Konda Araştırma ve Danışmanlık'ın yaklaşık 2 yıl önce yaptığı 'Yeme İçme Değerleri ve Alışkanlıkları Araştırması'na göre Türkiye'de dışarıda yemek yeme oranının yüzde 65 olduğuna dikkat çeken İstanbul Esenyurt Üniversitesi Sağlık Bilimleri Fakültesi Dekanı ve Gıda Güvenliği Platformu Kurucusu Prof. Dr. Özer Ergün, koronavirüse karşı restoranlar ve gıda işletmelerinde de önlemlerin artırılması gerektiğinin altını çizdi. Prof. Dr. Ergün, "Restoranlarda her zaman hijyene ve gıda güvenliğine önem vermek gerekir ama bütün dünyanın yaşadığı koronavirüs pandemisi nedeniyle ekstra önlem almak gerekmektedir" dedi.
"PANDEMİ NEDENİYLE EKSTRA ÖNLEM ALMAK GEREKİYOR"
Alınması gereken önlemlerle ilgili Prof. Dr. Ergün, şunları söyledi: "Restoranlarda her zaman hijyene ve gıda güvenliğine önem vermek gerekir ama bütün dünyanın yaşadığı koronavirüs pandemisi nedeniyle ekstra önlem almak gerekmektedir. Öncelikli olarak restoranlar ve gıda işletmeleri Sağlık Bakanlığı'nın uyarılarını önemsemeli. Müşteri olarak bir restorana gittiğimizde, restoranın havasının temiz olması, şu aşamada kalabalık olmaması ve çalışan personelin temiz olması önem taşır. Masaya oturduktan sonra masanın temizliği, gelen garsonun bize mesafe bırakması da bir önlem olarak söylenebilir. 'Gelen yemeklerden koronavirüs bulaşır' diye bir endişeniz olmasın. Ancak hazırlanma aşamasında, hazırlayan kişinin o yemeğe hapşırması veya elini değdirmesi neticesinde enfeksiyon geçebilir ama bunun dışında söz konusu değildir. Hele hele ısıl işlem görmüş olan gıda ve gıda ürünlerinde korona etkeninin yaşama ihtimali yok."
"MÜMKÜN OLDUĞU KADAR TEMASSIZ ÖDEME YAPIN"
Kasa noktasında ise temassız ödeme tercih edilmesi gerektiğini ifade eden Prof. Dr. Ergün, "Yemeğimizi yedikten sonra mümkün olduğu kadar kredi kartı ile temassız ödeme yapmak, müşteri olarak kredi kartını kullandıktan sonra ellerimizi dezenfekte etmek, çalışan olarak ise her kredi kartı kullanıldıktan sonra pos makinelerinin dezenfekte edilmesi çok önemlidir. Aksi takdirde çapraz bulaşma olabilir. Yemek sunulurken getirilecek olan çatal-kaşık-bıçakların kağıda sarılı ya da kağıt peçete içinde, el değmeden getirilmesi de bir tedbir olarak söylenebilir" şeklinde konuştu.
EL BEZLERİ YERİNE TEK KULLANIMLIK KAĞIT BEZ KULLANILMALI
Mutfakta çalışan personele de büyük bir sorumluluk düştüğünü de sözlerine ekleyen Ergün, "Bone, maske kullanmaları ve gıda maddelerine elleriyle temas etmemeleri, eğer hastalık belirtisi taşıyorlarsa ne üretim ne de sunum yerinde çalışmamaları önem taşımaktadır. Bunun yanında bir restorana gelen müşteri eğer hastalık şüphesi gösteriyorsa, o müşteriye dezenfektan vermek, maske uzatmak ve o kalktıktan sonra bulunduğu masayı dezenfekte ederek kullandığı soslukları, peçetelikleri dezenfekte etmek çok önem taşır. Çalışan personelin her saat başı ellerini temizlemeleri büyük önem taşır. El bezleri yerine kağıt peçete kullanılmalı, masalar ve araç-gereçler tek kullanımlık kağıtlar ile silinmeli ve atılmalıdır" dedi.
