Türkiye'de kısa sürede ciddi bir kullanıcı sayısına ulaşan mobil araç çağırma servisi Uber'e yerli bir rakip geldi. Aralık 2016'da faaliyetlerine başlayan ve kısa sürede 270 araç ve 7 binin üzerinde bireysel kullanıcıya ulaşan YOLO'nun başında 3 genç girişimci var. TEB Yönetim Kurulu Üyesi Haydar Çolakoğlu da bu üç girişimciden biri.
DÜNYA MARKASI YAPACAĞIZ
Princeton Üniversitesi'nde okuduğu dönemde MIT'de eğitim alan Lorenzo Zamorano ile tanışan Çolakoğlu, Los Angeles'ta University of Southern California'da eğitim alan lise arkadaşı Akın Bubik'i de yanına alarak YOLO'yu kurmuş. Bubik halihazırda Los Angeles'ta kurulu 250 milyon dolarlık bir private equity firmasının hâlâ ortağı. YOLO kurulurken ortağı olduğu şirketten de yatırım almış. Üniversiteden mezun olduktan sonra iki arkadaşıyla startup'lara yatırım yapan bir private equity kurduklarını anlatan Bubik, "Fon şu anda 250 milyon dolar büyüklüğünde. Blue Apron, Postmates ve Tinder'a yatırım yaptık. Hepsi milyar dolarlık şirketler haline geldi. YOLO'yu da bir dünya markası haline getirmek istiyoruz" diye konuştu. Ortaklardan Lorenzo Zamorano ise, Daruma'da yatırım bankacılığı yaparken bu girişimin içine dahil olmuş. "Uber dünyada monopol hale gelmiş olabilir ama biz Türkiye'de KDV'sini, kurumsal vergisini ödeyen, sürücülerin sicilini, davranışlarını denetleyen şeffaf bir şirket kurduk" dedi.
BİZ VERGİMİZİ ÖDÜYORUZ
Yerli ve milli olmanın önemine dikkat çeken Çolakoğlu ise, "KDV'mizi ve Kurumlar Vergi'mizi ödüyoruz. Şoförlerimiz gelir vergilerini ödüyorlar. Ofisimiz Türkiye'de, 17 kişiyi istihdam ediyoruz. Türk yazılımcılarla çalışıyoruz. Şu anda şirketin değeri 20 milyon dolar. Uygulamayı 1.5 yılda geliştirdik. Aylık 600 bin dolar ciroya çıktık" ifadelerini kullandı.
YOLO'da yolculukların minimum bedeli 20 TL. Kısa mesafede taksiye oranla biraz daha pahalıyken uzun mesafede rakamlar neredeyse eşitleniyor.
İSTEYEN HERKES BUYURSUN
Sistemde farklı yatırım modelleri de geliştirdiklerini dile getiren Çolakoğlu, "Araba alıp bunu tecrübeli şoförlere vermek istiyorum diyenler oluyor. Şoförlerin de araba alacak paraları olamayabiliyor. Yüzde 20-30'luk kaporayı yatırımcı koyuyor ve arabanın sahibi oluyor. Şoför arabayı kullanıyor, çıkan kârı paylaşıyorlar. Şirketimiz yatırıma açık. İsteyen herkes buyursun, şirketimize ortak olsun" diyor.
ŞOFÖR DE MÜŞTERİ DE PUANLANIYOR
Araçların hiçbiri YOLO'ya ait değil. Şoförler kendi araçlarıyla sisteme giriyorlar. Araçların yüzde 80'i Mercedes Vito, geri kalanı ise Volkswagen Caravelle. 3 yıldan daha eski araçlar sisteme alınmıyor. Şoförlerin hepsi TURSAB belgeli. YOLO'yu en çok gençler ve kadınlar kullanıyor. Gençler haftasonu toplu gitmek istedikleri etkinliklerde, kadınlar ise güvenli olduğu için bu uygulamayı tercih ediyor. Kurumlar ise ağırlıklı havaalanı transferlerinde YOLO'yu kullanıyor. Güzergâh Google Maps'e bırakılmış. Araçta bütün yolculuk rapor ediliyor. Kör noktalara özel algoritma yapıldığı için ulaşım faturasına +/- 15-20 lira olarak yansıyan yanlışlıkların önüne geçilmiş. Olası bir şikayet durumunda canlı müşteri hattıyla yüz yüze iletişim sağlanıyor. Hem şoför sürücüyü hem sürücü şoförü puanlıyor. 5 üzerinden 4 puanın altına düşen şoför ve 3 puanın altına düşen müşteri sistemin dışında kalıyor.
HAKSIZ REKABET YARATIYOR
Uber'in Türkiye'de vergi ödemediğini belirten Çolakoğlu, "Amazon. com'dan bir şey almak bakkaldan ürün almaktan ucuz hale gelince hükümet Amazon. com aracılığıyla gelen mallara yüzde 35 gümrük vergisi getirdi. Benzer durum booking.com'da da yaşandı. KDV alınmadığı için booking. com'dan alınan bilet, acenteden daha ucuza gelince haksız rekabet yarattığı gerekçesiyle sitenin faaliyetleri durduruldu" diye konuştu.