Kürk Mantolu Madonna romanının olay örgüsü pek çok Türk Edebiyatı eseri arasından sıyrılıp okuyucu için zirveye yerleşmiştir. Kürk Mantolu Madonna yazılalı her ne kadar on yıllar geçmiş olsa da hala Kürk Mantolu Madonna romanının yapı unsurları üzerine okurlar tarafından yapılan araştırmalar sürmektedir. Türk Edebiyatında çok özel bir yeri olan Kürk Mantolu Madonna roman incelemesini yapmak bu nedenle bizler için çok önemli bir görevdir.
Romanın esas karakteri olan Raif Efendi, 30 yaşında, kendi halinde bir banka memurundan fazlası değildir. Fakat bir gün Raif Efendi kendisinde bulunan bir sağlık sorunundan dolayı sanatoryuma gider ve burada geçirdiği tedavi esnasında kendisinin geçmişine inilir. Bu sayede hayata bakışı hakkında bir fikir edinilecektir.
Raif Bey, sanatoryumda Maria Puder adındaki bir kadına âşık olur ve ona "Kürk Mantolu Madonna" adını takar. Maria, son derece aykırı bir kişiliktir ve oldukça gizemlidir. Kendisi Raif Efendi'nin hayatında bir kırılma anı olur. Puder'in varlığı Raif Efendi'nin kendi sıradan ve monoton yaşantısını tekrardan sorgulamasına neden olacaktır.
Bu olay örgüsü esnasında usta yazar Sabahattin Ali, Raif Efendi'nin Maria'ya duyduğu aşkı ifade ederken sürekli bir geçmişe dönüş yaparak Raif Efendi'nin iç dünyasını da gözler önüne serer. Yani bu bakıma güçlü bir psikolojik analizin kitapta yer aldığını söylemek mümkündür.
Bir romanın yapı unsurunu incelerken bu yapıları parçalara bölmek ve ayrı ayrı ele almak yapı unsurlarının çok daha kolay bir şekilde anlaşılmasını sağlayacaktır. Kürk Mantolu Madonna romanını incelerken de bu yöntemden faydalandık.
Yılların eskitemediği bir roman olma özelliği taşıyan Kürk Mantolu Madona Türk Edebiyatı içerisinde çok önemli bir yere sahiptir. Sabahattin Ali, kaleme aldıklarıyla Türk romancılığı ve hikayeciliğinde son derece köklü değişimlere ve atılımlara öncülük etmiştir. Bunlar arasındaki en önemli eserlerden biri de Kürk Mantolu Madonna adlı romandır.
Kürk Mantolu Madonna romanı incelendiğinde, Sabahattin Ali'nin yine akıcı bir anlatım tekniği tercih ettiği kolayca görünebilecektir. Aşkın genel olarak tema gibi gözüktüğü romanda içsel çatışmalar, bireysellik, sınırlamalar ve özgürlükler gibi konular da işlenmektedir. Romanda hem akıcı bir olay örgüsü hem de derin psikolojik analizler yer alır.
Romanın bugüne dek başarısını ve popülerliğini korumasındaki temel sebep kitabın hem çok akıcı bir konuya yer vermesi hem de psikolojik incelemeleriyle çoğu kişinin yoğun dikkatini üzerine çekmesidir.