Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) en büyük finans kaynaklarından olan Kaynak Holding'in sahibi görünen aralarında Naci Tosun, İzzet Akyar, Ahmet Türkcan, Mutlu Şahin ve Muzaffer Durmuşoğlu'nun da olduğu örgüt elemanlarının şirketleri nasıl batırdığı ortaya çıktı. Kaynak Holding'in hisse paylarıyla birlikte 54 milyon liralık sermayesini Hollanda merkezli INL Partners PV'ye hukuksuz bir şekilde taşıyan örgütün, devir işleminin hemen ardından kâr payı adı altında 30 milyon TL'yi de Hollanda'ya kaçırdığı belirlendi. Hukuksuz işlemlerle holdingin içini boşaltan eski yönetimin, 120 milyon TL'lik kredi borcunu da Türkiye'ye yıktığı ortaya çıktı. FETÖ'nün bankalara olan borçlarını ise 17 Kasım 2015'te atanan kayyumlar ödedi. 1 Eylül tarihinde yayımlanan 674 Sayılı Kanun Hükmünde Kararname uyarınca Tasarruf Mevduatı Sigorta Fonu'na (TMSF) devredilmesine karar verilen Kaynak Holding'in Yönetim Kurulu Başkanı İmran Okumuş, yaşanan bu tabloyla ilgili SABAH'a açıklamalarda bulundu.
İNSANHANE GİBİ ÇALIŞMIŞ
İmran Okumuş, yönetime gelir gelmez 120 milyon TL'lik bir borçla karşılaştıklarını söyledi. Bu borcu ödemek ve mali yapıyı düzeltmek için önce himmet adı altında yapılan usulsüz para transferlerini kestiklerini aktaran Okumuş, "Ardından kadrolarda tasfiyeye başladık. 13 bin 400 bordrolu çalışan vardı. İlk etapta örgütle direkt bağlantılı olan üst yönetim, genel müdür gibi şirkette belirleyici olan isimleri tasfiye ettik" dedi. Holdingin bir ticarethaneden çok insanhane gibi çalıştırıldığını aktaran Okumuş, aslında bölge ve il imamı olan abi ve ablaların çalışıyormuş gibi gösterildiğini kaydetti. Onların da ilişiğinin kesildiğini anlatan Okumuş, "Bu gibi düzenlemelerle şirketlerin mali yapıları toparlandı. 8 ay gibi bir zamanda holdingin bankalara olan tüm borçlarını ödedik. Hatta kâra geçirdik" diye konuştu.
15 TEMMUZ SONRASI BOYKOT
Örgütün 15 Temmuz'da gerçekleştirdiği darbe girişimine kadar holdingin güçlü bir mali yapıya kavuşturulduğunu belirten Okumuş, hain girişimin ardından Kaynak Holding bünyesindeki şirketlerin boykot edilmeye başladığını aktardı. Bu durumun mali yapıya da yansıdığını aktaran Okumuş, "Her ne kadar kayyum atanmış olsa da insanlar bu şirketlere tepki koydu ve alışverişi kesti. Bu da şirketlerin cirolarını etkiledi. 15 Temmuz'un ardından toplam zarar 40 milyon TL'yi buldu" ifadelerini kullandı.
MAAŞLARI AKSATMADIK
15 Temmuz sonrası, özellikle okulların devredilmesinin ardından 2 bin 300 kişininre'sen ayrıldığını kaydeden Okumuş, bugün holding bünyesinde 6 bin 600 bordrolu çalışanın olduğunu ifade etti. Yönetime geldiklerinde bazı şirketlerin 10 ay, bazılarının da 2-3 ay maaş ödenmediğini tespit ettiklerini aktaran Okumuş, "Çalışanlara olan borçları ödedik. Görevi devraldığımız günden bugüne de maaşları aksatmadık" dedi.
BAYİLERE PARALARI İADE EDİLECEK
NT Kitapevi'nin geniş bir bayi ağı olduğunu hatırlatan Okumuş, orada da kapsamlı bir araştırma yaptıklarını ve örgütle bağlantısı olan bayilerle ilişiğin kesildiğini kaydetti. NT'de milli olan kişilerle yeni bayilik anlaşması yapıldığını anlatan Okumuş, onların zarar etmemesi için bazı kararların alındığını aktardı. Okumuş, "NT'nin güçlü bir bayi ağı var. Ancak ziyaretçi sayısı çok düştüğü için ciroda ciddi kayıp yaşandı. Bu nedenle bayilerin mağduriyetini gidermek için iade kararı aldık. Mağaza kapatan bayilerin kitaplarını iade alıp çeklerini geri vereceğiz. Peşin alım yapanın da paralarını ödeyeceğiz. Masum olan insanları mağdur etmiyoruz" şeklinde konuştu. Şirketin TMSF'ye devredildiğini hatırlatan Okumuş, "Biz görevimiz süresince şirketi en iyi şekilde yönetmeye çalıştık. Örgütün medya organlarınca 'Kayyum atanan şirketler batırılacak' iddialarını da çürüttük" diye konuştu.