Ekşi, AA muhabirine yaptığı açıklamada, ABD ve İngiltere'nin uçaklarda cep telefonu dışındaki elektronik cihazların bagajda taşınmasına ilişkin kararını, eski Sivil Havacılık Genel Müdürü olarak hayretle karşıladığını belirterek, "Eyvahlar olsun, diyorum. Güvenliğin ve emniyetin, ticarete alet edildiği bu kararı, büyük bir üzüntüyle karşılıyorum." diye konuştu.
THY'nin sürekli büyüyen ve uçuşlarını artıran bir havayolu şirketi olduğunu anlatan Ekşi, söz konusu karara İstanbul Atatürk Havalimanı'nın dahil edilmesinin kendilerine büyük bir sürpriz olduğunu ifade etti.
Ekşi, ABD'ye yapılan seferlerin Amerikan Transportation Security Administration (TSA) tarafından sürekli olarak denetlendiğini anlatarak, şöyle konuştu:
"Orada özel güvenlik hizmeti veriliyor. Özel güvenlik hizmete veren firma da, ajans tarafından akredite olmuş bir ajans. Dolayısıyla uçağa giren tüm personel ve yolcuların üzerleri ile eşyaları özel güvenlik tarafından aranıyor. Uçağa erişim, bu özel güvenlik şirketinin kontrolünde yapılıyor. Bu kadar güvenlik önlemi alınmışken, bu da geçtiğimiz aylarda, Amerikan TSA tarafından yapılan denetimde herhangi bir problem bulunmamışken, açıklanan bu listede İstanbul'un yer alması, bizi hayretler içinden bıraktı. Bu karardan hızlı bir şekilde geri dönüleceğini inanıyoruz. Çünkü havacılıktaki güvenlik ve emniyetin, başka hiçbir şeyle karıştırılmaması ve başka ticari konulara alet edilmemesi gerekiyor. Bunun alet edildiğine dair şahsen eski bir Sivil Havacılık Genel Müdürü olarak büyük kaygılarım var. Bundan da büyük üzüntü duyuyorum."
Söz konusu yasağın bir an önce kaldırılması için Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme ile Dışişleri bakanlıklarının yoğun bir şekilde çalıştığına dikkati çeken Ekşi, ABD ve İngiltere'deki muhatapların da bunu hızlı bir şekilde değerlendirerek, haksız, yersiz ve İstanbul gibi önemli bir hub merkezini, bu kararın dışına çıkarmalarını beklediklerini bildirdi.
"UÇAĞA BİNİŞ AŞAMASINDA ALINACAK"
THY'nin söz konusu karara karşı yolcuların konforlarının sağlanmasına ilişkin çalışmalar yaptığını anlatan Ekşi, yolcuların kendi özel bilgisayarlarını, tablet ve diğer elektronik cihazlarını uçağa biniş anına kadar kullanabileceklerini söyledi.
Ekşi, uçağa biniş aşamasında, yolcuların söz konusu elektronik cihazlarının bir personel tarafından yolcunun gözü önünde teslim alınarak, köpüklü bir muhafazaya sarılarak kırılmayacak özel bir bagaja yerleştirileceğine işaret ederek, özel olarak taşınacak bu bagajların, imza ya da yolcuların eşyalarının teslim alındığına dair verilen etiketler karşılığında yolculara teslim edileceğini, yolcuların eşyalarının kesinlikte zarar görmeyeceğini veya kaybolmayacağını garanti ettiklerini kaydetti.
"TABLET DAĞITMAK ÇÖZÜM DEĞİL"
THY yolculuklarında, yüzlerce film, oyun, belgesel ve çeşitli etkinliklerin bulunduğu ekranlar ile cep telefonlarından internet hizmetinin verildiğini dile getiren Ekşi, "Söz konusu yasak kararının ücretsiz Wi-Fi ya da tablet dağıtımıyla aşılması mümkün değil. Onu da değerlendiririz ama bunun onun muadiliymiş gibi yansıtılması yolcuları aldatmak olur, bu çözüm değil. Çünkü birçok insan, özel bilgilerini, başka elektronik cihazlarda güvenlik nedeniyle kullanmak istemez." ifadelerini kullandı.
"SINIRLAMALAR BİZİ ÜZECEK"
Ekşi, THY'nin en önemli destinasyonlarından olan ABD ve İngiltere'ye, bölgede en fazla yolcu taşıyan en büyük havayolu şirketlerinden biri olduğuna işaret ederek, "Sınırlamaların bizi üzeceği ortada ama biz her halükarda yolcularımızı memnun edecek tedbirleri alırız, almaya devam ederiz." dedi.
ABD ve İngiltere'deki yetkililerin, söz konusu karara ilişkin teknik gerekçenin de kendilerine iletilmesini talep ettiklerini anlatan Ekşi, "Bugüne kadar ülkelerden bize yönelik 'şöyle bir tedbir alırsanız, burada problem olmaz' diye bilgi de gelmedi. Sivil Havacılık Genel Müdürlüğümüz ısrarla, 'hangi ilave tedbiri almamızı istiyorsunuz da buna yasak getiriyorsunuz' diye sordu. Teknik muhataplar buna cevap veremedi. Herkes şundan emin olsun. THY, her zaman yolcusunu memnun edecektir." diye konuştu.