Türkiye ekonomisinin lokomotifi olan gayrimenkul sektörüne yönelik olarak ileri sürülen 'balon oluştu' iddiaları bir kez daha boş çıktı. Türkiye'de reel konut fiyatlarının 2008 küresel kriz öncesindeki seviyenin altında bulunduğu ve fiyatlardaki artışın da küresel düzeyin altında olduğu ortaya çıktı. Halk Yatırım tarafından yapılan kapsamlı araştırmada, hem Türkiye genelinde hem de İstanbul'da yaşanan fiyat artışlarının, 'balon' oluşturmaktan uzak olduğuna dikkat çekilirken, artışın arkasında talep taraflı güçlü nedenlerin bulunduğunun altı çizildi.
KÜRESEL SEVİYEDEN UZAK
Türkiye'de konut fiyatlarındaki artışın küresel seviyelerin altında bulunduğuna işaret eden Halk Yatırım Yatırım Danışmanlığı ve Araştırma Direktörü Banu Kıvcı Tokalı, mevcut reel fiyatların hâlâ 2008 krizi öncesinde ulaşılan seviyelerin yüzde 13 altında bulunduğuna dikkat çekti. Konut fiyatlarındaki artışın hane halkının reel harcanabilir gelirindeki artışın üzerinde yükselen bir trend izlemesinin endişeleri artıran bir gösterge olduğuna dikkat çeken Tokalı, "Bu açıdan da bakıldığında, İstanbul'da bile kriz öncesi seviyelerin yarısında bulunan fiyat/gelir endeksinin, Türkiye'de konut balonu yanlısı görüşleri geçersiz kaldığı söylenebilir. Küresel karşılaştırma da bu rahat görünümü destekliyor" dedi.
GENÇ NÜFUS 'EV'LENECEK
Nüfus ve evlenme çağındaki kesimin artış eğiliminde olmasının, konut talebini desteklediğinin altını çizen Tokalı, "Reel konut fiyatlarının nüfusa oranı, kriz öncesi seviyelerin yüzde 20'nin üzerinde bir oranda altında bulunuyor. Türkiye'de evlenme çağındaki nüfusun oranının artış hızı dikkat çekiyor" dedi. Konut kredilerinin, milli gelire oranın yüzde 7 ile küresel ortalamaların altında bulunmasının endişeleri azalttığına işaret eden Tokalı, "Kredi/GSYH oranı, mortgage krizinin yaşandığı 2008 yılında ABD'de yüzde 86.5, İngiltere'de yüzde 80.4, Hollanda da yüzde 99.2 ve Danimarka'da yüzde 95.3 gibi oldukça yüksek seviyelerde bulunuyordu" diye konuştu. Banu Kıvcı Tokalı, yapı ruhsatları ve konut satışlarına yönelik son verilerin de sektörde dengeli bir arz-talep resmini desteklediğini söyledi.