İTO Meclisi, Şubat ayı olağan toplantısında TBMM Başkanı ve AK Parti İstanbul Büyükşehir Belediye Başkan Adayı Binali Yıldırım'ı konuk etti. Toplantıya İTO Başkanı Şekib Avdagiç ve meclis üyeleri katıldı. Toplantıda konuşan Binali Yıldırım, İstanbul'un sorunlarına dair açıklamalar yaparken, İstanbul'un ekonomisine dikkat çekti. İstanbul'daki teknoloji merkezleri hakkında bilgi veren Yıldırım, hal yasası ile ilgili ise "Muhtemelen yeni hal yasası meclis kapanmadan önümüzdeki aylarda gelecek" dedi.
Açılış konuşması yapan İTO Başkanı Şekib Avdagiç, "İstanbul Büyükşehir Belediyesi ile İstanbul Ticaret Odası, en yakın çalışan iki kurumdur. Birçok çatı altında biz birlikte İstanbul'a hizmet ediyoruz. İstanbul'da ticareti, ekonomiyi geliştirecek projeler yapıyoruz. Bunlardan biri de ticari hayatımız için vazgeçilmez olan, gelişiminde önemli role sahip olan fuarlardır. Büyükşehir Belediyemizle birlikte Türkiye'nin en büyük fuar merkezini açtık, yönetiyoruz, çok faydalı işler yaptık, yapıyoruz. Bu bağlamda Cumhurbaşkanımızın, İstanbul Havalimanı'nın açılışı sırasında bir talimatı oldu. Havalimanının bir bölümünün fuar merkezi haline getirilmesini istedi. İnanıyorum ki, sizin riyasetinizde İstanbul Büyükşehir Belediyesi ve İstanbul Ticaret Odası olarak İstanbul Dünya Merkezi'nde yaptığımız hizmetleri, burada da çok verimli bir şekilde gerçekleştireceğiz. Bu konuyu, hem havalimanımızın fonksiyonel hale gelmesi hem de fuarcılığımızın ivme kazanması bakımından çok önemli gördüğümüzü ifade etmek isterim" dedi.
"TÜRKİYE'NİN RESMİ BAŞKENTİ ANKARA OLSA DA TİCARETİN VE EKONOMİNİN BAŞKENTİ İSTANBUL'DUR"
İstanbul'un genç nüfusuna dikkat çeken TBMM Başkanı Yıldırım, "Üreten, katma değer oluşturan, Türkiye'deki iş gücünün yüzde 20'si İstanbul'da. Kişi başına düşen gelirden, banka mevduatı oranlarına kadar İstanbul, her anlamda lider bir şehir. Bankalardaki toplam mevduatın yüzde 45'i İstanbul'da. 206 üniversitenin 61'i İstanbul'da. İstanbul aynı zamanda bir öğrenci şehri. TBMM üyelerinin da 6'da 1'i İstanbul'dan seçiliyor. Dolayısıyla siyaset Ankara'da yapılsa da, Türkiye'nin resmi başkenti Ankara olsa da ticaretin ve ekonominin başkenti İstanbul'dur" dedi.
"İSTANBUL'UN SORUNU ÇOK HIZLI ŞEHİRLEŞMESİ"
İstanbul'un sorununun çok hızlı şehirleşmesi olduğunu vurgulayan Binali Yıldırım, "Çok hızlı şehirleşmenin getirdiği altyapı sorunları, trafik sorunları, otopark sorunları, yeşil alan sorunu, güvenlik sorunu, bağımlılık sorunları var. Bütün bunlar ortada. Neden böyle? Çünkü Türkiye'nin yüzölçümünün binde 7'sini İstanbul oluşturuyor, 5 bin 462 kilometre. Ama Türkiye'nin yüzde 20 nüfusunu barındırıyor. Binde 7'lik alana bu nüfusu getirdiğinizde sorun olmamasına imkan yok. Yapılan aymazlıklar, yanlışlıklar ve kuralların görmezden gelinmesi de sorunu ağırlaştırmış. İmar planı yapılırken sözde otopark mecburiyeti var. Hiç otopark yapan gördünüz mü? Şu anda fiilen 1 milyon 750 bin otoparka ihtiyaç var, çoğu yolları otopark olarak kullanmak suretiyle 700 bin park yerimiz var. 1 milyon daha otopark alanına ihtiyacımız var. 100 kişi başına düşen araç miktarı 3.6, bu oran Yunanistan'da bile 5'in üzerinde. Yani araç sayısı artmaya devam edecek" şeklinde konuştu.
"HEDEF; RAYLI SİSTEMİN UZUNLUĞU GELECEK 5 YIL İÇERİSİNDE 517 KİLOMETRE OLACAK"
Toplu ulaşıma dair hedeflerini açıklayan Yıldırım, "Raylı sisteme biz, 1870'de Londra ile beraber başlamışız. Bizde ise ilk kazmayı Karaköy-Tünel hattında vurmuşlar. Biz, 800 metrede kalmışız, Londra 2000'li yılların başına kadar 400 kilometre yapmış. Bu bizim ne kadar geride olduğumuzu gösteriyor. Cumhurbaşkanımız, Başbakan olduğunda raylı sistem 45 kilometreydi. Şimdi 170 kilometre var. Devam eden 284 kilometre. Hedef; raylı sistemin uzunluğu gelecek 5 yıl içerisinde 517 kilometre olacak. Bugün yüzde 18 olan toplu taşımadaki pay, yüzde 48,5'a çıkacak. O zaman İstanbul'un trafiği gözle görülür şekilde rahatlayacak" diye konuştu.
