Penisilin sayesinde antibiyotik dediğimiz ilaç türü var oldu ve insanlar hastalandıklarında düzenli olarak kullanmaları gereken bu ilaçları alarak kısa sürede iyileşmeye başladı. Çok büyük oranda iyilikleri bulunan antibiyotiğin günümüzde yaygın kullanımı ise bir tartışma konusudur. Antibiyotik ilk çıktığı zamanlarda az bulunuyor ve az kullanılıyordu. Günümüzde çok sık kullanılan antibiyotiklerin insan bağışıklığını düşürdüğü tıp dünyası içerisinde tartışılmaktadır. Bu tartışmalar genel olarak antibiyotiğin zararlı olduğunu değil, antibiyotiğin yoğun kullanımının zararlı olduğu etrafında dönmektedir.
Dr. Alexander Fleming, Londra'da St. Mary hastanesinde görevli bir doktor olarak penisilini bulan kişidir. Yoğun bir çalışma temposunda olan Doktor, bir tatile ihtiyaç duymaktaydı. Tatile çıkmadan önce de laboratuvarının güneş görmeyen bir kısmına çeşitli küfler yerleştirmişti. Doktor Fleming, bu küflerin antiseptik özelliklerine dair bir araştırma yapmaktaydı.
Tatile gidip geldikten sonra laboratuvarına döndü ve küflerin birinde bir farklılık olduğunu gördü. Akabinde bu küf üzerine çalışmaları yoğunlaştırdı ve tüm bu sürecin sonunda penisilini bulan ilk kişi olarak tarihe geçti.
Küfleri inceleyerek çıktığı bu yolculukta Dr. Alexander Fleming, penisilini bulduğunu 13 Şubat 1929 tarihinde açıklamıştır. Bilhassa sinüs iltihabını penisilin kullanarak iyileştiren ve bunu kanıtlayan Fleming, penisilini bulduğuna dair yaptığı tarihi açıklamayı tıbbi araştırmalar kulübüne üye uzman doktorlar karşısında yaptı.
Penisilini bulduktan sonra tabii her şeyde olduğu gibi penisilinde de çok yol alındı. Günümüzün en önemli antibiyotiklerinden biri olan penisilin yıllar geçtikçe iyileştirildi ve yan etkileri minimum düzeye indirildi.
Penisilin insanlık tarihi ve tıp tarihi içerisinde devrim türünde bir gelişmedir.
Sir Alexander Fleming, penisilini bularak sadece çok önemli bir ilacı bulmuş değildi, Fleming aynı zamanda bu buluşuyla dünya tarihinde ilk antibiyotiği bulan kişi olarak da tarihe geçmiştir.