Arapça Farsça dillerinden günümüze ulaşan Osmanlıca, özellikle hukuk dilinde halen görülmektedir. Toplam 34 harften oluşan Osmanlıca dili günümüzde Türkçe 'ye de geçmiştir. Arap kökenli bu dil, eskisi kadar çok kullanılmamasına rağmen güzel anlamları bulunur. Osmanlıca kelimeler ve anlamları çok merak edilmekte ve araştırılmaktadır. Edebiyat bölümünde de yer alan bu dil özellikle divan edebiyatına da iz bırakmıştır. Dönemin şair ve yazarları bu dilden etkilenmiş ve bunu eserlerine yansıtmıştır. Bunun yanı sıra hukuk kitaplarında Osmanlıca kelimeleri halen yer alır. Bu sebeple Osmanlıca kelimeleri ve anlamları merak edilir.
Osmanlıca Kelimeler
Osmanlıca kelimeler, Farsça ve Arapça dillerinden günümüze ulaşmıştır. 13. ve 20 yüzyıllar arasında Anadolu'da ve diğer Osmanlı Devleti'nin hâkim olduğu yerlerde kullanılmıştır.
Osmanlı Dönemi yıllarında popüler olan bu dil, günümüze kadar eski değerini kaybetmiştir. Fakat yine de Türkçede bazı Osmanlıca kelimelerini görmek mümkün. Edebiyata, edebi eserlere hatta hukuka kaymış bu dilin izleri pek çok yerde görülmektedir. Osmanlıca kelimelerin bazıları şu şekildedir;
- hilkat: yaradılış, fıtrat
- mahir: becerikli, yetenekli
- feragat: hakkından kendi isteğiyle vazgeçme
- tetkik: inceleme, araştırma
- işkal: Güçleştirme, zorlaştırma
- şahika: doruk
- aksülamel: Tepki, reaksiyon
- mefhum: kavram, mazi: geçmiş, akıbet: sonuç
- yeis: umutsuzluktan doğan karamsarlık, üzüntü
- itiyat: alışkanlık, tenkit: eleştiri
- tezahürat: belirti
- amil: etken, sebep
- muhayyel: Hayal gücüyle yaratılan, Hayal edilen.
- zail: ortadan kalkan
- salahiyet: yetki
- mugayir: aykırı
- tumturaklı: Anlama bir şey katmayan, bir anlam bildirmeyen ancak kulağa hoş gelen
- vuzuh: açıklık, aydınlık
- inkisârı hayâl: hayal kırıklığı
- riyaziye: matematik
- zümre: topluluk
- taltif: ödüllendirme
- güzide: seçkin
- tazip: sıkıntıya sokma, üzme
- mütenasip: orantılı
- mefhum: kavram, mazi: geçmiş, akıbet: sonuç
- zillet: aşağılanma
- insiyak: içgüdü
- tasvip: onama, uygun bulma
- içtimai: toplumsal
- müstehzi: alaycı (istihza: gizli ve kinayeli biçimde alay)
- iltica: sığınma
- muzdarip: ızdırap ve acı çeken
- garabet: gariplik, tuhaflık
- muvaffakiyet: başarı
- iptidai: ilkel, mübalağa: abartı
- tefsir: yorumlama
- mütefekkir: düşünür
- taassup: bağnazlık
- mukavemet: dayanma, karşı koyma
- vecize: özdeyiş
- ihsan: iyilik etme
- icabet: bir çağrıya gitme
- istitrat: sırası gelmişken söylenen söz
- mülaki: kavuşan
- müşfik: sevecen
- teferruat: ayrıntı
- efkar: düşünce, fikir
- mamafih: bununla birlikte
- teşci etmek: cesaretlendirmek, yüreklendirmek
- vasıl olmak: ulaşmak, varmak
Günümüzde Kullanılan Osmanlıca Güzel Anlamlı Kelimeler
Osmanlı Dönemi'nden günümüze gelen bazı Osmanlıca kelimeler vardır. Günümüzde farkında olmadan kullanılan ve dile yansıyan güzel anlamlı kelimeler şu şekildedir;
- mütemadiyen: sürekli, ara vermeden
- itidal: ölçülülük, soğukkanlılık
- intikal: geçiş
- muhayyel: hayal edilen (hayali) , tahayyül: hayalde canlandırma
- meşakkat: güçlük
- menfur: iğrenç, mahluk: yaratık
- peyda: belli, açık
- hasıl: ortaya çıkan görünen
- mütenasip: orantılı
Osmanlıca Aşk Kelimeleri
Osmanlıcadaki bazı kelimeler günümüz Türkçesinde de sıklıkla kullanılır. Osmanlıca aşk kelimeleri ve anlamları ise çok fazla duyulmayan ve merak edilen bir detaydır. Osmanlıca aşk kelimeleri aşağıdaki gibidir:
- Mübrem: Vazgeçilmez olan
- Ciğerpâre: Çok sevilen
- Ruh-u revan: Akan/ yürüyen ruhum
- Vecd: Hayranlık duyma, ilahi aşk
- Mûnis: Cana yakın, sıcakkanlı
- Yâre-i Dil: Gönül yarası
- Mehlikâ: Güzel yüzlü, ay yüzlü
- Hâmuş: Suskun
- Nigâh: Bakış, bakmak, nazar etmek
Osmanlıca Kelimeler Yazılışı ve Okunuşu
Osmanlıca kelimelerin yazılış ve okunuşu da merak edilmektedir. Bu yazımızda sizler için Osmanlıca kelimelerin yazılışına ve okunuşuna yer verdik:
- Teferruk (تفرق)
- Bi'l Mukâbele (ﺑﺎﻟﻤﻘﺎﺑﻠﻪ)
- Emâre (ﺍﻣﺎﺭﻩ)
- Münferid (ﻣﻨﻔﺮﺩ)
- Hasbihâl (حسب حال)
- Nükte (ﻧﻜﺘﻪ)
- Fi'l Hakîka (فى الحكيق)
- Keşmekeş (ﻛﺸﻤﻜﺶ)
- Nâr (نار)
- Neşriyât (نشریات)
- Firâri (فراری)
- Dilber (دلبر)
- Hemrâz (همراز)
- Beyhûde (بيهوده)
- Tekellüm (تكلم)