Pazarkule Sınır Kapısı'nda sınırın sıfır noktasında incelemelerde bulunan Kınık, AA muhabirine yaptığı açıklamada, Kızılay'ın bölgede çalışmalarını titizlikle sürdürdüğünü söyledi.
Kınık, sığınmacıların insani haklarını kullanarak Yunanistan'a geçmeye çalıştıklarını belirterek "Ayvacık, İpsala ve Pazarkule'de yaklaşık 70 çalışan ve gönüllümüz ile tüm araçlarımızla 130 bin kumanya dağıttık, birtakım hijyen destekleri verdik. Çocuk dostu tırımızı alana çektik ve burada ölüm yolculuğuna dönüşen bu süreçten etkilenmiş çocuklara psikososyal destek sağlıyoruz." diye konuştu.
İçişleri Bakanı Süleyman Soylu'nun bugün Edirne'de 140 bin civarında kişinin Yunanistan'a, Avrupa Birliği topraklarına geçtiğini söylediğini anımsatan Kınık, hala o tarafa geçmeye çalışan çok sayıda sığınmacı bulunduğunu dile getirdi.
Kınık, sınır boyunca insanların ihtiyaç duyduğu temel destekleri sağlamak için devletin ilgili kuruluşları ve sivil toplum kuruluşlarıyla koordineli şekilde çalıştıklarını vurgulayarak, "Bu insanların gıdaya, hijyene, barınma-ısınma, sağlık, psikososyal destek ve hukuki destek ihtiyaçları var. Bu çok boyutlu ihtiyaçlarının karşılanması için Kızılayımız sahada bütün geçiş bölgelerinin aşağı yukarı tamamında bu insanlara destek veriyorlar." ifadelerini kullandı.
İnsanların evlerini, kurulu düzenlerini ve dedelerinin mezarlarını sebepsiz yere terk etmediklerini anlatan Kınık, sığınmacıların bu çileli yollara çıkmalarının bir sebebi olduğunu belirtti.
"BARİYERLERİ AŞMAYI ARZU EDİYORLAR"
Sığınmacıların sınırları geçme arzusunda olduğunun altını çizen Kınık, şunları kaydetti:
"Bu insanlara gaz bombaları da atılsa, kurşun da sıkılsa, av tüfekleriyle ateş de edilse, bütün paraları pulları üst başlarındaki elbiseleri ne kadar onurları alınıp ayaklar altında çiğnense de bu insanlar bu bariyerleri aşmayı arzu ediyorlar. Çünkü kendi yaşadıkları ülkelerinde ümitleri kalmamış. Bu insanların, bu göçün kök sebebine inmeden de bu hareketi durdurma imkanımız bulunmamakta. Bunu dünyanın hiçbir ülkesi durduramaz. Dolayısıyla kök sebepler ele alınmalı. Dünyada aktif 40 savaş, dünyada ekonomik dengesizlikler var. İnsanlar açlıktan hastalıktan dolayı kırılıyorlar. Kendi ülkelerinde hakları ihlal ediyor, Suriye gibi her gün kendi ülkesinin askeri tarafından başlarına bombalar yağıyor ve bu insanlar niye kendi ülkelerini terk ediyor diye sorgulanıyor. Bu gerçekten ayıp."
Kınık, sığınmacıların ihtiyaçlarına yönelik bütün tedbirleri almaya gayret edeceklerini anlatarak sığınmacıların sınırda bekleyişlerinin uzun sürmemesini diledi.
Sığınmacıların açık ve şartları çok kötü olan ortamlarda uzun süre bekleyebileceklerini düşünmenin saflık olacağını belirten Kınık, sözlerini şöyle tamamladı:
"Bu insanlar da kafalarına koymuşlar 'biz Avrupa Birliği ülkelerine geçeceğiz, geçmek istiyoruz. Ekonomik anlamda veya çocuklarımızın geleceği anlamında böyle bir niyetimiz var.' diyorlar. Dolayısıyla bu konunun çok hızlı bir şekilde diplomatik olarak çözüme kavuşturulması ve bir yol haritasıyla bunun anlaşmaya bağlanması gerekiyor."