Anaokulu ve ilkokul 1'inci sınıflar 21 Eylül Pazartesi gününden beri okullarda yüzyüze eğitim alıyor. Pandemi nedeniyle gündelik hayatta olduğu kadar okullardaki birçok alışkanlıklar da değişti. Çocuklara benimsetilmeye çalışan paylaşma alışkanlıkları bir süreliğine de olsa askıya alındı. Minik öğrencilere sınıfta en yakın arkadaşı dahi olsa kalem, defter, silgi hatta maskelerini paylaşmamanın önemi anlatılıyor. Uzmanlar ise bu süreçte ailelere ve okul yönetimlerine büyük iş düştüğünü söyleyerek çocukların kalem, defter, silgi hatta maskelerine kendilerine ait semboller koymalarını öneriyor.
DEĞİŞ TOKUŞ YAPMAYIN
SABAH'a konuşan Uğur Okulları PDR ve AR-GE'den Sorumlu Genel Müdür Yardımcısı Barış Sezgin bu süreçte ailelere ve okul yönetimlerine büyük iş düştüğünü belirterek şu önerilerde bulundu:
![](https://i.tmgrup.com.tr/i/bullet.jpg)
Bu yaş gruplarının en önemli özelliklerinden biri birbirleriyle temas edip alışveriş yapmak istemeleri. Özellikle oynadıkları oyunlara baktığımızda sürekli olarak dokunmalı oyunlar söz konusu. Bu anlamda sınıflarda öğretmenler tarafından doğru kurallar koyulmalı. Bu süreçte öğrencilerimiz birbirleriyle malzeme temasında bulunmayıp değiş tokuş yapmamalı.
![](https://i.tmgrup.com.tr/i/bullet.jpg)
Çocuklarımızın kalem, defter, silgi ve maskelerine kendilerine ait sembollerle belirlemeli. Bu çocukta aidiyet kavramını pekiştirmiş olacak.
AİLE DAYANIŞMASI ŞART
![](https://i.tmgrup.com.tr/i/bullet.jpg)
7 yaşındaki bir çocuk hayatı anne ve babasının gözünden görür. Bu anlamda anne ve babanın koymadığı kuralı okul koyamaz. Okul süreci sadece idare eder. Bu anlamda çocukların bu kuralları içselleştirmesi için anne ve babaların okulları destekler davranması gerekir.
![](https://i.tmgrup.com.tr/i/bullet.jpg)
Kalem, silgi, kalem tıraş, maske gibi eşyaları çocukların okul ortamlarında paylaşma oranları yüksektir. Bu anlamda malzeme alışverişi salgın tehlikesi geçene kadar yapılmamalı. Çocuklarımıza sınır koymak gerekiyor. Bu sınırları sadece sözel olarak değil, görsel olarak da uygulamak gerekiyor.
![](https://i.tmgrup.com.tr/i/bullet.jpg)
Çocukların en çok hareket ve temas etmek istedikleri bir dönem. Bu süreç içerisinde öğretmenlere okul yönetimlerine ve ailelere çok iş düşüyor. Türkiye'nin her yerinde okullar aynı koşullarda değil, farklı farklı fiziksel koşullarda.
![](https://i.tmgrup.com.tr/i/bullet.jpg)
Öğretmenler çocuğa sadece bir şeyler öğreten kişiler değildir. Öğretmen aynı zamanda çocuğun hem hemşiresidir hem annesidir hem de arkadaşıdır. Bütün okul idarecilerinin bu konu ile ilgili sorumluluk alması gerekiyor. Her okulda hemşire olmayabilir. Okullardaki diğer personeller bu kuralları sık sık hatırlatmalı.