Türkiye, mobil telefonlarla tanışalı sadece 25 yıl oldu.
Telefonların akıllanması ve mobil şebekenin 3'üncü nesille (3G) tanışması yaklaşık 10 yıl önceydi. En son bir faks makinesini kullanmayalı ne kadar zaman oldu? Önce SMS göndermek için telefon değiştirdik. Sonra basit internet hizmetleri için 2'nci nesili denedik.
Biraz daha yoğun veri kullanarak internette daha çok iş yapmak için 3G ile tanıştık. Sonrası akıllı telefon ve fiber altyapı ile daha hızlı gelişti.
TELEFON EKRANI KATLANDI
Peki sadece mesaj atan telefonlardan katlanabilir ekranlı telefonlara nasıl geldik? Aslında MWC 2019'a gitmeden önce 17 yıl önce tartışmalar gözümün önüne geldi: 2002 yılında Ericsson ilk 3G şebekesinin duyurusunu yapıyordu. Fakat aynı zamanda şebekelerimiz hazır ama hâlâ telefonlar hazır değil şeklinde yakınmaları da vardı. Hızlı mobil internet bağlantısıyla o zaman şarkıları indirme hızından söz ediyorduk. Görüntülü konuşma adı var kendi yoktu. Türkiye 3G şebekesi için 2009 yılını beklemesi gerekiyordu. Ancak popüler hale gelen görüntülü konuşma değil, sosyal medya popüler hale geldi.
FENOMENLERLE KUŞAĞI DÖRTLEDİK
Biz telefonları beklemedik. Ancak bir sonraki kuşağın adı LTE (Long Term Evolution) yani 5G'ye kadar şebekelerin evrimleşmesi anlamını taşıyordu. YouTube, Instagram, video ve müzik servislerinin patlamasını sağlıyordu. Artık fenomenler dönemi başladı. Yani her kuşakta yeni servislerle tanışmamızı sağladı. Şimdi telefonlarla olabilecek herşey olduğunu düşünebilirsiniz. Ancak hiç öyle olmadı.
5G şebekesi bulut tabanlı çok servisin hayata geçmesini sağlarken, oyun, karma gerçeklik, sağlık, güvenlik, anlık çeviri servisi ve pil tüketimi konusunda yenilikler kapıda bekliyor. İşte o anları nasıl yaşadığımı size şöyle anlatmalıyım.
Önce arka tarafta yani şebekede daha karmaşık makinelerin öğrendiği, yapay zekanın kullanıldığı, veri madenciliği ile tüketicinin ihtiyacına göre servislerin şekillendiği bir altyapı düşünün.
Tüketici için telefon ekranları büyüdü, anten sayısı arttı, pil ömrüyle mücadele devam ediyor. İşte telefonların durumuna ve yaşadıklarımıza şimdi adım adım bakalım. Herkes 5G'nin telefonlara getireceği yenilikleri tartışıyor. 5G bağlantısı temelde telefona değil bulut tabanlı tüm hizmetleri değiştirecek.
Anlık çeviri hizmeti, bulut üzerinden oynanan oyunlar, fotoğraf ve videoda etkileyici sonuç elde edilecek.
5G İHTİYACI ARTIYOR
Makinelerin insan gibi sinir ağlarına sahip olması için 5G altyapısı şart. Sürücüsüz otomobillerin hatasız çalışması, ameliyat yapan robot kol, makinelerin sürücüsüz çalışan kepçeye dönüşmesini sağlayan 5G altyapısı olacak. İnsandaki sinir ağı gibi düşünce hızında hareket edecek cihazlar sürücüsüz otomobillerin kazalarını engelleyecek, uzaktan ameliyatlar başarıyla yapılacak. Yine akıllı ev ve akıllı şehir ulaşım, güvenlik, sağlık ve eğitim gibi hizmetlerde yeni uygulamalar rahatlıkla hayata geçirilecek.
Okullar kapanmayacak, ofise gitme derdi olmayacak.
Türkiye'de Bilgi Teknolojileri İletişim Kurumu izniyle İlk test çalışmaları başladı bile... İTÜ kampüsü, Kadıköy ve Maltepe Turkcell Teknoloji Merkezi ilk test bölgesi oldu. Buralarda yeni nesil içerik ve bulut üzerinden oyun ağırlıklı hizmetler evlere kadar 5G ile ulaşacak. 3 farklı yerde denenmesinin sebebi farklı uygulamalarla 5G altyapısından faydalanmak.
