Vedâ Hutbesi'nde, bütün insanlara yönelik evrensel mesajlar olduğu gibi kul haklarını ilgilendiren konular da ele alınmıştır. Dolayısıyla Vedâ hutbesinin alternatif bir insan hakları beyannâmesi niteliğinde sayılması isabetli olmamakla birlikte Allah'ın affetmeyeceği iki günahtan biri olan kul hakkına büyük önem vermesi dikkat çekicidir. Resûlullah Vedâ hutbelerinde can ve mal dokunulmazlığı, Câhiliye âdetlerinden olan ribânın ve kan davalarının kaldırılması, suçun şahsîliği, karı-koca arasındaki haklar ve sorumluluklar, çocuğun babasından başkasına nisbet edilmemesi, Müslüman kardeşliği, Müslümanların birbiriyle savaşmaması, emanetlerin sahiplerine iade edilmesi gibi doğrudan kul hakkını ilgilendiren hususlar yanında kendisinin son peygamber olması, ümmetine miras olarak Allah'ın kitabını ve sünnetini bırakması gibi temel esaslara vurgu yapmıştır.
VEDA HUTBESİ'NİN ANA FİKRİ
Veda Hutbesi'nde Hz. Muhammed, Yalnızca Müslümanları ilgilendiren sorunlardan değil evrensel konulardan bahsetmiştir. Veda Hutbesi'nde bahsedilen sorunlar günümüzde bile hala yaşanmakta olup Hz. Muhammed o dönemde bunlardan bahsederek Veda Hutbesini evrensel olduğu kadar zaman sınırı olmayan bir boyuta da taşımaktadır. Veda Hutbesi bize neyi anlatıyor sorusunun cevabını ise sonraki cümlelerimizde vereceğiz.
Veda Hutbesi kadın haklarından, kadınların ezilmemesi gerektiğinden, faiz ve tefeciliğin yanlışlığı gibi birçok konuyu kapsamıştır. İnsanların ırklarının onlara bir üstünlük sağlamadığı da yine Veda Hutbesi'nde dile getirilen konulardan birisidir. Kul hakkından da sık sık bahsedilen Veda Hutbesi'nde adalet kavramı öne çıkan kavramlardan birisi olmuştur.
VEDA HUTBESİ MADDELERİ
Veda Hutbesi rivayetler, zabıtlar ve Hz. Muhammed'in konuşması sırasında alınan kayıtlar ile günümüze kadar iletilmiştir. Farklı yorumları olsa bile genel maddeler değiştirilmeden günümüze kadar gelebilmiştir. O genel maddeler, aşağıda sıralandığı ve açıklandığı gibidir.
İslam dinine inanan Müslümanların kanları, malları ve canları birbirlerine haram kılınmıştır: İslam dinine göre bütün Müslümanlar birbirlerinin kardeşidir. Yani hiçbir Müslüman diğer bir Müslümana zarar veremez, onun hakkına giremez. Hz. Muhammed Veda Hutbesi'nde bunu yeniden hatırlatmıştır.
Hacılara su sağlamak ve kabenin muhafızlığını yapmak yani sikâye ve sidâne adı verilen bu işler dışındaki cahiliye dönemi gelenekleri hükümsüz kılınmıştır: Hz. Muhammed cahiliye devrinin getirisi olan kanlı adetleri peygamber oluşundan önce de desteklememekteydi. Peygamberlik ile birlikte bunların Allah katında da geçersiz ve kötü sayılan gelenekler olduğunu görmüştür. Bu gelenekleri ortadan kaldırmak için elinden geleni yapmıştır.
İnsanlar Allah'a (Rabb'e) kavuştuklarında sorguya çekileceklerdir: Hz. Muhammed yalnızca bu dünya hakkında değil ölümden sonraki yaşam hakkında da bilgi vermiştir. Rivayetlerle günümüze gelene göre insanlar öldükten sonra Rableri tarafından sorguya çekileceklerdir.
Allah ayların sayısını 12 kılmıştır: Yine Allah'ın tebliğlerine göre Hz. Muhammed bir yılda on iki ay olduğunu Veda Hutbesi'nde belirtmiştir.
Hz. Muhammed'in ölümünden sonra da barış ortamının korunması gerektiği: Hz. Muhammed'in ilk peygamberlik yıllarında ve daha öncesinde Arabistan ve çevresinde şiddet hakimdi Hz. Muhammed bu şiddet sorununa çözüm getirmek için uzunca bir süre uğraşmış ve ölümünden sonra şiddetin geri dönmemesi gerektiğine dikkat çekmiştir.
VEDA HUTBESİ'NDEKİ EVRENSEL MESAJLAR
Veda Hutbesi'nde yalnızca İslam alemine mesaj verilmemiştir. Herkesin peygamberi olan Hz. Muhammed bütün insanlık için de ayrıca evrensel bazı mesajlar vermiştir. Bu mesajlar kadın erkek eşitliğine, suçlara ve suçların nasıl çözülmesi gerektiğine dair büyük öğütler içermektedir. Günümüzde de geçerliliğini sürdüren bu maddeler aşağıda verilmiştir:
Emanet alınan şey geri verilmelidir: Borç olarak alınan her şeyin geri verilmesi gerektiğini ve emanetlerin özenle kullanılması gerektiğini Hz. Muhammed Veda Hutbesi'nde yeniden belirtmiştir.
Faizin kaldırılması: Faizin haram para olarak geçtiği İslam dininde verilen bir borcun üzerine para katılarak geri alınması doğru görülmemektedir. Hz. Muhammed bunu Veda Hutbesi'nde yeniden dile getirmiştir.
Kan davalarına son verilmiştir: Eskiden beri büyük bir gelenek olan kan davaları adaletin olmadığı yerlerde adalet arama çabası olarak görülebilmektedir. Hz. Muhammed her zaman adaletten yana bir peygamber olduğundan kan davalarının çözümünün adalete bırakılması gerektiğini savunmuştur.
Erkeklerin kadınlara şiddet uygulamamasının gerektiği: Kadınların çok fazla ayaklar altına alındığı cahiliye döneminden sonra Hz. Muhammed kadınlara gereken değerin verilmesi konusunda Müslümanları ve bütün dünyayı uyarmıştır.
Irkların birbirinden üstünlüğü yoktur: İslama göre hiçbir ırk bir diğerinden üstün değildir. Bu nedenle herkes eşit görülmeli ve kimse kendini bir diğerinden üstün görmemelidir.