Knossos Sarayı'nı Atinalı mimar Daedalus'un Kral Minos adına tasarladığı rivayet ediliyor. Rivayete göre sarayda bulunan biri rehber yardımı olmadan dönüş yolunu bulamayacak ve sonsuza kadar sarayda hapsolacaktır. Knossos Sarayı nerede ve hangi uygarlığa ait soruları başta olmak üzere merak edilenleri yanıtladık...
KNOSSOS SARAYI NEREDE?
Girit'in kuzeyinde, Kandiye şehrinin 6 kilometre güneyinde yer alan Knossos Sarayı, tarihi geçmişi milattan önce 7 bin yılına kadar uzanan Knossos Antik Kentinden günümüze ulaşan en önemli yapıdır. Aynı zamanda Knossos Antik Kenti, Girit Adasının en eski yerleşim yeridir.
KNOSSOS SARAYI HANGİ UYGARLIĞA AİTTİR?
Antik Yunan tarihi 3 döneme ayrılır: Minos, Miken ve Klasik Dönem. Girit'in sembolü olan Knossos Antik Kenti ise Minos Uygarlığının başkentliğini yapmıştır. İngiliz arkeolog Sir Arthur Evans'ın 1900lü yılların başında yaptığı kazı çalışmalarında ortaya çıkan Knossos Sarayı, Knossos Antik Kentinin sembolüdür ve Girit Adasında bronz çağdan kalma en önemli en büyük arkeolojik alandır.
Aslında, İngiliz arkeolog Arthur Evans, kazılarıyla ortaya çıkardığı bu alana efsanevi kral Minos'tan esinlenerek bu uygarlığa Minos (Minoan) adını veriyor. Gerçekte, "Minos Uygarlığı" insanlığın onlara verdiği bir isim. Onların kendilerine ne dediği ise hala bilinmiyor. Minos Uygarlığı olarak adlandırdığımız bu uygarlık milattan önce 2800 ve 1450 yılları arasına yaşıyor ve tarihçilerin görüşüne göre Tera adasındaki büyük yanardağ patlamasından sonra sona eriyor.
KNOSSOS SARAYI ÖZELLİKLERİ
Knossos Antik Kentinin en önemli sembolü olan sarayda, Minos Uygarlığının ritüellerinin gerçekleştirildiği ve politik kararların alındığı tahmin ediliyor. Saray, büyükçe bir iç avluyu çevreleyen oda ve koridorlardan oluşmakla birlikte birden çok çalışma odası, salon, depo ve tapınağa da sahip. Sarayda kral ve kraliçenin haricinde din adamları, sanatçılar ve dönem dönem de tüccarlar kalmaktaydı.
KNOSSOS SARAYI MİMARİSİ
Knossos Sarayında görebileceğiniz her şey milattan önce yedi bin yılına dayanmıyor. Knossos Antik Kenti civarında milattan önce 1600 ve 1450 yıllarında oldukça büyük bir deprem meydana geliyor ve sarayın 1900lü yıllardaki kazılarında İngiliz arkeolog Sir Arthur Evans depremde yıkılmış olan bu bölgeleri hayal gücüyle tamamlıyor. Günümüzde ise Knossos Sarayı bölümleri şu şekilde:
Giriş: Sarayın girişinde neden inşa edildiği tarihçiler tarafından henüz fikir birliğine varılmamış olan üç adet taş kuyu bulunuyor. Turistlerin düşmemesi adına etrafı korkuluklarla çevrilmiş olmasına karşın bu kuyular çok derin değiller. Kuyular hakkında iki yaygın hikâye bulunmaktadır. İlk ve daha çok kabul gören hikâye kuyuların tahıl depolama alanı olduğu yönünde. Fakat o dönemde Girit'te buğday yetişmiyor, sadece arpa var. Bir diğer hikâye ise Minos uygarlığının kurban törenleri sonrası kalıntıları bu kuyulara bıraktığı. Girişte ayrıca bir sunak kalıntısı bulunması bu hikâyenin gerçek olma ihtimalini güçlendiriyor.
Batı Avlu: Girişten sonra turistleri bekleyen ve Batı Avlu adı verilen üçgen bir alan mevcut. Burada küçük çapta tören ve ritüellerin gerçekleştirildiği düşünülüyor ve batı avluyu orta avluya bağlayan fresklerle döşeli bir koridor bulunuyor. Fresklerde çoğunlukla tanrı ve tanrıçalara hediyeler sunan insanlar resmedilmiş.
Orta Avlu: Ana dini olaylar ve ritüellerin gerçekleştiği orta avlu 50'ye 25 metre genişliğinde bir alana yayılmıştır ve etrafındaki taş levhalarda resmedildiği üzere burada birçok boğa savaşı da yapıldığı tahmin edilmektedir.
Taht Odası: Avrupa'nın en eski tahtlarından olan bu taht odası oldukça küçüktür. Önemli misafirlerin resepsiyonu ve dönemin yöneticilerinin toplantı mekânı olarak kullanılmıştır.
Freskler Salonu: Knossos Sarayındaki belki de en ilginç yer olan bu salonun duvarları diğer uygarlıklarda olduğu gibi fresklerle süslenmiştir fakat diğerlerinden farklı olarak orijinal fresklerle birlikte kopyalar da bulunmaktadır. "Mavili kadınlar", "Safran Toplayıcı", "Mavi Maymun" ve "Mavi Kuş" Knossos Sarayı'nın en ünlü fresklerindendir. Bu freskler Minos uygarlığında mavi rengin ayrı bir önemi olduğunu vurgulamaktadır.
Kraliçe'nin Odası: Turistler için Knossos Sarayındaki en ilginç yerlerden olan Kraliçe Odasında devasa büyüklükte seramik anforalar ve çömlek vazolar bulunur. Bunlara ek olarak genişçe bir banyo küveti de bulunmaktadır.