EVE SİPARİŞLERE DİKKAT
Vatandaşların daha çok evde vakit geçirdiği bugünlerde eve verilen yemek siparişlerinde de dikkat edilmesi gereken hususlar olduğunu söyleyen Ergün, "Biliyorsunuz bir de evlere sipariş veriliyor. Eve sipariş getiren kişinin de genel sağlık durumunu göz ucuyla gözlemek, eğer burnu akıyorsa, öksürüyorsa ve sizde şüphe uyandırıyorsa 'bu paketi almadan geri çevirmek iyi bir tedbirdir' diye düşünüyorum. Bu durum yoksa almış olduğunuz pakedi ambalajlardan çıkartıp tabaklarınıza yemekleri koymak, ambalaj malzemelerini paketleyip öpe atmak ve elleri dezenfekte etmek yine bizi rahatlatacak tedbirlerdir" ifadelerini kullandı.
MASALARDAKİ SOSLUK, PEÇETELİK VE TUZLUKLARA DİKKAT
Soslukların, tuzlukların, peçeteliklerin de her müşteri gittikten sonra dezenfekte edilmesi gerektiğini vurgulayan Ergün, "Masaların da her saat başı dezenfekte edilmesine dikkat etmek gerekiyor. Hatta restoran şeflerinin belli periyotlarda çalışanların ellerini yıkamasını sağlaması ve teşvik etmesi önem taşır. Sadece koronavirüs değil, her türlü zehirlenmeye neden olabilecek bakteri ve virüsler için mutfakta önlemlerin alınması gerekir. Çiğ ve pişmiş gıdalar yanyana olmamalı, muhafaza şartları artı 4 derecede olmalı. Hayvansal kökenli gıda maddeleri çok çabuk bozuluyor, onları da 4 derece ya da donduruyorsak -18 derecede muhafaza etmeli ve çözdürmeyi dışarda yapmamalıyız. Bunlara dikkat edildiği takdirde, koronavirüsün gıdalardan bize bulaşması hususunda endişemiz olmaması gerekir" diye konuştu.
"MÜŞTERİ SAĞLIĞI İÇİN NE GEREKİYORSA ONU YAĞACAĞIZ"
Bir dönercide çalışan Orhan Düngüz, "Zaten biz bu olay çıktıktan sonra masaları her müşteri oturduğunda, kalktığında siliyoruz. Elimizden geldiğince temiz tutmaya çalışıyoruz. Bulaşıkları makinede yıkıyoruz. Hijyen kurallarına dikkat etmeye çalışıyoruz, bardakları çamaşır suyuna koyuyoruz. Biz kendi sağlığımızı nasıl düşünüyorsak, müşteriyi de öyle düşünüyoruz. Masaları silerken kullandığımız bezleri deterjan ve sirkeli suya koyuyoruz. Müşteriler kalktığında ya da oturduğunda masaları siliyoruz ve sonra servis yapıyoruz. Eğer tek kullanımlık kağıt havlu kullanmak daha hijyenikse, onu da uygulamaya çalışırız. Müşteri sağlığına hangisi uygunsa onu yapacağız" dedi.
"MUTFAKTA DEZENFEKTAN KULLANIYORUZ"
Beşiktaş'ta bir lokantası bulunan Abdullah Önder, "Bulaşıklarımızı sıcak suda makinelerde yıkıyoruz. Dezenfekte şekilde, eldivenle çalışıyorlar. Virüs olduğundan biraz daha dikkatli çalışıyoruz. Şimdi elimizi, yüzümüzü sürekli yıkıyoruz. Bir şeye elimizi sürdüğümüzde temizlemeye uğraşıyoruz. Mutfakta dezenfektan kullanıyoruz. Mümkün olduğu kadar müşterilerle mesafeli duruyoruz. Biz de endişe duyuyoruz açıkçası" ifadelerini kullandı.
"SELF-SERVİS'TE TEPSİLERİN TEMİZLİĞİNE ÖZELLİKLE DİKKAT EDİYORUZ"
Beşiktaş'ta bir esnaf lokantası olan İbrahim Sarı da "Ekstra önlem aldık, müşteriler için dezenfektan koyduk. Çatal kaşıkları ekstradan ayrıca yıkamaya özen gösteriyoruz, çamaşır suyu ile. Nitekim self-servis olduğumuz için tepsileri temizlemeye daha fazla dikkat ediyoruzö şeklinde konuştu. Sarı, masalardan tuzluk ve soslukların kaldırılmasının daha sağlıklı olabileceği önerisine ise, "Mantıklı olabilir evet, paket tuz da isteyebilir müşterilerimiz. O da bizde mevcut" şeklinde konuştu.