Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) 17-25 Aralık darbe girişiminde hedef tahtasına oturttuğu, son olarak da Barış Pınarı Harekâtı öncesinde ABD'nin kumpas davasını tekrar gündeme getirerek yıpratmaya çalıştığı Halkbank, saldırılara inat büyümeyi sürdürüyor. Halkbank, konsolide olmayan finansal tablolara göre, eylül sonu itibarıyla, İş Bankası'nı geride bırakarak aktif büyüklük sıralamasında ikinciliğe yükseldi.
9 AYDA % 17.2 BÜYÜME
Halkbank'ın 2018 sonunda 378.4 milyar TL olan aktif büyüklüğü, bu yılın 9 aylık döneminde yüzde 17.2'lik yükselişle 443.5 milyar liraya çıktı. Ziraat Bankası'nın 618.2 milyar TL ile ilk sırada bulunduğu aktif büyüklük sıralamasında, İş Bankası 434.7 milyar lira ile üçüncü oldu. Halkbank'ın aktiflerine yüzde 17.2 büyüttüğü 9 ayda, bankacılık sektöründeki toplam büyüle yüzde 10 olarak gerçekleşti.
Halkbank'tan yapılan açıklamaya göre banka, KOBİ kredileri alanında pazar payını yüzde 18.2'ye yükseltti. Üçüncü çeyrekte konut, ihtiyaç ve taşıt kredilerine yönelik kampanyalar gerçekleştiren Halkbank'ın toplam kredileri, 2018 sonuna göre yüzde 14.6 artarak 391.9 milyar TL'ye ulaştı. Aynı dönemde sektördeki toplam kredi büyümesi yüzde 5.7 oldu.
HER ZAMAN SAHADAYIZ
Halkbank Genel Müdürü Osman Arslan, kamu bankalarının tasarrufu teşvik eden, yeni yatırımları destekleyen ve şirketlerin ödeme dengelerini düzenleyen uygulamalarının piyasalara güven verdiğini belirterek, "Belirlediğimiz finansal hedeflere bağlı kalarak, piyasa koşullarına hızlı yanıt verebilen bir çalışma stratejisi yürütüyoruz. Sahada olmaya ve reel sektörün ihtiyaçlarını yerinde izlemeye önem veriyor, geliştirdiğimiz çözümlerle dengeli bir şekilde büyümeyi sürdürüyoruz" ifadelerini kullandı.
Arslan, Halkbank'ın "Dövizden TL'ye Dönüşüm Mevduat Hesabı" geliştirdiğini hatırlatarak, "Türk Lirası'nı destekleyecek yeni ürünlerin oluşturulması gerekiyordu. Yeni ürünümüzün, dövize yönelen müşterilerimizin TL gibi kazançlı yatırımlara geçişini hızlandıracağına inanıyoruz" bilgisini verdi.
İYİLEŞMEYİ YANSITIYORUZ
Türkiye ekonomisindeki güçlü finansal göstergelerin kaynak maliyetlerini aşağı çektiğini ve bu iyileşmeyi hızla müşterilerine yansıtmada öncü olduklarını aktaran Arslan, şöyle devam etti: "Faiz oranlarında gerçekleştirdiğimiz indirimin konut satışlarına olan birikmiş talebin karşılanmasına olumlu yansıdığını hep birlikte izledik. Olumlu gelişmeleri hayatın her alanına yaymak istiyoruz. Yakın zamanda hizmete sunulan İstihdam Odaklı İşletme Kredisi ile de ekonomimizin istikrarlı büyümesi ve gelişmesi için mevcut istihdama, sağlıklı ve sürdürülebilir katkı sağlamayı hedefliyoruz. Geliştirdiğimiz ürünlerimiz Türkiye ekonomisine değer katan uygulamalar olmuştur."