"BİR BAŞKAN YARDIMCILIĞI, 5 YÖNETİM KURULU ÜYELİĞİ, 15 TOBB DELEGESİ TALEP ETTİLER"
İbrahim Çağlar, FETÖ'nün darbe girişimi ile ilgili olarak da, "Daha önce TUSKON kanalıyla bize talepler geldi. Göreve geldiğimiz 30 Mayıs 2013'ten itibaren fuarlar, yemek organizasyonları gibi gelen çeşitli talepler vardı. Biz bunların hepsini onların kara listelerine girmeyi göze alarak reddettik. Bir kuruşumuz bunlara nasip olmadı." dedi.
"TUSKON'UN ŞANTAJINA BOYUN EĞMEDİK"
İTO seçim sürecinde yönetim kurulunu oluştururken TUSKON'un ısrarlı talepleri olduğunu belirten Çağlar, "Bir başkan yardımcılığı, 5 yönetim kurulu üyeliği, 15 TOBB delegesi talep ettiler. Anında reddettim, 'Bana isim dahi vermeyin' dedim. Çünkü çalışmak istediğim kişinin ismi ola ki sizin istediğiniz kişi olursa onu bile reddedeceğimi söyledim." ifadesini kullandı.
"FETÖ'NÜN 134 YILLIK GELENEĞİ KİRLETMELERİNE İZİN VERMEYECEĞİZ"
15 Temmuz darbe girişiminin geçmişte yaşanan darbelerden ve darbe girişimlerinden çok farklı olduğunu vurgulayan Çağlar, sözlerini şöyle sürdürdü:
"15 Temmuz darbe girişimi, darbe görünümlü bir terör saldırısıdır. Bu aynı zamanda Türkiye'yi işgal harekatının yeni dünya düzenindeki şeklidir. Müsebbipleri de teröristtir, işgalcidir ve haindir. FETÖ mensupları tam manasıyla mankurttur, hak yolunda değil, ihanet istikametinde giden 1 dolarlık adamlardır. FETÖ'ye ve asker elbisesi giymiş teröristlere maddi destek verenlerin de ekonomiye hizmet etmedikleri ortada. Himmet adı altında toplanan paraların şer odaklarının kirli amaçlarına hizmet için yurt dışına çıkarılmasının ülkemiz ekonomisine maliyetini düşünün. O kirli eller ve zihniyet, asla ve asla Türk iş dünyasının bir parçası olamaz."
17 Aralık'tan sonra bunlara gönül vermeye devam edenler, bir sonraki eğitim yılı başladığında bunların okuluna çocuklarını gönderenler, bunların kurslarına evlatlarını gönderenler, bunların finans kuruluşlarına destekte bulunanlar ve hala bu hain FETÖ'yle birlikte olanlar bu yüce meclisin koltuklarını kirletmeye devam etmesinler, kendiliğinden çekip gitsinler. Türkiye Cumhuriyeti'nin bekasına, milletin iradesine, devletin varlığına darbe vurmak isteyenlerin İTO çatısı altında yeri yoktur. Bunu sadece İTO Meclisi'ne de söylemiyorum. Bunu Türkiye'deki tüm kurum ve kuruluşlara söylüyorum. İTO yönetimi olarak, İTO'da, üniversitemizde, İDTM'de, Teknopark'ta, ICVB'de, vakfımızda ve tüm iştiraklerimizde bu temizliği yapmaya devam edeceğiz. Şunu açıkça ifade ediyorum; devletimizin göstereceği yol ve yöntemlerle konuyla ilgili çıkarılacak kanun hükmünde kararnameye de dayanarak diğer tüm önlemleri almaya devam edeceğiz. 134 yıllık geleneği kirletmelerine, özel sektöre leke sürmelerine, bu vatan üzerinde oyun oynamalarına izin vermedik, vermeyeceğiz."