AK Parti, 24 Haziran seçimlerine iddialı ve yeniliklerle dolu adımlarla girerken son 16 yılda 28 bin yeni teşvik belgesi ile rekora imza attı. Bunların 13 binini sıfır fabrika yatırımı oluştururken, var olan yatırımların kapasitesi büyütüldü. Aynı dönemde Türkiye 195 milyar doların üzerinde yatırım çekti. Maliye Bakanı Naci Ağbal, algı operasyonlarına karşın yatırımcının Türkiye'den vazgeçmediğini vurgulayarak, "Türkiye'ye para getiren, yatırım yapan kazansın istiyoruz. Önlerinde tek bir engel bırakılmayacak. 24 Haziran birçok meselenin ilacı olacak" dedi. Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın "ekonomik istikrarın sigortası" olduğunu vurgulayan Maliye Bakanı Ağbal, 24 Haziran'a ilişkin beklentileri SABAH'a şöyle anlattı:
ÜRETEN EKONOMİ:
Türkiye küresel kriz sonrası bu kadar güçlü büyüme ortaya koyan tek ülke. Bir yılda 1.3 milyon iş, istihdam sağlandı. İhracatta her ay rekor kırılıyor. Son 10 yılda OECD ülkeleri içinde sürekli istihdam artıran nadir bir ülkeyiz. İstihdam üreten bir ekonomimiz var.
GARANTİLİ KREDİDE BÜYÜK BAŞARI:
Bugün bankacılık sektörünün öz sermaye kârlılık oranı yüzde 14-15 seviyelerinde. Kredi Garanti Fonu teminatlı kredi paketi açtığımızda bunların büyük bölümü dönmeyecek, banka bilançoları bozulacak dediler. Normalde bankaların fon dışında kendi kredilerinde geri dönmeme oranı yüzde 2.9.
CARİ AÇIK KORKUTMUYOR:
Enerji fiyatları cari açığı etkiliyor. Petrol fiyatları 40 dolar seviyelerindeyken 76 dolarlara kadar geldi. Cari açığın artmasının ana nedeni petrol fiyatlarındaki artış. O yüzden yerli milli enerji önemli. Cari açık 54.5 milyar dolar. Bunun 19 milyar dolarlık bölümü yatırımlarla telafi edilecek. Bunun çözümü noktasında kararlar alınacak.
24 HAZİRAN DÖNÜM NOKTASI
24
Haziran seçimlerinin birçok meselenin ilacı olacağını söyleyen Ağbal, şöyle devam etti: "Piyasalar seçim sonrası güçlü bir hükümet bekliyor. Bu güçlü hükümetin cumhurbaşkanımız başkanlığında olacağını görüyor. Seçim sonrası konuştuğumuz birçok konu rahatlayacak. Meclis çalışmaya başlar başlamaz başta ekonomi olmak üzere orta ve uzun vadede büyüme potansiyelini yukarı çekecek, sorunları ortadan kaldıracak yasal düzenlemeler yapılacak. Cari açığın aşağı çekilecek, enflasyonun tek haneye düşürülecek. Bütçedeki genişleyici politikalar sürdürülebilir seviyeye çekilecek, dış finansman kaynaklı kırılganlıklara karşı adımları hızlı bir şekilde atılacak. Bu yıl ve gelecek yıl için artan bir dış finansman ihtiyacı var. Özel sektörün döviz cinsi borçlanmaları konusunda riski kaldıracak çalışmaları yürütüyoruz. Kararlar uygulamaya konuldu. Önümüzdeki günlerde yeni kararları da devreye koyacağız."
BÜTÇE ÇOK GÜÇLÜ
Dışarıdan
gelecek şoklara karşı yapısal dayanıklılık ürettildiğini söyleyen Ağbal, "Önemli olan bardağın sağlam olması. Ekonominin reel sektör tarafından potansiyelini gösteriyor. Küresel kriz döneminde Avrupa'da birçok bankanın bilançosu bozuldu, bütçe açıkları iki kat arttı. O dönemde Türkiye'nin bütçe açığı yüzde 5.5'ti. 2010- 2016 döneminde 1.1'e indirdi. Bütçenin temel parametreleri çok güçlü. Ekonominin güçlü olması bütçe tarafını güçlendiriyor" diye konuştu.