FETÖ'nün 15 Temmuz'da darbe teşebbüsünde bulunduğu gece bir yandan güvenlik önlemleri diğer yandan da ekonominin darbe almaması için olağanüstü bir trafik işledi. İlk andan itibaren finansal sistemin sorunsuz işlemesi, vatandaşın panik yaşamaması için ATM'lere para yüklendi, bankalara hafta sonu çalışmaları talimatı verildi. Pazar günü yabancı yatırımcılarla toplantı yapıldı. Tanklara karşı canını siper eden vatandaşlar bu kez dövizlerini bozdurarak TL'nin değer kaybetmemesi için siper oldu. Başbakan Yardımcısı Nurettin Canikli, "Piyasa açılır açılmaz vatandaş zararına da olsa dövizini bozdurdu. Bir haftada 12 milyar dolara ulaşıldı. Bir meydana çıkan, canını veren, bir de parasını zararına ülkesine feda eden kahramanlar var. Bütün varlıklarını saldırıya karşı koymak için kullandılar" dedi. Başbakan Yardımcısı Canikli, o geceyi, sıcağı sıcağına ekonominin de darbe almaması için yürütülen kararlı trafiği ve alınan tedbirleri SABAH'a şöyle anlattı:
ARABAYLA SOKAKLARA DÖKÜLDÜK: 15 Temmuz gecesi ailece İstanbul'daki evimizdeydik. Ertesi gün Başbakanımız başkanlığında İstanbul'da Ekonomi Koordinasyon Kurulu (EKK) yapılacaktı. Saat 22.00'yi biraz geçiyordu. Kardeşim Avrupa Yakası'na geçmek için köprüye giderken, askerleri, tankları görünce beni aradı. Bir anormallik olduğunu söyledi. Telefon görüşmeleri yaptım, televizyonu açtım ve eşimle hemen arabaya binip evi terk ettik. Önce bir miktar şaşkınlık yaşadık. Çocuklar teyzelerine geçti. Bir taraftan Başbakanımız, Cumhurbaşkanımıza ulaşmaya çalışıyordum. Bir yandan vatandaşlarımıza 'birinci köprüye yoğunlaşın' şeklinde tweetler atıyordum. Başlangıçta tabiî ki bir telaş hali vardı. Gecenin ilerleyen saatlerinde yaşanan görüntüler neyle karşı karşıya olduğumuzu ortaya koydu.
BU BİR İLK DEĞİL: AK Parti kadrolarının göreve gelmesinin ardından TSK bünyesi de dâhil ortadan kaldırılması için farklı mecralarda çalışma yapıldığını biliyoruz. E-muhtıra, kapatma davası, Gezi olayları, 17-25 Aralık darbe teşebbüsü... Yargı ve polis etkin bir şekilde kullanılarak birçok kez darbe girişimi yapılmaya çalışıldı. 15 Temmuz'da karşı karşıya geldiğimiz 40 yıldır bu hedef için beslenen, yedekte tutulan, kamunun kılcal damarlarına nüfus ettirilen FETÖ devreye sokuldu. Tarihin en kanlı terör örgütü ne kadar yıkıcı, kahredici olabileceğini o gece gösterdi.
VATANDAŞLAR SİPER OLDU: İlk etapta mütedeyyin insanların bayraklarla sokaktaki mücadeleyi başlattığını gördük. Sonra farklı yaşam biçimi olanların da katıldığını...Ülkücü arkadaşlarımız da mücadeleye katkı verdi. Gece 02.30'da meydanlar doldu, akın akın yürüyorlardı. Şile'den gelen otobanda Alemdar taraflarında zırhlı birliğin yola çıktığı bilgisi geldi. Vatandaş onun önünü kesti, şehir merkezine ilerlemesini engelledi. Bizim evlerin olduğu yerde boş alana helikopterden tam teçhizatlı, silahlı terör örgütü mensupları indi. Bizim sitedekiler arabalarını önüne çektiler, vücutlarını siper ettiler. Şehir merkezine ulaşmalarını engellediler.
