Demir, bakır, altın, magnezyum, cıva ve nikel gibi maddeler metallere örnektir. Isı ve elektriği ileten, tel ve levha haline getirilebilen, yüzeyleri parlak olan metallerin doğada moleküler olarak mı yoksa atomik halde mi bulunduğu sıklıkla araştırılır. Bu nedenle metaller doğada nasıl, hangi formda bulunur diyenlere açıklama yapılırken bu maddelerin halleri ve özellikleri üzerine detaylı açıklamalar yapılmalıdır.
Altın, bakır, gümüş ve cıva gibi metallerin doğada hangi formda bulunduğu sıklıkla araştırılır. Özellikle öğrenciler tarafından araştırılan bu konu hakkında açıklama yapılırken iki ayrı noktaya değinilmelidir. Bunlardan ilki metallerin doğadaki haliyle ilişkili iken bir diğeri ise katı veya gaz formuyla bağlantılıdır. Yani öncelikle altın, bakır, gümüş, magnezyum, çinko ve cıva gibi maddelerin doğadaki haliyle ilişkili olan "Metaller doğada moleküler halde mi bulunur?" sorusuna yanıt verilmelidir. Metallerin doğada genel olarak serbest halde bulunduğu bilinirken bu maddelerin bir kısmının ise hem serbest hem de bileşikleriyle birlikte mevcut olduğu söylenebilir. Periyodik tablonun sol kısmında sıralanan ve iletken yapıda iken + yüklü iyonlaşan bu dışı parlak maddelerin atomik yapılı olduğu belirtilmelidir. Dolayısıyla metaller doğada moleküler olarak değil, atomik halde bulunur. Doğada genelde moleküler halde bulunan maddeler ise ametaller olarak adlandırılır.
Tel ve levha haline getirilebilen, ışığı yansıtma özelliği bulunan ve ısı ile elektriği iletebilen metallerin doğada atomik halde bulunduğu bilinir. Buna ek olarak doğada serbest halde veya hem serbest olarak hem de bileşikleriyle beraber bulunabilen metallerin formları da sıklıkla araştırılır. Bu bağlamda metal maddelerin doğada katı, sıvı veya gaz gibi formlardan hangisiyle mevcut olduğu da açıklanmalıdır. Metallerin bir tanesi hariç tamamının oda sıcaklığında katı halde bulunduğu söylenmelidir. Cıva ise oda sıcaklığında sıvı formda olan tek metal çeşidi olarak bir istisnadır.