Başakşehir, çoğu Sivas, Iğdır, Ağrı, Tokat, Kars, Erzurum, Muş, Bingöl, Bitlis, Van ve Ardahan'dan olmak üzere çok sayıda ilden gelen göçle nüfusu büyüyen bir ilçe. Altınşehir ise 1980'li yıllarda Erzurum Karaçoban'a bağlı Kuşluca Köyü'nden göç eden ve Şahintepe'ye yerleşen 60 haneyle gelişen bir mahalle. "Taşı toprağı altın" denilerek göç alan Altınşehir, yıllardır büyük bir hayal kırıklığıydı. Yolu, suyu, elektriği ve kanalizasyonu bile yoktu. Tam bir mahrumiyet bölgesiydi. Şimdi ise her şey değişti. 50 bin nüfuslu mahalleyi, Kanal İstanbul heyecanı sardı. Çok mutlulular, pek ihtimal vermiyorlar ama az da olsa bir kaygıları var. "Bizi yerimizden, yurdumuzdan etmesinler" diyorlar. İşte söyledikleri:
ALTINŞEHİR ADINA YAKIŞIR BİR SEMT OLDU
Aslen Muş Bulanık'a bağlı Mollakent Köyü'nden olan Zayide (70), Hüsamettin (72) Aydın çiftinin Şahintepe'de 2 katlı evi var. 8 kişi olan aile, 1995'te 300 metrekare arsayı bin liraya satın almış. Çift, "Şimdi gerçekten Altınşehir oldu. Yıllarca bu anı bekledik. Torunlarımız yaşadı. 23 yıl önce aldığımız arsa bize ve çocuklarımıza gelecek oldu. Artık gözümüz arkada değil. Devletimiz bizi, bölgede yaşayan binlerce vatandaşı, mağdur etmeden, yıllarca özlemini, hasretini çektiğimiz bir yaşama kavuşturacak. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın 7 yıl önce yaptığı proje açıklamasından sonra adeta diken üstündeydik. Yerinde kentsel dönüşümle daha modern bir yaşama kavuşacağız. Bölgede yapılan lüks konutları, apartmanları görünce 'Bizim de böyle bir evimiz olacak mı?' diye söylenirdik kendi kendimize. Şimdi bu hayallerimiz gerçekleşti. Altınşehir şimdi gerçek adına yakışır bir semt oldu" diyor.
ŞAHİNTEPE DEĞİL PİYONGOTEPE OLDU
Erzurum'un Karaçoban'a bağlı Kuşluca Köyü'nden Selahattin Yıldırak (50) 1999'da 300 metrekare arsayı 2 bin 500 liraya satın aldı. Bunu duyan köylüleri de peşinden bir bir geldi. Tam 60 hane göç etti. Yıldırak şunları söyledi: "Buraya insanlar 1980'li yıllarda göç etmeye başladı. Gelirken köydeki akrabalarımıza, 'İstanbul'a göç ediyoruz. Orada Altınşehir semtinde oturacağız' diyerek kamyona atlayıp geldik. Burada karşılaştığımız manzara köy şartlarından daha da kötüydü. Tam bir mahrumiyet bölgesiydi. Yıllarca eziyet çektik. Semtin adı Altınşehir ama görüntüsü öyle değildi. Derme çatma gecekondular, çatıları tenekelerle kaplı evlerde büyük sıkıntılar yaşadık. Her yastığa kafamı koyduğumda, 'Neden geldik' diye sayıklardım. Şimdi beklediğimize değdi. Tapularımızı 10 - 15 yıl önce aldık. Hem Şahintepe hem de Güvercintepe'de vatandaşların gözüne uyku girmiyor. Şahintepe değil, piyangotepe oldu burası. Bize piyango çıktı. Yıllardır bu anı bekledik. Umudumuzu hiç kaybetmedik. Şimdi tek isteğimiz ve dileğimiz bizi kanal manzaralı tapulu yerimizden etmemeleri."
YERİMİZDEN YURDUMUZDAN OLMAYALIM
Çoban Mehmet Atsız (35) yıllardır Şahintepe'de kurbanlık ve adaklık hayvan satıyor. İlk tepkisi "Kurtulduk ağabey" oldu. Ardında da "Akrabalarımız bu bölgeye göç etmişlerdi. Köy şartlarında yaşamımızı daha fazla sürdüremedik. Daha iyi yaşam olanakları olur diye Iğdır'dan buraya göç ettik. Dört kardeşiz, dördümüz de evli. Şimdi 25 nüfus dört katlı bir apartmanda yaşıyoruz. İki çocuğum var. Köydeki yaşamımızı burada da sürdürdük yıllarca. Gecekonduda bir süre hayatımızı idame ettirdik. Ardından diğer kardeşler de evlenince gecekonduya sığamadık. Yıkıp, dört katlı bir bina yaptık. Tapumuzu da aldık şükür. Yıllardır bu bölgede adak ve kurban satışı yaparım. Gördüğün bu hayvanlara çobanlık yaparım. Ahırımız var. Tek isteğimiz bizi yerimizden yurdumuzdan edip, tapulu arazilerimizi başkalarına vermemeleri..." dedi.
Yıllarca mağduriyet çektik ama değdi
Altınşehir'de 19 yıl önce aldıkları arsada yaptıkları tek katlı gecekonduda yaşayan Laila Yıldırak, "Köyden akrabalarımız bizi arayıp, 'Manzaranız çok güzel olacak. Keşke biz de oradan arsa alıp bir gecekondu yapsaydık' diyorlar. Başakşehir Belediyesi, mahallelerin tamamını ada bazında parsellere ayırarak tapulandırdı. Biz de tapumuzu aldık. Evimizin yanında tandır yapmak için bir kulübe, tavuklar, kazlar için kümesimiz vardı. Proje başladığında bunların hepsi gidecek. Yıllarca bölgede mağduriyet çektik ama değdi. Şimdi dünyayı kıskandıran projeye manzaralı bir evimiz olacak. Çocuklarımızın geleceği kurtuldu" dedi.