MODERN pazarlamanın duayeni pazarlama profesörü Philip Kotler'in kurucusu olduğu Dünya Pazarlama Zirvesi, İstanbul Ticaret Odası'nın (İTO) ev sahipliğinde ilk kez İstanbul'da gerçekleştirildi. 4 bin kişinin konuşmasını izlediği Kotler, "İstanbul'a geldiğimde havalimanında birçok İtalyan markası gördüm. Dünya havalimanlarında Türk markalarının olması lazım" dedi. Şirketlerin marka aktivisti olmak için eğitimi veya sağlığı destekleyebileceğini aktaran Kotler, şunları kaydetti: "Türkiye'yi dünyanın en iyi ülkelerinden biri haline getirmek için çalışacağınız bir amaç seçin. Türkiye'nin, güçlü markaları olan bir ülke olmasını istiyoruz. Örneğin İtalya bunu başardı." İTO Başkanı Şekib Avdagiç de dijitalleşmeden pazarlamanın da radikal bir şekilde etkilendiğini belirterek, son 20 yılda konvansiyonel sanayiinin yeni bir marka çıkaramadığını söyledi.
MARKA ELÇISI OLALIM
"İstanbul'dan yeni dünya markalarının çıkmasında pazarlamanın önemi" konulu panelde konuşan Sabah Gazetesi Ekonomi Müdürü Dr. Şeref Oğuz, herkesin İstanbul'un tanıtımı için özel gayret göstermesi gerektiğini söyledi. Dr. Şeref Oğuz' şöyle devam etti: "İstanbul çok özel bir yer. Tarihe baktığımızda büyük ulusların tarih sahnesinde kalmasının üç önemli nedeni var. Birincisi tarihi-kültürel miras, ikincisi doğal kaynaklar ve üçüncüsü yerel kabiliyetler. Yeterince akıllı ve donanımlı olduğu zaman o kent gelişiyor. 32 milyar dolara Nevada Çölü'nde bir Las Vegas kurabilirsiniz ama bir Urfa kurmak için binlerce peygambere, 14 bin yıla ve akla ihtiyacınız var. Google'da New York'u aratıyorum, 19 milyar fotoğraf sonucu çıkıyor. İstanbul'u aratıyorum 19 milyon fotoğraf var. Bunun yüzde 90'ını ise yabancılar çekmiş. Kendinizi çektiğiniz gibi kentinizin de resmini çekin. Kentimizin malzemesi iyi olmasına rağmen, marka olmasına erişmesi için daha alınacak çok yol var. İçinde yaşadığımız kentin küredeki önemini hamasete kaçmadan anlamak, anlatmak lazım. İstanbul'un donanımı tam, potansiyeli yüksek. Ancak eteğindeki taşları daha dökememiş duruyor.