ABD ajanı Andrew Brunson'ın ev hapsine itirazının Türk mahkemelerince reddedilmesinin ardından "Bu iş daha bitmedi" diyerek küstahça tehditler savuran Donald Trump'ın açıklamalarından saatler sonra ekonomik tetikçileri harekete geçti. Son bir haftada TL'deki yükseliş, en üst düzeyde verilen güven mesajları, Katar ve Çin'den gelen 18.6 milyar dolarlık finansman, bankacılık sektörünün güçlü yapısı, ekonomi bürokrasisinin çalkantıyı önlemek için aldığı proaktif önlemleri görmezden gelen reyting şirketleri gece yarısı sahneye çıktı. Standard & Poor's ve takvimde olmamasına rağmen 'acil' toplantı yapan Moody's Türkiye'nin notunu düşürdü. Reyting şirketlerinin not düşüşü için gösterdiği gerekçeler, Beyaz Saray'ın emriyle Türkiye'ye operasyon çektikleri tezini güçlendirdi.
“Trump’ın ipini kendi halkı çekecek”
GEREKÇE: BRUNSON, S400, IRAN
S&P, not düşürme gerekçeleri arasına Brunson'un ev hapsi, S400'ler, Suriye meselesi ve Türkiye ile İran ilişkileri bölümlerini koydu. Reyting şirketinin gerekçesinde öyle ifadeler var ki, sanki metin Beyaz Saray'da kaleme alınmış gibi...
Gerekçede "Türkiye'nin uluslararası ilişkilerinden kaynaklanan önemli riskler bulunuyor. Türkiye'nin ABD ile ilişkileri, ağustos ayı başlarında Türk hükümetinden iki kişiye karşı yapılan yaptırımlarla birlikte bozulmaya devam etti. Biz yaptırımların daha da artarak devam edeceğini anlıyoruz. Bu iki ülke arasındaki çekişme, Türkiye'nin ABD vatandaşının tutukluluğuna devam etmesi, İranlı muhaliflerin Amerikan yaptırımlarından kaçınmasına izin verdiği iddia edilen rolü ve Rusya'dan S-400 füzelerini satın alması..." deniliyor.
TERÖR MÜ ÇIKARACAKSINIZ!
S&P, ABD ile gerginlik bahanesiyle adeta Türkiye'ye aba altından sopa gösterip, haddini iyice aştı. ABD'nin maşalığını yapan şirket, iki ülke arasındaki gerginliğin 'terör' tehdidini artıracağını öne sürdü. Gerekçede "İki ülke arasındaki çekişme jeopolitik yansımalar dışında, bölgede herhangi bir sıkıntıda turizm sektörünü de büyük ölçüde etkiler. Örneğin, Suriye'deki gerginliğin artması ya da iç terör tehdidinin artması gibi durumlar söz konusu olabilir" diye küstah yorum yapıldı.
ACİL TOPLANDILAR
S&P'nin hemen ardından Moody's de Türkiye'nin notunu düşürdüğünü açıkladı. Türkiye'yi takvime almayan Moody's'in alelacele toplantı yaparak karar aldığı öğrenildi. Çetenin bir diğer üyesi Moody's 24 Haziran seçimlerinden önce Türkiye'nin kredi notu için yeni hükümetin politikalarını uygulama kapasitesini bekleyeceğini söylemişti. Aksiyon planlarının sonuçlarını dahi beklemeden siyasi gerekçelerle notu düşürdü.
TETİKÇİLİK YAPIYORLAR
Geçmişleri hep şaibelerle dolu olan reyting şirketleri her defasında kriz tetikçiliğine soyunuyor. 15 Temmuz darbe girişiminin ardından 20 Temmuz'da not indirimine başlayan tetikçiler, Türkiye'nin sergilediği performans karşısında, büyüme tahminlerini defalarca revize etmek zorunda kalmıştı. Türkiye'ye saldırıların başladığı Mayıs 2013'ten beri, Türkiye'nin kredi notunu Moodys ve S&P 7, Fitch ise 3 basamak indirdi.
2013'TEN BU YANA HEDEFTEYİZ
Türkiye, aslında ekonomide tarihinin en büyük başarılarına imza attığı Mayıs 2013'ten bu yana saldırı altında... 17/25 Aralık kumpası, terör olayları ve 15 Temmuz FETÖ darbe girişimi bu saldırıların parçalarıydı. Yaşanan onlarca badireye rağmen Türkiye, milli çıkarlarından taviz vermeden ve kimseye boyun eğmeden yoluna devam ediyor. Güçlü Türkiye'den rahatsız olan ABD de bize diz çöktüremeyince önce yaptırım silahını çekti. Daha sonra kur sopasıyla ekonomiyi hedef aldı. Başkan Recep Tayyip Erdoğan'ın güçlü liderliği, Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak'ın ekonomideki proaktif eylemleriyle piyasalarda iyimserlik başlayınca bu kez Türkiye'nin üzerine kredi derecelendirme kuruluşlarını saldılar. Hiçbir ülkenin notunu aynı anda düşürmeyen iki şirket, değerlendirmelerini Türkiye'de piyasaların 9 günlük bayram tatiline çıkacağı döneme denk getirdi.