Eczacıbaşı Holding Yönetim Kurulu Başkanı Bülent Eczacıbaşı, son yıllarda art arda farklı nitelikte şoklara maruz kalan Türkiye'nin bunların etkilerini azaltmak üzere olağanüstü önlemler almak zorunda kaldığını kaydetti. Her şeye rağmen Türkiye'nin büyük bir direnç gösterdiğini belirten Eczacıbaşı, "Artan ihracatın yanı sıra turizmdeki olumlu gelişmeler ekonomimize destek oldu. Hükümetimiz öngörülebilir gelecek için parasal sıkılaşma, iç talepte görece daralma ve kamu harcamalarında tasarruf hedefliyor. Enflasyonla kararlılıkla mücadele etmemiz ve yeniden büyüme sürecine geçerken cari açığın aşırı artmasını önlememiz gerekiyor. Bu adımlar, orta ve uzun vadede yapısal dönüşüme olanak sağlayacak yeni reformlarla da desteklenmeli" diye konuştu.
AYRICALIKLI ÜLKEYİZ
Türk ekonomisinin dünyadan bağımsız olmadığının altını çizen Eczacıbaşı, uluslararası dalgalanmalardan her ülke gibi Türkiye'nin de etkilendiğini anlattı. Eczacıbaşı, "Türkiye'nin, karşılaşacağı güçlükler ne olursa olsun, girişimcilik potansiyeline ve iyi yetişmiş insan gücüne dayanan; ihracata öncelik veren bir atılımla, ayrıcalıklı bir konuma gelebileceğine yürekten inanıyorum" mesajı verdi.
BERABER KAZANACAĞIZ
Geçmiş deneyimlerinden toplumda kazananlarla kaybedenlerin olamayacağını belirten Eczacıbaşı, "Ya hep beraber kazanacağımızı, ya da hep beraber kaybedeceğimizi öğrendik. İş yaşamında başarılı olmak, toplumumuzun refah ve mutluluğunu artırmak için yaşamı, hep beraber kazanacağımız bir oyun gibi görmekten öte bir seçeneğimiz bulunmuyor" değerlendirmesini yaptı. Dış borca dayalı büyüme modelini değiştirmek gerektiğini anlatan Eczacıbaşı, "İthalata dayalı bir büyüme modeli ile kalkınmada umduğumuz kadar başarılı olamayacağımızı görüyoruz" dedi. Eczacıbaşı, Anayasası'nı, siyasi sistemini ve devletin yapısını yenileyen Türkiye'nin ekonomik modelini de yenileyerek, mal ve hizmet ihracatına dayalı bir büyüme modeline geçmeyi başarabileceğini söyledi.
İHRACATLA BÜYÜME
Eczacıbaşı Holding Yönetim Kurulu Başkanı Bülent Eczacıbaşı, şunları anlattı: "İhracatımızı mutlaka daha da artırmalıyız. Türkiye'nin yeni ekonomik modelinde makroekonomik çerçeve, her açıdan ihracatı teşvik edecek şekilde çizilmelidir. İhracatla işini büyüten bir iş dünyasının, yenilikçilikte, inovasyonda ve markalaşmada geri kalması düşünülemez. İhracat yapan iş insanları, dünya piyasalarında rekabet gücünü sürdürebilmenin tek yolunun yenilikçilik olduğunu biliyor. Bu nedenle, Ar-Ge ve markalaşmaya kaynak ayırıyor."
YENİ EKONOMİK MODEL
İHRACATA dayalı yeni ekonomik modelin, sanayinin ve özel kesimin gerçek gücünü ortaya çıkaracağını ifade eden Bülent Eczacıbaşı, ülkemizin ihtiyacı olan sürdürülebilir, dengeli ve hızlı büyümeyi de bu yolla güvenceye alacağını belirtti.