İşletmenin Florya'daki tesislerinde gazetecilerle bir araya gelen Ocak, son yıllarda havacılık sektörünün Türkiye'de çok önemli bir ivme kazandığını söyledi.
Ocak, yolcu sayısındaki artışa orantılı olarak DHMİ'nin bir yapılanma içine girdiğini vurgulayarak, "Son yıllarda iç hatlarda tam 11 kat büyüme yaşandı. 2003'te 9 milyon olan içi hat yolcu sayısı 2016 yılı itibarıyla 102 milyona yükseldi. Yine o tarihlerde 25 milyon olan dış hat yolcu sayısı da 71 milyon oldu. Toplam ise 174 milyon olarak gerçekleşti." diye konuştu.
"2017 TOPARLANMA, 2018 SIÇRAMA YILI OLACAK"
Geçen sene hava trafiği yönünden yaklaşık yüzde 15 azalma olduğunu belirten Ocak, bu durumun sektör paydaşlarını da zora soktuğunu ve kendi fiyat politikalarında bir artışa gitmeyerek 2017 yılı için 2015 fiyatlarıyla paydaşlarına destek olmayı planladıklarını söyledi.
Ocak, "Bu sene ocak ayında da biraz tahminlerin üstünde bir düşüş oldu. Sezon bu yılın ortasına doğru toparlayacaktır. İnşallah, havacılık sektörü için 2017 toparlanma yılı, 2018 ise sıçrama yılı olacak. Beklentilerimiz o yönde." ifadelerini kullandı.
Bu yılki en önemli çalışmalarının İstanbul'daki yeni havalimanı olduğuna dikkati çeken Ocak, çalışmaların paydaşlarla birlikte sürdüğünü ve Türkiye sivil havacılığının geleceğinin yeni havalimanı olduğunu söyledi.
Çalışmalar hakkında bilgi veren Ocak, "Yeni havalimanı için yabancıların beklentileri çok büyük. Yeni havalimanı büyük bir pazar, çok büyük bir hikayenin hayata geçmesi. Dolayısıyla yurt içinde de büyük bir pazar. Aynı zamanda yurt dışından da pek çok ülkenin ilgisini çeken bir pazar. İlgi fazlasıyla devam ediyor, sanıyoruz daha da artacak." şeklinde konuştu.
Yeni havalimanının önemli bir istihdam da oluşturacağına vurgu yapan Ocak, "Şu anda 23 bin işçi çalışıyor, yakın zamanda bu sayı 30 bine çıkacak. Yeni havalimanında da hava trafiği bizim sorumluluğumuzda olacak. Hava trafik kontrolörleri alımlarına başladık. Arkadaşlarımızı yetiştireceğiz. İstihdama bizim de katkımız olacak." dedi.
Yeni havalimanının açılmasının ardından Atatürk Havalimanı'nın tamamen kapanmayacağına dikkati çeken Ocak, "Bütün büyük metropollerde olduğu gibi İstanbul'daki yeni havalimanına da yedek bir meydan olması lazım. Atatürk Havalimanımızda çok ciddi alt ve üst yapı yatırımlarımız var. Ticari uçuşları yeni havalimanına kaydırdıktan sonra Atatürk Havalimanı'nda genel havacılık, müstakil kargolar, uçuş eğitimleri, bakım ve onarım hangarları gibi havacılığın diğer noktalarına çok ciddi imkanlar sağlayacağız. Çok önemsiyoruz. Atatürk Havalimanı önemli bir pazar olacak. Şu anda özellikle genel havacılıkla ilgili planlamalarımızı yapıyoruz" değerlendirmesinde bulundu.
"DHMİ KÜRESEL BİR MARKA OLARAK ADINDAN SÖZ ETTİRECEK"
DHMİ'nin yurt içi pazarda çok büyük bir tecrübeye sahip olduğunu anlatan Ocak, "Artık yurt içi pazarda elde ettiğimiz birikimleri küresel ölçekte kullanalım istiyoruz. Yurt dışı pazarlara açılalım. Avrupa, Afrika, Ortadoğu, Asya pazarlarıyla ilgili yeniden yapılanıyoruz. DHMİ'de İş Geliştirme Daire Başkanlığı oluşturuyoruz. Yasal altyapımızı oluşturduk. Arkadaşlarımızı pazar pazar bu işlere kanalize edeceğiz. Bu pazarlardaki iş imkanlarını araştıran arkadaşlarımızla birlikte oturacağız, tek tek değerlendireceğiz. Tek bir pazara odaklanmayacağız. Odaklanacağımız şey cazip pazar, geleceğe yönelik bir kapı olması. Ekip ekip tüm pazarları araştıracağız. İnşallah artık DHMİ, dünya ölçeğinde küresel bir marka olarak adından söz ettirecek. Ülke olarak, havacılık olarak iddiamız çok büyük." ifadelerini kullandı.