"BUGÜN KONUŞTUĞUMUZ MESLEKLERİN YARISI ÖNÜMÜZDEKİ 20 YIL İÇİNDE KAYBOLACAK"
İstanbul'un ekonomisinin daha da büyümesinin gerektiğini dile getiren Yıldırım, "Madem İstanbul, Türkiye'nin yükünü taşıyor, bu özelliğinin artarak gitmesi lazım. Nasıl? Dünya değişiyor. Bugün konuştuğumuz mesleklerin yarısı önümüzdeki 20 yıl içinde kaybolacak. Yeni mesleklerle karşı karşıya kalacağız. Neden? Yapay zeka, robot teknolojileri. Bütün bu alanlarda her şeyin akıllısıyla karşılaşacağız. Belki sonunda en az akıllı insan kalacak. Bunlar hayal olmaktan çıktı. Bunlar şu anda uygulanıyor. Pilot uygulamalar yapılan ülkeler var" dedi.
"YENİLİKÇİ TEKNOLOJİLERİ GELİŞTİRECEĞİZ"
Binali Yıldırım, sözlerine şöyle devam etti: "Sadece hizmet sektörüne güvenirsek, mutlaka sıkıntı yaşarız. Çünkü küresel krizlerden ve bölgesel sorunlardan en hızlı etkilenen sektör, hizmet sektörüdür. Rusya ile aramız açılınca turizmde ciddi bir çökme yaşandı ve ciddi bir sıkıntıya düştük. O yüzden üretim ama katma değeri yüksek üretim. Akıl terinin, alın terinden daha fazla döküldüğü bir üretim modelidir. Bu durum bilişim ile olacak, teknoloji ile olacak, yazılımla olacak, donanımla olacak. Yenilikçi teknolojileri geliştireceğiz. Bunları gençlerle yapacağız. Gençlerle sizleri buluşturacağız. Onların aklıyla sizlerin parası bir araya gelecek ve ortaya muazzam bir sonuç çıkacak. Bu anlamda Bayrampaşa'da teknoloji fabrikası planlıyoruz. Biyoteknoloji Merkezi yapacağız. Pendik'te Teknoloji Geliştirme Merkezi kuruyoruz. Tarımsal Teknoloji Merkezi'ni de İstanbul'a kuracağız."
"MUHTEMELEN YENİ HAL YASASI MECLİS KAPANMADAN ÖNÜMÜZDEKİ AYLARDA GELECEK"
Bir İTO meclis üyesinin hal yasasıyla ilgili sorusunu yanıtlayan Yıldırım, "Fiyatların artmasının birkaç sebebi var. Bizim tedarik sistemimiz fireyi azaltacak altyapıya sahip değil. Ürünün yüzde 25'i yollarda yok oluyor. Fire olarak gidiyor. İçeride saklama sistemimiz de yetersiz ve raf ömrü de azalıyor. 4-5 gün içerisinde satamazsan o da gidiyor. Ayrıca mevsimsel şartlar oluyor ve ürün miktarı talebi karşılayamıyor. Anlık yükselme oluyor. Her mevsimde her meyveyi ve sebzeyi en ucuz fiyata bulmak dünyanın neresinde mümkün. Eskiden kışın ortasında karpuz mu yiyorduk? Her sebze mevsiminde güzeldir, tazedir. Neticede mevsim dışı üretimde belirli bir kısıt var, onun da fiyatlara yansıması vardır. Bir de zaman zaman ihracata yükleniyorsun, iç piyasadaki miktar azalıyor. 24 Haziran seçimleri öncesinde soğan fırladı gitti. Soğan muhabbetiyle bir hafta geçti. Seçimden hemen sonra soğan, 3'te 1 fiyatına düştü. Spekülatif yaklaşımlar da vardır. Onu da görmek lazım. Ama bizim sebze, meyve, gıda işinde çok daha fazla üreten ülke olmamız lazım. İlaç gibi üretmekle olmaz. Hollanda'nın ne toprağı var ne tarlası var. Ama 80 milyar dolar gıda ihracatı var. Çünkü oradan buradan topluyor, paketleyip satıyor. Bizim gıda sektörünü endüstriyel işletmecilik anlayışıyla geliştirmemiz lazım. Bunun için arazimiz de var, güneşimiz de var, verimli topraklarımız da var, teknolojimiz de var. Ama bunu stratejik bir ürün ve stratejik bir alan olarak kabul edip, buna göre tedbirlerimizi almamız lazım. Muhtemelen yeni hal yasası meclis kapanmadan önümüzdeki aylarda gelecek" açıklamasında bulundu.