Tekel işçilerinin Abdi İpekçi Parkı'nda 3 gündür devam eden eylemine polis müdahale etti.
Polisin biber gazı ve tazyikli suyla müdahalede bulunduğu eylemcilerden bir kısmı ara sokaklara kaçarken bir kısmı eylemin yapıldığı Adbi İpekçi Parkı içinde bulunan havuza atlayarak müdahaleden kaçmaya çalıştı. Polis panzerlerinin havuza düşen eylemcilere su sıkmaya devam etmesi dikkat çekti. Eylemcilere destek vermeye ve arabulucuk yapmaya gelen CHP'li ve MHP'li milletvekilleri de biber gazından etkilenerek zor anlar yaşadı.
VİDEO İÇİN TIKLAYINIZ
Yurdun çeşitli yerlerinde 4/C kapsamına alınmayı protesto için Ankara'ya gelen eylemci Tekel işçileri, üç gündür iki farklı noktada eylemlerini sürdürüyor. Önceki gün geldikleri Ankara'da Söğütözü'ndeki AK Parti önünde protesto gösterilerinin ardından, geceyi Atatürk Kapalı Spor Salonu'nda geçiren işçiler, dün sabah ikiye bölünerek eylemlerini iki farklı noktada gerçekleştirmeye başladı.
Abdi İpekçi Parkı'ndaki Tekel işçilerine müdahale eden polis, ellerini havaya kaldırarak üzerlerine yürüyen bir grup işçiye gazla müdahale ettikten sonra gözaltına aldı.
Güvenlik güçleri, parktaki işçilere müdahale ettikten sonra çevreyi kordon altına aldı. Daha sonra aralarında Tekgıda-İş Genel Sekreteri Mecit Amaç'ın da bulunduğu 15-20 civarındaki işçi, ellerini havaya kaldırarak, ''bize de alın, teslim oluyoruz'' diyerek polislerin üzerine doğru yürüdü. Polis, durdurduğu işçilere gazla müdahale etti.
Mecit Amaç, ''Ne istiyorsunuz?'' diyen bir emniyet müdürüne, ''Beş bin TEKEL işçisiyiz, teslim oluyoruz. Bizi de alın'' diye karşılık verdi. Daha sonra, polise doğru yürüyen gruptakiler gözaltına alındı.
Basın mensupları ile polis arasında da zaman zaman gerginlik yaşandı. Görüntü almaları engellenen basın mensupları, kendilerine müdahalede bulunan Çevik Kuvvet polisleriyle tartıştı.
Biber gazından etkilenen CHP Kocaeli Milletvekili Çetin Soysal'ı, çevredekiler koluna girilerek alandan uzaklaştırmak istedi. Bu sırada ayağı takılan Soysal ve yanındakiler yere düştü. Sosyal, daha sonra yerden kaldırılarak alandan uzaklaştırıldı.
Müdahale sırasında çevrede ambulans bulunmaması nedeniyle gazdan etkilenen ve fenalaşan çok sayıda işçi, uzun süre ambulans bekledi. Polis telsizinden yapılan anonsta, bölgeye ambulans gönderilmesi istendi.
Gözaltına alınanlar için bölgeye 8 belediye otobüsü gönderildi.
Tek Gıda-İş Sendikasının anons aracı da polis tarafından alandan çekildi.
''MİLLETVEKİLLERİMİZİN MARUZ KALDIĞI MUAMELEYİ KABUL EDEBİLMEMİZ, BUNU TASVİP EDEBİLMEMİZ MÜMKÜN DEĞİLDİR''
Adalet Bakanı Sadullah Ergin, TEKEL işçilerine yönelik yapılan biber gazlı müdahale sırasında, bazı milletvekillerinin etkilenmesini, ''Milletvekillerimizin maruz kaldığı muameleyi kabul edebilmemiz, bunu tasvip edebilmemiz mümkün değildir'' sözleriyle değerlendirdi.
Ergin, Genel Kurulda, Adalet ve Milli Savunma bakanlıklarının bütçelerinin görüşmeleri sırasında Sıhhiye'de meydana gelen olaylara ilişkin söz aldı.
Grup başkanvekillerinin gündeme getirdiği olaylardan, Genel Kurulda haberleri olduğunu belirten Ergin, ''Bunları duyduktan sonra İçişleri Bakanlığımızdan bilgi talep ettik. Bununla ilgili bilgi notu hazırlığı var ve İçişleri Bakanlığımız da konuyu araştırmakta ve üzerine gitmektedir'' dedi.
Yaşanan olayların yasal platformda olup olmadığının ayrı bir tartışma konusu olduğunu dile getiren Ergin, ''Ancak milletvekillerimizin maruz kaldığı muameleyi kabul edebilmemiz, bunu tasvip edebilmemiz mümkün değildir. Ben arkadaşlarımıza geçmiş olsun dileklerimi iletiyor ve üzüntülerimi ifade ediyorum'' diye konuştu.
