Dicle Elektrik Dağıtım A.Ş'nin (DEDAŞ) özelleştirme ihalesinin nihai pazarlık görüşmesinde en yüksek teklifi veren Karavil-Ceylan Ortak Girişim Grubu, yoksul ailelerden belli bir miktara kadar enerji bedeli talep etmeyecek.
Türkiye Elektrik Dağıtım A.Ş'ye (TEDAŞ) bağlı Dicle Elektrik Dağıtım A.Ş'nin (DEDAŞ) özelleştirme ihalesinin nihai pazarlık görüşmesinde 228 milyon dolarla en yüksek teklifi veren Karavil Dayanıklı Tüketim Malları İnşaat Otomotiv Petrol Ürün Pazarlama Sanayi ve Ticaret Limited Şirketi-Ceylan İnşaat ve Ticaret A.Ş. Ortak Girişim Grubu, özelleştirme sonucu daha resmiyet kazanmasa da kaçak ve kayıp oranının yüksekliği nedeniyle yıllık yaklaşık 1 milyar lira zarar eden şirketi kar eder hale getirmek için projeler üzerinde çalışıyor.
Karavil Yönetim Kurulu Başkanı Abdulkadir Karavil, özelleştirme ihalesine Karavil Dayanıklı Tüketim Malları İnşaat Otom. Pet. Ürün Paz. Sanayi ve Ticaret Ltd. Şti.-Ceylan İnşaat ve Ticaret A.Ş. Ortak Girişim Grubu olarak girdiklerini ancak gruba yine Diyarbakır'da bulunan Odabaşı-Bal şirketinin de dahil olacağını belirterek, şirketin ismini Dicle KCO Enerji Dağıtım A.Ş. olarak değiştireceklerini söyledi.
-YOKSULUN KULLANDIĞI KAÇAK MİKTARI DÜŞÜK-
Diyarbakır, Mardin, Siirt, Şanlıurfa, Batman ve Şırnak bölgelerini kapsayan Dicle Elektrik Dağıtım A.Ş'nin abone sayısının yaklaşık 1 milyon, bu bölgedeki kayıp-kaçak oranının ise yaklaşık yüzde 75 olduğunu belirten Karavil, kayıp-kaçak oranının azaltılması konusunda çeşitli çalışmalar yaptıklarını bildirdi.
Karavil, bilinenin aksine kaçak kullanımda en düşük kaçak kullanan kesimin yoksul ailelerin olduğunu belirterek, bölgedeki yüzde 75'lik kayıp-kaçak oranının sadece yüzde 9'unun varoş olarak tabir edilen gecekonduların yoğun olduğu semtlerde kullanıldığını vurguladı.
Kayıp-kaçak oranının yüzde 15'lik bölümünün altyapının yetersizliği nedeniyle hatlardaki kayıplar olduğunu ifade eden Karavil, şöyle konuştu:
''Hatlarda kayıp yüzde 15. Altyapıyı iyileştirerek, bu kayıpları en düşük seviyeye çekeceğiz. DEDAŞ'ın yıllık zararı yaklaşık 1 milyar liradır. Maalesef özelleştirme yapılacak beklentisiyle çalışanların performansı düşmüş ve büyük açıklık oluşmuş. İstanbul'da kayıp-kaçak oranı yüzde 10, bu bölgede yüzde 75'tir. bu kadar büyük fark olmaz. Diyarbakır'da kaçak oranı 10 yıl önce yüzde 36 iken, bugün yüzde 70'e ulaşmış. Bu pasif durumda kalındığını gösteriyor. Bu orandan daha kötüsü olamaz. Biz yıllardır ticaret yapıyoruz. Bu şirketi kara geçireceğimize inanıyoruz. İşini seven kadrolarla iş yapacağız. Yeni bir oluşum yapacağız.