SON 5 YILDA 675 MİLYON LİRALIK GÜVENLİK YATIRIMI
Havalimanlarının güvenliğinin olmazsa olmazları arasında yer aldığını dile getiren Ocak, faaliyet gösterdikleri 55 havaalanında son 5 yıl içerisinde 675 milyon liralık güvenlik yatırımı yaptıklarını ifade etti.
Harcamaların personel, sistem ve cihaz harcamalarını kapsadığını anlatan Ocak, "Avrupa'daki havalimanlarında bile çok az olan vücut tarayıcılarının ihalesi yapıldı. Atatürk, Dalaman, Antalya, Bodrum gibi bütün dışa açık meydanlarımızda toplam 43 vücut tarayıcısının siparişini verdik. Bu yıl sonuna doğru teslim edilecek. Ekimden itibaren de kullanılmaya başlanacak. Bu vücut tarayıcılarının toplam maliyeti yaklaşık 80-90 milyon Türk lirası." dedi.
Ocak, üçüncü havalimanında çökme iddialarının tamamen asılsız olduğunu, şu an için devam eden pist çalışmalarında herhangi bir problem bulunmadığını söyledi.
KARLA MÜCADELE İÇİN YURT DIŞINA EKİP GÖNDERİLECEK
Gazetecilerin, DHMİ'nin karla mücadele çalışmalarını sormaları üzerine de Ocak, "Karla mücadele çalışmaları için Türkiye genelinde geçen senenin aralık ile bu senenin ocak aylarında toplam 3 milyon 500 bin Türk lirası harcama yaptık. 432 personelimiz bu konuyla ilgili çalıştı. 250 civarında da karla mücadele aracımız aktif olarak çalışmalarda yer aldı." şeklinde konuştu.
Karla mücadele çalışmalarında yaşanan sıkıntılara karşı yeni önlemler alınacağına vurgu yapan Ocak, şöyle devam etti:
"Geçtiğimiz haftalarda yaşadığımız karla mücadele olayı olağanüstü şartlardı. Yoğun kar yağışının yaşandığı Kuzey ülkelerine arkadaşlarımızı yollayacağız. Onları da davet edeceğiz. En iyiyi bulmak, geçmişteki hatalarımızı gelecekte tekrarlamamak ana hedefimiz. Mesela geçenlerde ABD'de New York John Kennedy Havalimanında pistler kapandı. Herkesin birikim ve deneyimlerinden de yararlanmak istiyoruz. Mücadele sadece bizim değil havaalanındaki tüm paydaşların birlikte entegre etmeleri gereken bir mücadele alanı. Üzerimize düşenin en iyisini yapacağız."
Bir gazetecinin, "Yeni havalimanında uçakların iniş ve kalkışı esnasında yaşanabilecek kuş çarpma olaylarına karşı alınan önlemler nelerdir?" sorusuna da Ocak, "Titizlikle takip ediyoruz. Uluslararası kuş gözlem danışmanları var. Gözlem yapıyorlar. Kuş tespit radarlarının da siparişleri verildi. Hiçbir problem olmayacak." yanıtını verdi.
Ocak, "Atatürk Havalimanı Devlet Konukevi tadilattan geçirilecek mi?" sorusuna karşılık da "Atatürk Havalimanı Devlet Konukevi'nin tadilatını planlıyoruz. Yeni havalimanında da çok ciddi bir devlet konukevi yapılıyor." dedi.
Bir başka soru üzerine de Ocak, Atatürk Havalimanı'ndaki kira ücretlerinin yeni havalimanına geçildikten sonra şirketlerin sözleşme süreleri sona erinceye kadar devam edeceğini söyledi.