Akbank denilince banka kadar, sosyal yaşama etki eden, trend belirleyici bir finans imparatorluğu akla geliyor. Akbank Caz Festivali'nden, Uluslararası İstanbul Film Festivali'ne, Sabancı Müzesi'ndeki Salvador Dali, Picasso gibi efsanevi sergilere kadar birçok dev sanat organizasyonunun baş destekçisi. Kuşkusuz çağdaş sanatın bir yatırım enstrümanı olarak görülüp, gerçek değerini bulması ve kitlelere yayılmasında da Akbank'ın öncü olması beklenir. Nitekim Akbank Private Banking'den Sorumlu Genel Müdür Yardımcısı Fikret Önder'le, "Çağdaş Sanat Buluşmaları" semineri için Ankara'ya yaptığım günübirlik ziyarette beklediklerimi fazlasıyla buluyorum. Önder, Türkiye'de çığır açacak bir uygulamayı ilk kez Eko-Sanat okurlarıyla paylaşarak müjdeyi veriyor: "Size özel bir bilgi; Akbank Özel Bankacılık Bölümü olarak sanat yatırımlarına leasing yapmaya başlıyoruz."
DİĞER KREDİLERDEN DAHA ESNEK
Duyar duymaz heyecanlanıyorum... Müzayede müzayede dolaşarak hem estetik duygusu hem de yatırım aracı olarak resim, heykel, antika, hat eserleri toplamaya çalışan tutkunlara Türkiye'nin en fazla kredi veren bankalarından birinden dahiyane denilebilecek bir finansal destek geliyor. Ben hevesle sormaya başladıkça Önder sözün arkasını getiriyor ve ardı ardına merak ettiklerimi anlatmaya başlıyor: "AKLease ile ortaklaşa bir ilke imza atarak, sanata yatırım yapmak isteyenlere leasing imkânı sunmaya başlıyoruz. Bu bildiğim kadarıyla Türkiye'de bir ilk. Alınacak leasing kredisi diğer kredilerden daha esnek koşullara sahip olacak. Yatırımcının nakit akışına uygun ödeme planları sunacağız. Contemporary İstanbul sırasında açıklayacaktık ama bu size özel oldu."
DÜNYADA ÇOK YAYGIN
Önder'in anlattığı yeni kredi Türkiye için bir devrim. Ancak dünya ölçeğine baktığımızda henüz yolun çok başındayız. Bugün uluslararası müzayedelerde yüz milyonlarca doları bulan tablo ve diğer sanat eseri satışlarının arkasında bankaların özel müşterilerine sunduğu finansal mühendislik desteği var. Akbank'ın bu uygulamasının ülkemizde sanata verilen önemin artmasında ve sanat yatırımının kitlelere yayılmasında etkisinin büyük olacağı ise yadsınamayacak bir gerçek.
Yatırımınızın yüzde 10'unu sanata yapın
Fikret
Önder'le görüşme öncesinde Akbank iletişim bölümünün verdiği notları inceliyorum. En az 500 bin liralık yatırımı bulunan müşterilere hizmet veren Özel Bankacılık Bölümü tarafından hazırlanan dokümanda bir cümle beni çarpıyor: Yatırımınızın yüzde 10'luk bölümünü sanata yapın. Yani Akbank en seçkin müşterilerine sanat yatırımı öneriyor. Bu iddialı bir rakam değil mi diye Önder'e soruyorum, yanıtı "Kişiden kişiye değişir. Ama sanata yatırım yaptığında daha fazla kazandığını söyleyen müşterim var" oluyor.
Zenginler gücü birleştirmeli
Çağdaş
sanat ülkemizde son beş yıldır yaygınlaşan bir akım. Hâlâ evrensel modern sanatı Türk sanatseverlerin görebileceği bir müze yok. Müzelerimizda hâlâ bir Chagall olmaması, dünyanın ne denli gerisinde olduğumuzu gözler önüne seriyor. Önder'e göre her zenginin kendi müzesini kurması çözüm değil. "Güçlerin birleştirilerek dünya sanatından örnekleri getirecek kurumlar yaratmamız gerekiyor" diyor.
Kriz dönemi kaçırılmamalı!
Çağdaş
sanata yatırım patlaması 1980'lerde, Japon ekonomisinin parlak yıllarına dayanıyor. Eserlerin fiyatı Japon zenginlerin su gibi para harcadığı dönemlerde tavan yapıyor. Tabii mutlu yıllar 1989'daki krizle son buluyor. Üç haneli milyon dolarlara yükselen empresyonist akımının eserleri hızla değer kaybetmeye başlıyor. Fikret Önder'in söylediğine göre alım zamanı da böyle dönemlerde geliyor. Önder "Böyle dönemler, yani kriz yılları sanat eseri almak için ideal" dedi.
Çağdaş eserler prim yapıyor
Fikret
Önder'e soruyorum "Sanata yatırım öneriyorsunuz ama çok geniş bir alan. Neyi almalı?" Cevabı iki uçlu oluyor: "Kendi müşterilerimiz için profesyonel uzmanlardan hizmet alıyoruz. Son derece nitelikli incelemeler yapılıyor. Amatör yatırımcıysanız ve özel bankacılık hizmeti almıyorsanız benim önerim çağdaş sanat. Çünkü klasik eserler hem piyasada az bulunuyor hem de fiyatları zaten çok artmış oluyor. Klasik sanattan piyasaya yeni ürün çıkmıyor, yatırım yapmak da kâr etmek de zor."