Dünyada kaçak elektrik kullanımını önlemeye yönelik teknolojiler var. Bu konuda DEDAŞ da çalışma yapmış. Biz bu kaçak sorununu bir anda çözemeyeceğimizi biliyoruz. Hedefimiz bunu 8 yılda azaltmaktır. Özelleştirme kararı halen onaylanmadı. Bu nedenle kaçak kullanımını önlemeye ilişkin yöntemlerden şimdiden bahsetmek istemiyoruz.''
-''KAÇAĞI EN ÇOK İMALATHANE VE TİCARETHANELER KULLANIYOR''-
Karavil, bölgede en yüksek kaçak kullanılan ilin Şanlıurfa, ardından sırasıyla Mardin ve Diyarbakır'ın geldiğini belirterek, bölgede en düşük kaçak kullanılan yerin ise Siirt olduğunu söyledi.
Gecekondularda kaçak kullanma oranının yüzde 9, tarımsal sulamada yüzde 26, imalathane ve ticarethaneler de ise yüzde 40 civarında olduğunu dile getiren Karavil, GAP Eylem Planı ile bölgedeki arazilerin sulamaya açılmasının ardından tarımsal sulamada için kaçak elektrik kullanılmasının sona ereceğini kaydetti.
Bugüne kadar vatandaşların ''Devlet malı baba malı'' zihniyetiyle kaçak kullandığını dile getiren Karavil, sözlerini şöyle sürdürdü:
''Kaçak kullanımı engellemek amacıyla tüm kesimlerle biraya geleceğiz. Biz denetim ve ceza yerine teknolojik gelişim ve bu konudaki anlayışı değiştirerek, kaçak elektrik kullanımını engellemeyi hedefliyoruz. Mesela gecekondularda kaçak kullanılan enerjinin miktarı düşük. Biz zaten kaçak kullanımı engellemek amacıyla bedelsiz enerji de vereceğiz. Bölge genelinde kaçak kullanma oranı yüzde 75, bunun yüzde 9'u ancak varoşlarda kullanılıyor. Yoksul ailelerden belli bir kilovata kadar ücret talep etmeyeceğiz. Bunun miktarı daha henüz netleşmiş değil. Ama bu ailelerin gerçek yoksul aileler olmasına özen göstereceğiz. Biz gerekli hazırlığımızı yaptık. Her türlü zorluğu biliyoruz. Trafoyu traktörün römorkuna koyup kancayla kaçak elektrik kullananların olduğunu da biliyoruz.''
-TEDAŞ'IN GÜNDEMİNE DE GELMİŞTİ-
Yaklaşık 6 yıl önce dönemin TEDAŞ Diyarbakır Müessese Müdürü Mahmut Yağız yaptığı açıklamada, kaçak elektrik kullanımını engellemek amacıyla zorunlu ihtiyaçlar için bir miktar elektriğin yardıma muhtaç ailelere bedava verilebileceğini ifade ederek, şöyle demişti:
''Bir ilçe veya bir semti baz alınarak yapılacak pilot uygulamada alınacak sonuçlar, tüm Türkiye için emsal teşkil edebilir. Bunun emsalleri var. Fransa'da bir dönem kaçak elektrik kullanımında artış oluyor. Bunun üzerine yoksul bir ailenin zorunlu ihtiyaçlar için kullanacağı elektrik tespit ediliyor. Bu hesaplanıyor. Örneğin, 100 kilovata kadar ücret alınmıyor. Onun üstünde abone kendisi ödüyor. Buna rağmen hala kaçak kullananlara o zaman hukuki yaptırımlar getiriliyor. Gerçekten de olumlu sonuç alınıyor. Biz de benzeri bir uygulama getirebiliriz. Bedava vereceğiniz enerji şu an kaçak olarak giden enerjiden daha az olacak. Kaçak miktarı da düşecektir. Özellikle yoksul ailelere zorunlu ihtiyaçlar için aylık 75-100 kilovat bedava elektrik verilirse kaçak tüketime bir nebze de olsa da çözüm olabilir. 2 ayda 150 kilovat eder. Bu da aile için ciddi bir rakamdır. Bu önerimi TEDAŞ Genel Müdürlüğü'ne sundum.''