'BORSAYI AÇMAYALIM' DİYENLER OLDU: Cumartesi sabahı ekonomik aktivitelerin kesintisiz devamına kararını verdik. Farklı görüşler de vardı: "Pazartesi fiyat dalgalanmaları olabilir, borsayı açmayalım, spekülatif hareketler olabilir. Sakinleşinceye kadar bankacılık faaliyetleri sınırlandırılsın" görüşleri dile getirildi. Hükümet hiçbir şey normalmiş gibi devam etme kararı aldı. FETÖ'nün istediklerinden biri de ekonomide kaotik ortamı sağlamaktı. Buna meydan vermemek için başta kamu bankaları olmak üzere bankalara talimat verdik. Cumartesi sabahı ATM makinelerinin para verme işlemine devam etmesi talimatı verildi. Bir yandan telefon trafiği ile konuları istişare ediyoruz, diğer yandan ATM cihazlarını takip ediyoruz. Türkiye'nin her yerindeki cihazlar çalıştı.
ATM'LERE NORMALDEN FAZLA YÜKLEME YAPILDI: Öğlen saatlerine doğru bazı banka cihazlarından para çekilemiyor bilgisi geldi. Paralar gönderildi. ATM cihazlarına normal dönemden çok daha fazla yükleme yapıldı. Bankalarımız da çağrımıza olumlu yanıt verdi. Hiçbir yerde sıkıntı olmadı. Vatandaş sıkıntı olmadan para çekebildiğini görünce rahatladı. Yoğun olarak buna karşılık verilmeseydi normalde para çekmeyi düşünmeyen vatandaşı da tahrik edecekti, bankaya gideceklerdi. Bu da büyük bir problem olacaktı. Cumartesi, pazar hiçbir problem olmadı. Pazartesi borsa açıldı ilk anda bir satış baskısı oluştu. Sonra normalleşti. 15 Temmuz'da yaşanan hadiseler içeri ve dışarıya kontrol altına alındı mesajı verilmesi gerekiyordu. Piyasaların hiçbir şey olmamış gibi faaliyetlerini sürdürmesi gerekiyordu.
İsimsiz kahramanlar
Piyasalar pazartesi açıldığında gördük. Bunlarla uğraşırken TL'nin değer kaybı oldu. Piyasalar açılır açılmaz görülmez bir el piyasaya inanılmaz şekilde döviz sürdü. Değil Merkez Bankası (MB) bu kadar yoğun bir talebi dünyanın hiçbir merkez bankası karşılayamazdı. Piyasaya inanılmaz bir döviz girişi oldu. Dövizin kaynağı vatandaştı. Biz onlara bir şey söylemedik. Başka konularla uğraşıyorduk. Dövizinizi bozdurun diyemezsiniz. Zarar edeceğini bile bile böyle bir talebi yerine getirir mi? Getirmez. Parası olan isimsiz kahramanlar var. Bir meydana çıkan, canını veren bir de parası olan isimsiz kahramanlar var. TL değer kaybetmesin diye piyasaya döviz verdiler. Gelen talebi onlar karşıladı.
Bütün kurumlarla iletişim kuruldu
Merkez Bankası, BDDK, SPK bütün kurumlarla görüşüldü. Cumartesi öğleden sonra aşırı bir baskı olmadığı ortaya çıktı. İsteyen parasını çekince vatandaşlara güven geldi. Telefon şarjları yetmiyordu. Böyle bir hadise başka ülkede yaşansa bankacılık sektörü temel fonksiyonlarını yapamaz hale gelir, sistem çökerdi. Hamdolsun bunların hiçbiri Türkiye'de yaşanmadı.
Zararı bile bile sattılar
18 Temmuz'da 2.5 milyar dolar satarak, piyasaya satıcı olarak girerek TL'nin tepetaklak gitmesini engellediler. Bir haftada 11-12 milyar dolar piyasaya döviz verdiler. Tekrar dövize geçtiler. Bizim gizli rezervlerimizden biri bu. Onların kahramanlıkları unutulmayacak. Aslında zarar ettiler. Pazartesi kur düşüktü sattılar, daha sonra pahalandı. Zarar edeceklerini bile bile yaptılar. Daha da o seviyeye gelmedi. Onu bile bile yaptılar. Vatandaşımız bedenini tanklara karşı siper etmişse, onlar da bütün varlıklarını saldırıya karşı koymak için kullandılar. Tarihte böyle bir örnek yok.