1-ÇOCUĞUNUZUN SORUMLULUKLARINI ÜZERİNİZE ALMAYIN
Bazı ebeveynlerde ödevin sorumluluğunu tamamen kendi üzerine alma, öğrencinin performans ve başarısını tamamen kendisini tanımlayan unsurlar haline getirme meyli görülüyor. Böyle durumların çocuklarda "annem-babam nasılsa ödevlerimi bana hatırlatır, benim yerime gerekli hazırlıkları yapar ve bir şekilde tamamlarlar" düşüncesi oluşturduğu ve bu nedenle ödevlere dair gerekli sorumlulukları yüklenemediklerini için isteksiz davranabiliyorlar.
2-DİNLENMESİ İÇİN ZAMAN TANIYIN
Okuldan eve dönen çocuklar, elbette biraz dinlenmeye ihtiyaç duyarlar. Bu nedenle çocuğa dinlenmesi ve yaş grubuna uygun şekilde oyunlar oynaması için zaman tanımak ödevleri tamamlamaya dair motivasyonu için de kritik bir önem taşıyor. Yaşına uygun ve eğlenceli etkinlikler yapan çocuk aynı zamanda bedenen ve ruhen de bir rahatlama hissedeceğinden, ödevlerini daha istekli ve daha rahat odaklanarak tamamlayabilecektir.
3-ÇOCUK ZAMANINI KENDİ PLANLAMALI
Çocuğun günlük rutinlerini ve aktivitelerini planlamasının her zaman yararı olacaktır. Çocuklar planlı yaşamayı öğrenmek, sorumluluklarını vaktinde ve nitelikli şekilde tamamlamalarını sağlamak için kendi planlarını oluşturmaya teşvik edilmelidir. Kendi planını yapmasına müsaade etme ya da seçenekler sunma, öz yönetim becerilerine destek sağlayacağı gibi ödeve ve ödevi yetiştirmeye dair hissettiği kaygıyı da azaltacaktır.
4-ÇOCUĞUNUZUN ÇABALARINI TAKDİR EDİN
Çocuğun çabasını taktir etmek çok önemli bir motivasyon kaynağıdır. "Çocuğum ödevlerini yapmıyor" diyen annebabalar, genelde şikâyetçi bir dil kullanmakta ve takdir etmenin önemini atlamaktadır. Her zaman olumsuzlukları dile getirmek ve çocuğu bu şekilde etiketlemek yerine çocuğun ödeve dair çabasını gördüklerinde ve bu çabasına dair birkaç güzel cümle kurduklarında sonuçların zaman içerisinde değişim gösterebildiği bir gerçektir. Ebeveynleri tarafından çabasının takdir gördüğünü gözlemleyen çocuğun içsel motivasyonunun arttığı gözlemlenebilir.
5-ÇATIŞMAYA GİRMEYİN
Ailelerin en sık yaşadığı durumlardan biri akşam geç saatlerde "ödevimi yapmadım, bu şekilde okula gidemem" düşüncesiyle anne babayı gecenin bir yarısına kadar ödevlere yardım için sıkıştırma durumudur. Bu tarz durumlarda "Uyku saatin geldi. Bu zamana kadar sana birkaç kez görevlerini hatırlattım ama sen yapmamayı tercih ettin. Okula ödevin olmadan gitmeyi tercih ettiğini düşünüyorum." gibi bir açıklama ile çatışmaya girmeden, durumun doğal sonucuna katlanması sağlanmalıdır. Okulunda öğretmenine karşı mahcubiyet yaşayan ve bu duyguyu tecrübe eden öğrencinin daha sonraki ödevlerine yaklaşımı değişecektir. Ödev yapmayı sitemli bir hale getirmek için ilk başta neyin, ne şekilde yapılması gerektiğine dair model oluşturmalı, destek vermeli ve desteğinizi aşamalı bir şekilde geri çekip zamanı belli olmayan ara kontroller yapılmalıdır.
6-ÇOCUĞUNUZUN YANINDA ÖĞRETMENİNİ ELEŞTİRMEYİN
Aileler kimi zaman okul tarafından verilen ödevlerin fazlalığından ya da zorluğundan da rahatsız olabilirler. Fakat ebeveynlerin bu düşüncelerini çocuklarının yanında paylaşmaları, bazı zamanlarda ödev yapmamayı uygun görmeleri, öğrencinin yanında okulu ve öğretmenleri eleştirmeleri gibi davranışları, öğrencilerin akademik süreçlere yaklaşımını derinden etkileyebiliyor. Bu duruma maruz kalan çocuklar okul görevleri hakkında kararsız ve tutarsız davranışlar gösterebilir. Bu tarz durumlarda ebeveynler çocuğa duygularını hissettirmeden gerekli yardımı sağlamalı, sonrasında öğrencinin bulunmadığı steril bir ortamda öğretmen ya da okul yönetimi ile duygularını paylaşmalıdır.