Merkez Bankası, yüzde 5 olarak hedeflenen 2017 enflasyonunun yüzde 11,92 çıkması nedeniyle hükümete "Açık Mektup" gönderdi.
Hükümet adına Başbakan Yardımcısı Mehmet Şimşek'e gönderilen mektupta, 6 Aralık 2016'da yayımlanan "2017 Yılında Para ve Kur Politikası" başlıklı temel politika metninde belirtildiği gibi 2017 için enflasyon hedefinin hükümetle beraber yüzde 5 olarak belirlendiği anımsatıldı.
Temel politika metninde, yıl sonunda enflasyonun hedeften belirgin olarak (her iki yönde de 2 puandan daha fazla) sapması halinde hükümete bir "Açık Mektup" yazılacağı hatırlatılan mektupta, 2017 sonunda enflasyonun yüzde 11,92 düzeyinde gerçekleştiği ve hedefin belirgin olarak üzerinde kaldığı belirtildi.
Enflasyonun hedeften sapmasının nedenleri ile hedefe ulaşmak için alınan ve alınması gereken önlemlerin açıklandığı mektupta, gelecek dönemde TCMB'nin, fiyat istikrarı temel amacı doğrultusunda elindeki bütün araçları kullanmaya ve para politikası kararlarını enflasyon görünümüne bağlı olarak vermeye devam edeceği bildirildi.
Mektupta, şunlar kaydedildi:
"Enflasyon beklentileri, fiyatlama davranışları ve enflasyonu etkileyen diğer unsurlardaki gelişmeler TCMB tarafından yakından izlenerek ihtiyaç duyulması halinde ilave parasal sıkılaştırma yapılabilecektir. Enflasyon hedeflemesi rejiminde elde edilen tecrübeler ve 2017 yılı gelişmeleri enflasyonla mücadelenin başarısının artırılması için makroiktisadi politika tasarımında bütüncül bir yaklaşım benimsenmesinin önemine işaret etmektedir. Bu kapsamda, toplumun refah düzeyini önemli ölçüde destekleyecek olan kalıcı fiyat istikrarına ulaşılabilmesi açısından kurumlar arası iş birliği ve koordinasyonun artırılması ile para ve maliye politikaları arasındaki eş güdümün süreklilik kazanması önem taşımaktadır."
Son yıllarda gözlenen şoklar ve yapısal unsurların enflasyonun halen hedefin üzerinde ve oynak seyretmesine neden olduğu, bu bağlamda, TCMB'nin, birçok farklı boyutta ve sorunun kaynağına odaklı çabalarını diğer kurumlarla birlikte koordineli bir şekilde sürdürmeyi amaçladığı belirtilen mektupta, bankanın enflasyonda ilave katılık ve oynaklığa yol açan yapısal unsurlara yönelik çalışmalara katkı sunmaya devam edeceği bildirildi.
Mektupta, "Üretimde ithal girdi oranının azaltılarak yurt içi katma değerin artırılması ve döviz kuru riskinin finansal istikrar odaklı bir perspektifle yönetilmesine dair çalışmalar da para politikasının etkinliğine ve enflasyonla mücadeleye önemli katkıda bulunacaktır. Son olarak, rekabet ve verimliliğin artırılmasına yönelik yapısal reformların orta vadede kalıcı fiyat istikrarının sağlanması bakımından faydalı olacağı değerlendirilmektedir." ifadeleri kullanıldı.