''İDDİA EDİLDİĞİ GİBİ BENİM ÖYLE BİR TALİMAT VERMEM SÖZ KONUSU DEĞİLDİR''
İçişleri Bakanı Beşir Atalay, CHP'nin, ''Abdi İpekçi Parkında Tekel işçilerine müdahale emrini kendisinin verdiği iddiasının'' doğru olmadığını bildirdi.
Atalay, TBMM'de basın toplantısı düzenleyen CHP'li milletvekillerinin iddiası ile ilgili açıklama yaptı.
Ankara Valisi Kemal Önal'ın, olay yerinde çok detaylı açıklama yaptığını ifade eden Atalay, ''Sayın Vali, olayı bütün teferruatıyla açıkladı. İddia edildiği gibi benim öyle bir talimat vermem söz konusu değildir'' dedi.
Bakan Atalay, polislerin müdahalesinden sonra olaydan haberi olduğunu kaydederek, ''Konuyu incelettiriyorum'' dedi.
''EĞER BU MÜDAHALE OLMASAYDI SİZLERİ, BİZLERİ, ÇOK DAHA FAZLA MEŞGUL EDECEK SIKINTILI GÜNLER BEKLİYORDU''
Ankara Valisi Kemal Önal, TEKEL işçilerinin eylemine yapılan polis müdahalesiyle ilgili, ''Eğer bu müdahale olmasaydı sizleri, bizleri, çok daha fazla meşgul edecek sıkıntılı günler bekliyordu'' dedi.
Önal, TEKEL işçilerine polisin müdahalesinin ardından Abdi İpekçi Parkı'nda basın açıklaması yaptı.
TEKEL işçilerinin temsilcilerinin 2-3 bakanla görüşmesinin sağlandığını belirten Önal, ''Kanunsuz da olsa bu eylemden beklenen sonuç alınmış oldu. Ancak ısrarla sonuçlar kesin olarak çözülünceye kadar Ankara'da sokak eylemlerine devam edecekleri söylendi. Yönetimde esas olan kanun hakimiyetidir. Bunu sağlamak da bize yasalarla verilen görevdir'' diye konuştu.
Türk-İş Genel Başkanı ile Tekgıda-İş Sendikası Başkanı'nı defalarca uyardıklarını dile getiren Önal, şöyle devam etti:
''Söylememize rağmen işçilerimizin sahipsiz kaldığını gördük ve yan unsurlar bu eyleme destek vermeye başladılar. Aldığımız bilgilere göre, diğer illerimizden de Ankara'ya gelip bu eylemi çok daha kalıcı yapma durumu ortaya çıktı. Buna tabii ki müsaade edemezdik. Son uyarıları saat 14.00'ten itibaren polis anons araçları ile uyardık, uyardık, uyardık. Ama maalesef uyarılarımız dinlenmedi. Kanun hakimiyetini sağlamak için de saat 16.00 itibarıyla müdahale edildi. Şu anda çok şükür, ne polisimizde ne vatandaşlarımızda yaralanma, can ve mal kaybı yoktur. Üzüntümüz vardır, keşke sözler dinlenseydi ve müdahaleye gerek kalmasaydı. Ama unutulmamalıdır ki burası Türkiye Cumhuriyeti'dir, kanun devletidir, hukuk devletidir, kanunları gereği gibi uygulamakta bizlere verilen görevdir.''
''MİLLETVEKİLLERİNİ ZİYARET EDECEĞİM''
''Eyleme ilişkin bir provokasyon kuşkusu olup olmadığının'' sorulması üzerine Önal, ''Hayır. Kuşku değil, net bilgiler vardı elimizde. O nedenle, çok şükür kazasız belasız atlattık'' diye konuştu.
Önal, bir gazetecinin ''Canlı bomba ihbarı olduğu söyleniyor'' sözleri üzerine, ''Söylenecek her şeyi söyledim ama söylemediğim bir şey varsa, o söylenmiyor anlamına gelir. O konuda ısrar etmeyin'' dedi.
Önal, ''Eylemciler arasında yaşlılar, kadınlar, kalp krizi geçirenler var. Bu konuda ne söyleyeceksiniz?'' sorusunu yapıtlarken, 3 günlük eylem sırasında 3 kişinin kalp krizi geçirdiğini söyledi. Bu vatandaşlara ambulans ile müdahale edildiğini anlatan Önal, ''Arkadaşlar biz hasım değiliz. Biz devletiz. Onlar hep bizim evlatlarımız, vatandaşlarımız. Biz bunların mutluluğu için buradayız ama başımıza ne geliyorsa hep yan etkilerden geliyor. Eğer bu müdahale olmasaydı sizleri, bizleri, çok daha fazla meşgul edecek sıkıntılı günler bekliyordu. Bu şekilde olmasından tabii ki üzüntülüyüz'' ifadesini kullandı.
