Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı ile Enerji Piyasası Düzenleme Kurumu, Ulusal Bor Araştırma Enstitüsü, Türkiye Atom Enerjisi Kurumu ve Maden Tetkik ve Arama Genel Müdürlüğünün 2018 yılı bütçelerinin görüşmeleri TBMM Plan ve Bütçe Komisyonunda başladı.
Bakanlığının 2018 yılı bütçesine ilişkin sunumunu yapan Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Albayrak, petrol ve doğalgazda ithalata bağımlılığın kontrol altına alınması gerektiğini, bu konuda mümkün olduğu ölçüde kaynak ve güzergah çeşitlendirilmesinin önemli olduğunu vurguladı.
İki LNG depolama ve gazlaştırma tesisi kurulacak
İKİ ADET DAHA FSRU TESİSİ DEVREYE ALINACAK
Albayrak, Türkiye'de petrol ve doğalgaz rezervlerinin belirlenmesi amacıyla arama ve sondaj faaliyetlerinin önemli ölçüde artırıldığını ifade ederek, doğalgaz depolama ve FSRU yoluyla doğalgaz arz güvenliğinin güçlendirildiğini belirtti.
Türkiye'de enerji arz güvenliğinin artırılması için atılan adımlardan birinin de daha önce İzmir Aliağa'da devreye alınan FSRU olduğunu hatırlatan Albayrak, "Hatay Dörtyol ve Saros Körfezi'nde olmak üzere iki adet daha FSRU tesisi devreye alınacak. Hatay Dörtyol'da 20 milyon metreküp günlük gazlaştırma kapasiteli FSRU, 2017 sonu itibarıyla faaliyete geçecektir. Ayrıca, devam eden çalışmalarla birlikte doğalgaz depolama kapasitesi 10 milyar metreküpün üzerine çıkarılarak, Türkiye'nin doğalgaz depolama kapasitesi yıllık tüketimimizin yüzde 20'si seviyelerine ulaşacaktır." diye konuştu.
Albayrak, Artvin, Hakkari ve Şırnak'a ilişkin doğalgaz dağıtım ihalelerinin tamamlandığını dile getirerek, şöyle devam etti:
"2018 sonuna kadar 81 ilimizin tamamına doğalgaz arzı sağlanacaktır. Doğalgaz imkanından bütün vatandaşlarımızın yararlanması amacıyla bakanlığımızın koordinasyonunda, EPDK, BOTAŞ ve dağıtım şirketlerinin yaptığı çalışmalarla 2019 sonuna kadar ilave 222 ilçe ve beldeye daha doğalgaz arzı sağlanması için çalışmalar sürdürülmektedir. Çalışmalarımız yerleşim yerleri ile sınırlı kalmayarak, organize sanayi bölgelerinin tümüne doğalgaz arzı sağlanması ile devam edecektir. Bu amaçla boru hattının ulaşmadığı yerlere sıvılaştırılmış doğalgaz (LNG) ve sıkıştırılmış doğalgaz (CNG) formunda gaz sağlanabilmesi için gerekli altyapılar tesis edilmektedir."
TÜRKAKIM'DA 248 KİLOMETRE TAMAMLANDI
Doğalgazda talebin karşılanması amacıyla Türkiye'nin ortak olduğu projelerden TANAP'ta Eylül 2017 sonu itibarıyla yüzde 94 tamamlanma oranı beklediklerini kaydeden Albayrak, bu hattın Çanakkale Boğaz Geçişi'nde inşaat faaliyetlerine devam edildiğini bildirdi.
Albayrak, proje ile 2018'de Türkiye'ye, 2020'de ise Avrupa'ya gaz arzı sağlanacağını söyledi.
Rusya ile imzalanan TürkAkım doğalgaz boru hattı projesinde de 9 Kasım 2017 itibarıyla 248'inci kilometrede boru döşeme işlerinin devam ettiğini anlatan Albayrak, "Güneydoğu Avrupa'da sağlıklı işleyen bir doğalgaz piyasasının olmaması ve doğalgaz piyasamızın büyüklüğü gibi etkenler göz önüne alınarak bir doğalgaz ticaret merkezinin ülkemizde kurulması hedefimize TANAP ve TürkAkım projeleri de katkı sağlayacaktır." dedi.
YERALTI DEPOLAMADA BİRİNCİ FAZ HAZIR HALDE
Tuz Gölü Doğalgaz Yeraltı Depolama Projesi'nde ilk gaz dolumunun ocakta yapılarak depolama işlemine başlandığını ve projenin birinci fazının 2017 kışı için gaz vermeye hazır hale getirildiğini hatırlatan Albayrak, şunları söyledi:
"Mevcut çalışmaların tamamlanmasıyla birlikte proje kapsamında depolama kapasitesinde toplam 5,4 milyar metreküpe, geri üretim kapasitesinde ise günde 80 milyon metreküpe ulaşılacaktır. Bir diğer doğalgaz depolama tesisimiz olan Kuzey Marmara Doğalgaz Deposunun Faz II Projesi 2016'da tamamlanarak tesisin depolama kapasitesi 2,8 milyar metreküpe, geri üretim kapasitesi ise günlük 25 milyon metreküpe ulaşmıştır. Tesisin genişletme çalışmaları 2020'de tamamlanacak olup, çalışma sonunda depolama kapasitesi 4,6 milyar metreküp ve geri üretim kapasitesi ise günlük 75 milyon metreküpe yükseltilecektir.
2016'da 44 adet petrol arama ve üretim kuyusu açılmış olup toplam sondaj metrajı 75,3 bin metredir. Ayrıca, 2017 sonuna kadar 65 adet kuyu açılacak, toplam sondaj metrajı 100 bin metre olacaktır. Önemli bir saha olarak değerlendirdiğimiz Akdeniz ve Karadeniz'in derin sularındaki hidrokarbon potansiyelinin keşfedilmesi doğrultusunda çalışmalarımızı yoğunlaştırdık. Bu kapsamda, Barbaros Hayrettin Paşa ve Oruç Reis gemileri ile Akdeniz ve Karadeniz'de detaylı sismik aramalar yürütüyoruz. Ayrıca, temin edilecek sondaj gemisi ile Akdeniz ve Karadeniz'in her birinde ayrı ayrı sondajlar yapmak suretiyle petrol ve doğalgaz aramacılığında aktif bir strateji izleyeceğiz."