Osmanlı İmparatorluğu'nun en göz alıcı dönemlerinden biri olan Lale Devri döneminde, düşünce alanında ciddi farklılıkların yaşandığı sistemli bir telif hareketi meydana gelmiştir. Patrona isyanına kadar devam etmiş olan Lale Devri döneminin padişahı III. Ahmet'tir.
LALE DEVRİ ISLAHATLARI NELERDİR?
18. yüzyıl lale devri yenilikleri çalışmalarında, Osmanlı kaybetmiş olduğu toprakları geri alma politikası çabalarına girmiştir. Bu anlamda başarı sağlamayınca topraklarını korumayı hedeflemiştir. Yapılan ıslahatlar ile de bozulan devlet kurumlarının düzenlenmesi amaçlanmıştır.
Lale devri ıslahatları maddeler halinde şu şekilde sıralanabilir;
Lale devri ıslahatları hangi alanda yapılmış sorusuna ise şu yanıtı verebiliriz; Avrupa etkisi ile yapılmış ıslahatlardır ve Avrupa'daki edebiyat, sanat, bilim gibi birçok gelişme takip edilmiştir. Bu dönemde yalnızca askeri alanda yenilik yapılmamıştır.
LALE DEVRİ SİYASİ OLAYLARI
Modernleşme hareketlerinin takip edilmesi sonucu sarayda eğlence ve zevke düşkünlük artmıştır. Bu durum siyasi, iktisadi ve askeri problemlerin yaşanmasına sebep olmuştur. Hükümdar III. Ahmet, Sadrazam İbrahim Paşa ve diğer devlet yöneticilerinin halkın içerisindeki ekonomik sıkıntılara rağmen oldukça gösterişli bir hayat yaşamaları halkın dikkati çekiyordu. Aynı zamanda Sadrazam İbrahim Paşa'nın önemli mevkilere kendi yakınlarını getirmiş olması görevden alınmış olan yöneticilerin gruplaşmasına neden olmuştu.
Halkın bu durum karşısındaki serzenişlerinden istifade eden isyan tertipçileri, Kapalıçarşı'da tellaklık yapan Patrona Halil lakaba sahip olan yeniçeriyi isyan çıkması için ikna etmişlerdir. Kısa süre sonra ise Patrona Halil, kendisine bulmuş olduğu taraftarlarla birlikte 28 Eylül 1730 yılında isyan başlamıştır.
AVRUPA'DAKİ GELİŞMELERİ YAKINDAN TAKİP ETMEK İÇİN YAPILAN ISLAHATLAR
Gelişmelerin yakından takibi için Viyana, Paris, Londra gibi önemli kentlerde ilk defa geçici elçilikler açılmıştır. Bu nokta da yeniçeri ocağından tulumbacılar ocağı adı ile bir itfaiye bölümü oluşturulmuştur. 1727 yılında Müteferrika ve Said Efendi İstanbul'da ilk Türk matbaasını açmıştır. İstanbul'da kumaş, Yalova'da kağıt, İznik ve Kütahya'da çini fabrikaları yapılmıştır. Minyatürde, mimaride ve resimde oldukça önemli eserlerin yanı sıra Avrupa'daki gelişmeler yakından takip edilerek birçok ıslahat ortaya konmuştur.
LALE DEVRİ ÖZELLİKLERİ
Batılaşma döneminin ilk adımları Osmanlı tarihinde Lale Devrinde atılmıştır. Bu dönem halkın dışa açılmasının ve tüketime yönelmesinin oldukça yoğun yaşandığı bir dönem olarak da bilinmektedir. Dönemin padişahı III. Ahmet, Pasarofça Antlaşması'ndan sonra sadrazamlığa getirdiği Damat İbrahim Paşa ile birlikte Osmanlı Devleti tarihinde yeni bir dönem başlatmışlardır. Lale çiçeği nedeni ile "Lale Devri" adı verilen bu dönem, 12 yılın ardından Patrona Halil İsyanı ile sona ermiştir.
Bu devrin başlıca özelliğini oluşturan ve senenin tüm mevsimlerine yayılan eğlenceler sürekli olarak düzenlenir, savaşlar ve siyasi gelişmelerden birazda olsa uzaklaşılırmış. Lale devrinde Bilim ve sanat dalında oldukça önemli gelişmeler meydana gelmiştir. Batılılaşma sürecinin başlangıcı niteliğini taşıyan geçici elçilikler oluşturulmuş ve sonraki dönemlere iz bırakan matbaa kurulmuştur.
Bu dönemde çeşitli imar ve ıslahat faaliyetleri yaşanmış ayrıca çini ve kağıt fabrikaları gibi fabrikalar kurulmuştur. Avrupa'ya öğrenciler gönderilmiştir. Tıp alanında da yeni gelişmelerin meydana geldiği bir süreç olarak bilinmektedir. Aynı zamanda devrin popüler çiçeği olan laleden esinlenerek 1718-1730 yılları arasındaki bu döneme "Lale Devri" adı verilmiştir.