Bir gazetecinin, ''Müdahalenin İçişleri Bakanı'nın talimatıyla yapıldığına dair CHP'li milletvekillerinin iddiaları var. Bunu nasıl değerlendiriyorsunuz?'' sorusuna Önal, ''Duymadım öyle bir şey. Bu konuda talimata da gerek yok. Kanunlar neyse o uygulanır. Haberim yok öyle bir konudan'' yanıtını verdi. Müdahale esnasında bazı milletvekillerinin de olduğunun hatırlatılması üzerine Önal, şöyle konuştu:
''Onu da duydum, ona da çok üzüldüm. Milletvekillerimiz milletin temsilcileridir. Ancak, bu olayda yaklaşık iki saat süreyle böyle bir müdahalede bulunulacağı ve vazgeçilmesi uyarısında bulunuldu. O arada tabii, kimin ne olduğu bilinemiyor. Ben de çok üzgünüm. Hatta burada olsalardı, kendileriyle bu üzüntümü paylaşacaktım ama olmadıklarını görüyorum. Kendilerini bizzat ziyaret edip, bu görüşlerimi paylaşacağım.''
Gazeteciler ile polis arasında gerginlik yaşandığının belirtilmesi üzerine Önal, gazetecilerin en yakın çalışma arkadaşları olduğunu belirterek, ''Onlar olmazsa bizim yaptığımız işler bir anlam ifade etmez. Her türlü olayları onların vasıtasıyla kamuoyuyla paylaşıyoruz. Asla ve asla bir ön yargı ile hareket olmamıştır, olamaz da. Ancak, bir müdahale sırasında olabiliyor'' dedi.
Bir gazetecinin, ''Su ve gaz bombası yerine başka bir müdahale yöntemi olamaz mıydı?'' sorusuna Vali Önal, ''Nasıl mesela?'' diyerek karşılık verdi. Gazetecinin, ''Alan kapatılarak, eylemciler teker teker göz altına alınamaz mıydı?'' demesi üzerine Önal, ''Kimseyi göz altına almak istemiyoruz. Günahsız vatandaş göz altına alınır mı? Aklımızdan bile geçmedi. Sadece amacımız bu kanunsuz eyleme son vermekti. Müdahale edilenler gözaltına alındı. Yanılmıyorsam 29 vatandaşımız gözaltında. Onlarla ilgili yasal işlem yapılacak'' diye konuştu.
CHP'Lİ SOYSAL: BU MECLİS'E UZANAN YUMRUKTUR
Abdi İpekçi Parkı'nda TEKEL işçilerinin eylemi sırasında polisin sert müdahalesinden ve biber gazından en çok etkilenen CHP İstanbul Milletvekili Çetin Soysal olayı "Bu Meclis'e uzanan yumruktur" sözleriyle değerlendirdi.
Soysal, Meclis'te gazetecilerin, Abdi İpekçi Parkı'ndaki olaya ilişkin sorularını yanıtladı. Polisin biber gazlı müdahalesinden en çok etkilenen isim olan Soysam, basın bürosunda yüzüne limon tedavisi uyguladı. Soysal, olayı ise "Bu Meclis'e uzanan yumruktur, biber gazıdır. İçişleri Bakanı'nın bir dakika bile görevde kalmaması gerekir. Bu kabul edilemez, bu orantısız güç kullanımıdır. Orada hak arayan insanların gördüğü bir devlet terörüdür" sözleriyle değerlendirdi. Soysal, polislerin kendisinin milletvekili olduğunu bile bile 10 santimlik mesafeden gözüne biber gazı sıktığını ifade ederek "Bunu kabul etmek mümkün mü? Barışçıl bir eylem yaparken biber gazını reva görenler bunun bedelini ödeyecektir, ödemesi de gerekiyor" diye konuştu.
"TEKEL İŞÇİLERİNDEN PROTESTO" HABERİ İÇİN TIKLAYINIZ
"TEKEL İŞÇİLERİ HOLA VERDİ" HABERİ İÇİN TIKLAYINIZ
"İŞÇİNİN SESİNİ BİBER GAZI BOĞDU" HABERİ İÇİN TIKLAYINIZ
"ARTIK YATARAK PARA KAZANMA DEVRİ BİTTİ" HABERİ İÇİN TIKLAYINIZ
ÖMER LÜTFİ METE'NİN "TEKELSİZLİĞİN TEKELİ" YAZISINI OKUMAK İÇİN TIKLAYINIZ
ANASAYFAYA DÖNMEK İÇİN TIKLAYINIZ