kalite Belgesi veriyoruz. 3 haftada 118 sanayi kuruluşundan başvuru aldık. 10 kuruluşun denetimleri olumlu şekilde tamamlandı ve belge almaya hak kazandı.
Güvenli üretimde ilk belgeler Gaziantep, Konya, Bursa ve Malatya'daki işletmelere verildi. Belgeyi alan firmalar TSE logosunu ürünlerinde, belgelerinde ve yayınlarında kullanabilecek. Böylece müşterilerine, üretimlerinin kalitesini uzun uzun anlatmalarına gerek kalmayacak. Tek bir logoyla, piyasada kendilerine duyulan güveni tazelemiş olacaklar. Deniz Ticaret Odası üyeleri de bu sürecin bir parçası olmalı. Sizleri kılavuzda yer alan önlemleri uygulamaya ve işletmelerinizi TSE logosuyla tescillemeye davet ediyorum…
"5 YIL SÜRESİNCE HER BİR GEMİ İÇİN YILLIK AZAMİ 3 MİLYON LİRA KREDİ  FİNANSMAN DESTEĞİ VERECEĞİZ"
Sektör özelinde altını çizmek istediğim önemli hususlar var. Bize ilettiğiniz talepleri detaylı bir şekilde inceledim. Bakan yardımcılarımızla düzenli bir şekilde görüştüğünüzü biliyorum. Türkiye'nin koster filosunu güçlendirmek için, Cumhurbaşkanlığı kararnamesiyle KOSGEB Kredi Faiz Desteği Yönetmeliğinde değişiklik yaptık. Projenin ilk yılında 10 kosteri desteklemeyi ve programın nasıl çalışacağını görmeyi planlıyoruz. 5 yıl süresince her bir gemi için yıllık azami 3 milyon lira kredi finansman desteği vereceğiz. Bankalarla görüşmeyi KOSGEB yapacak. Elbette koster sahipleri de bankalarla görüşebilir.
Koster yapımı için aldığınız krediye, KGF kefaleti sağlanması için KOSGEB yine devreye girecek. Elbette gemilerin Türkiye tersanelerinde inşa edilmesini şart koşacağız. Bu gemilerin 3 bin ila 12 bin dedveyt ton aralığında olmasını bekliyoruz. Destekten yararlanmak isteyen üyeleriniz - kosterin tonajı - muhtemel maliyeti - öz-kaynak miktarı - kredi ihtiyacı ve - talep edilen kredi finans desteği tutarını KOSGEB'e iletmesi gerekiyor. Bu bilgiler ışığında en fazla öz-kaynak koyan ve en az kredi faiz desteği talep eden ilk 10 koster projesini destekleyip, deniz ticaret filomuzun güçlendirilmesi projesine başlayacağız.
"GEMİ İNŞA SEKTÖRÜ BİZİM ÖNCELİKLİ GÖRDÜĞÜMÜZ SEKTÖRLERDEN BİRİSİ"
Talimatımı yeniliyorum, ilk imzaları atalım, sektör bizden bunu bekliyor. Gemi inşa sektörü, oluşturduğu istihdam ve katma değer açısından bizim öncelikli gördüğümüz sektörlerden birisi. Aslında yatırım teşvik mevzuatında bu durumun yansımaları çok net biçimde görülüyor. Örneğin gemi bir ürün olmasına rağmen, teşvik belgesi düzenlenebilen tek konu. Başka hiçbir sektör, bu ayrıcalığa sahip değil. Ayrıca, gemi inşa sektörü, yatırım döneminde sigorta primi işveren hissesi desteğinden de faydalanabilen tek sektör. Bugüne kadar bu alanda 22 milyar liralık yatırımı teşvik ettik ve 45 bin kişilik istihdamın oluşmasını sağladık. Bununla birlikte tersane, yat inşası ve armatörlük alanlarında da 3 milyar liralık yatırım, teşviklerimizle hayata geçti. Deniz taşıtları, Teknoloji Odaklı Sanayi Hamlesi Programındaki stratejik sektörlerden bir tanesi. İnovatif ve yenilikçi projelerinize, bu program kanalıyla da destek almanız mümkün. Hamle Programının ilk çağrısını makine sektöründe açmıştık. Sonuçları çok yakında açıklayacağız. Önümüzdeki aylarda deniz taşıtları dâhil olmak üzere, diğer öncelikli alanlarda yeni çağrıları duyuracağız. 11. Kalkınma Planında deniz teknolojileri, gemi inşa ve yan sanayinin rekabet gücünü artırmak için "Deniz Teknolojileri ve Sanayisi Teknik Komitesinin" kurulmasına karar verdik. Komite'nin başkanlığını Bakanlığımız yürütüyor. Sektörün tamamında Ar-Ge, yenilikçilik ve markalaşma kültürünün daha da gelişmesini istiyoruz. Teknik komite aracılığıyla, nokta atışı eğitimler düzenleyip, potansiyeli olan firmaların Ar-Ge merkezi kurmasını teşvik edeceğiz. Sektörde mevcut durumda çok yoğun şekilde ithal ürünler kullanılıyor. Biz sadece bunların montajını yapar durumdayız. Bu durumu değiştirmek zorundayız. Otomotiv yan sanayinde sahip olduğumuz yetkinliğe, gemi yan sanayinde de ulaşabiliriz. Yerli gemi ekipmanlarının, tersanelerimiz tarafından kullanılmasını teşvik edeceğiz. Teknik Komite'nin ilk toplantısını şubatta düzenledik. İkinci toplantıyı önümüzdeki aylarda yapacağız. Deniz Ticaret Odası'nın teknik komitedeki katkıları ve önerileri bizim için çok önemli. Gelecek dönemde gemi sevk sistemlerinde, elektrikli batarya teknolojilerinin yoğun biçimde kullanılacağını düşünüyoruz. İç sularda yük ve yolcu taşımacılığı yapan gemilerin, elektrikli gemilere dönüştürülmesi konusu Bakanlığımız koordinatörlüğünde yürütülüyor.
Tam elektrikli gemi çalışmalarında
- Mevzuatı Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı,
- Pilot projeyi İstanbul Şehir Hatları Genel Müdürlüğü,
- Yerli üretim kabiliyetlerinin tespitini ise Bakanlığımız takip ediyor.
Firmalarla görüşüyor, saha incelemesi yapıyoruz. Tersanelerle listeler üzerinde çalışıyoruz. Kapsamlı bir rapor oluşturacağız Bu raporu Eylül sonunda tüm paydaşlar ve deniz hattı işleten belediyelerle paylaşacağız. Yalova'da kurulan Gemi İhtisas OSB'nin faaliyete geçmesi, sektörün dışa bağımlılığını azaltmada önemli rol oynayacak. Yatırımcılar için 3 bin 500 metre kareden 150 bin metrekareye kadar arsa tahsis imkânı bulunuyor. Bu bölge hem gemi yan sanayinin geleceği hem 10 bin kişilik istihdam hacmiyle stratejik bir önem taşıyor. Ancak hala burada bazı belirsizliklerin olduğunu biliyorum. Artık adım atmamız gerek.