İTÜ'de kampüs alanında Endüstri 4.0 uygulamalarında, bilimsel araştırmalarda kullanılıyor. Kadıköy'de yerleşim merkezlerinde, kazı yapmanın zor olduğu bölgelerden hanelere yönelik fiber hızında internet hizmeti sunuluyor.
Maltepe'de ise daha çok sitelerde yaşayanlar için nasıl bir senaryo ortaya çıkacağı test ediliyor. Akıllı ev ve akıllı şehir uygulamaları yine 5G altyapısıyla kurulacak. Samsung'un baz istasyonlarının kullanıldığı 5G testlerinde eve 5G uyumlu modem almak yeterli olacak. Tek gerekli olan modemi elektrik prizine takıp çalıştırmak.
Modemler evde kablosuz internet bağlantısına dönüşecek.
YENİ NESİL TELEFONLAR
Aslında her cihaz bulut hizmetlerini sonuna kadar kullanacak. Depolama diye bir sorun ortadan kalkacak.
Sınırsız veriden yararlanabilmek bir akıllı telefon kullanıcısının hayalidir, ancak 5G hakkında konuştuğum herkes, yeni nesil kablosuz iletişimin kilidini açtığı potansiyelden daha fazla heyecan duyuyor. Anında çeviri hizmeti kulağınıza ulaşacak. Sesli komutla daha fazla işlem gücüne sahip telefonların sayısı artacak. Fotoğraf veya video depolama problemi ortadan kalkacak. Yapay zeka ve çoklu işlem yapma yeteneği telefonun formunu değiştirmese bile yeteneklerini artıracak.
Artık telefonlar işlemci gücüne yüklenmek zorunda kalmayacağı için daha az enerji tüketip daha uzun süre kullanılabilecek. Artırılmış ve sanal gerçeklik uygulamaları tam anlamıyla patlama yapacak. Pek çok uygulamayı hayata geçirmek mümkün olacak.
5G telefonlar yaz meyvesi gibi
Henüz standartları net belli olmasa da teknoloji yarışında dikkat çekmek için 5G telefon diye ortaya çıkanlar var. İlk 5G uyumlu telefon olarak gösterilen Motorola Moto Z3 Play çift objektifli kamera ve 6 inçlik tam HD + Super AMOLED ekrana sahip. Geçen yılki Snapdragon 835 işlemcisi kullanıyor. Galaxy S9, Huawei Mate 20 ve OnePlus 6 Android cihazlar kadar hızlı olmayacak. Moto Z3, bu işlemciyi 4GB bellek ve 64 GB dahili depolama ile bir araya getiriyor, microSD kart kullanarak başka bir 2TB'ye kadar depolama kapasitesi artırılıyor. Motorola, Moto Z3 ile birlikte uzun süredir beklenen 5G Moto Mod'u ortaya çıkardı. Diğer Moto Modlar gibi, bu da Moto Z serisi cihazların arkasına bağlanıyor. Telefonu güncellemek için bağlanan bu modül 5G bağlantısına olanak sağlıyor. Türkiye'de satılmayacağını üstüne basarak söyleyelim. Ancak henüz standartlar ortaya çıkmadan erken bir adım.
Şimdi canlı oyun zamanı başlıyor
İnternetteki trafiğin aktığı yön teknoloji devlerinin yatırımlarını da yönlendiriyor. İnternet üstünden film, video, müzik, canlı yayın servislerine alıştık. Şimdiki hedef; aynı anda onlarca kullanıcının birlikte oynadığı oyunlar oldu. Her gün saatlerce ekranına baktığımız akıllı telefonlar, dizüstü bilgisayarlar sadece müzik ve videoların değil, canlı anlık oynanan oyunlara da ev sahipliği yapıyorlar. Nokia'nın yılan oyunuyla başlayan mobil oyunlar bugün masaüstü platformlarla bulut üzerinden performansı eşitliyor. Apple geçtiğimiz hafta yeni oyun aksesuarlarını kullanıma sunmuştu. Bu hafta oyun ve video servisleriyle ilgili hazırlıklarını öğrenmek için sabırsızlanıyoruz. Analistler Apple'ın kasasındaki paradan etkilenip Netflix'i almasını tavsiye ediyor. Çok değil 1 gün sonra Apple'ın video platformu konusunda hedeflerini açıklayacak. Sadece Apple değil, Google gibi devler de oynatmaya hazır. Oyun en hızlı büyüme alanı olabilir. Amazon Web Services ve Amazon bu alanı boş bırakmıyor.