Türk şiirinin ustalarından Attila İlhan, eserlerinde aşk, ayrılık, varoluş ve ölüm gibi temaları ustalıkla işlemiştir. "Üçüncü Şahsın Şiiri" de bu temaların yoğun bir şekilde hissedildiği, şairin duygusal bir dönüşümünü anlatan bir başyapıttır. Bu şiirde şair, kahramanın yaşadığı acıyı ve umutsuzluğu ustalıkla dile getirirken, aşkın karanlık yüzüne de ışık tutar. Attila İlhan Üçüncü Şahsın Şiiri açıklaması ve incelemesi özellikle şiir severler için merak edilen ve ilgi çeken konulardandır. İşte Üçüncü Şahsın Şiiri sözleri.
Attila İlhan'ın en ikonik şiirlerinden biri olan "Üçüncü Şahsın Şiiri", imkansız bir aşkın ve bu aşkın yarattığı derin acının çarpıcı bir tasviridir. Şiir, adını vermediği bir kadına duyduğu tutkulu aşkı anlatan bir adamın bakış açısından yazılmıştır. Bu aşk, karşılıksız ve imkansızdır, adamın sevdiği kadın başka biriyle birliktedir. Şiir, yalın ve güçlü bir dille yazılmış, her kelime okurun kalbine bıçak gibi saplanır. Acımasız dürüstlüğü ve duygusal yoğunluğu ile "Üçüncü Şahsın Şiiri", Türk şiirinin en önemli eserlerinden biri olarak kabul edilir.
Şiirin ilk bölümünde, şairin sevdiği kadının başka bir erkeğe olan ilgisi ve bu durumun yarattığı kıskançlık ve öfke dile getirilir. "Gözlerin gözlerime değince felaketim olurdu ağlardım" mısrası, bu yoğun duygusal tepkiyi açıkça ortaya koyar. Şair, rakibini "hayırsızın biri", "ipince" ve "çöp gibi" gibi sıfatlarla aşağılayarak duygularını daha da sertleştirir.
İkinci bölümde ise, şairin sevdiği kadının bu erkekle yaşadığı birlikteliğin ve yakınlığın detayları aktarılır. "Akşamlar bir roman gibi biterdi", "Jezebel kan içinde yatardı" gibi betimlemeler, yaşanan acının boyutunu ve şairin içindeki yıkımı gözler önüne serer. Sevdiği kadının rakibine olan yakınlığı ve şefkati, şairi daha da derinden yaralar ve öfkelendirir.
Son bölümde ise, şairin yaşadığı bu acının ve ihanetin yarattığı yıkımın derinliği vurgulanır. "Güldü mü cenazeye benzerdi", "Hele seni kollarına aldı mı felaketim olurdu ağlardım" mısraları, şairin içinde yaşadığı ölümcül acıyı ve çaresizliği açıkça ifade eder.
Ayrılık: Şiirin ana teması ayrılıktır. Şair, sevdiği kadından ayrılmanın acısını ve yalnızlığını dile getirir.
Pişmanlık: Şair, geçmişe dönüp baktığında hatalarını görür ve pişmanlık duyar. Sevdiği kadını yeterince önemsemediğini ve onu kaybettiğini fark eder.
Hüzün: Şiir boyunca hakim olan duygu hüzündür. Şair, yaşadığı acıyı ve yalnızlığı şiirdeki imgeler ve kelimelerle ustaca yansıtır.
Geçmişe Özlem: Şair, geçmişe dönüp o güzel günleri yeniden yaşamak ister. Sevdiği kadına olan sevgisini ve özlemini dile getirir.
Üçüncü Şahsın Şiiri, Türk şiirinin en önemli eserlerinden biridir. Şiir, ayrılığın acısını ve pişmanlığı ustalıkla dile getirmesiyle birçok okurun beğenisini kazanmıştır. Şiir, günümüzde de sıklıkla okunmakta ve sevilmektedir.
Üçüncü Şahsın Şiiri, ayrılığın ve pişmanlığın acısını hüzünlü bir dille anlatan etkileyici bir şiirdir. Attila İlhan'ın ustalıklı dil kullanımı ve duygu yüklü ifadeleri, şiiri Türk şiirinin klasikleri arasına sokmuştur
gözlerin gözlerime değince
felâketim olurdu ağlardım
beni sevmiyordun bilirdim
bir sevdiğin vardı duyardım
çöp gibi bir oğlan ipince
hayırsızın biriydi fikrimce
ne vakit karşımda görsem
öldüreceğimden korkardım
felâketim olurdu ağlardım
ne vakit maçka'dan geçsem
limanda hep gemiler olurdu
ağaçlar kuş gibi gülerdi
bir rüzgâr aklımı alırdı
sessizce bir cıgara yakardın
parmaklarımın ucunu yakardın
kirpiklerini eğerdin bakardın
üşürdüm içim ürperirdi
felâketim olurdu ağlardım
akşamlar bir roman gibi biterdi
jezabel kan içinde yatardı
limandan bir gemi giderdi
sen kalkıp ona giderdin
benzin mum gibi giderdin
sabaha kadar kalırdın
hayırsızın biriydi fikrimce
güldü mü cenazeye benzerdi
hele seni kollarına aldı mı
felâketim olurdu ağlardım