Hz. Muhammed'in 40 yaşında peygamber olması Hira Mağarası'nda başlamıştır. İslam dininde düşünmek oldukça önemlidir ve düşünmenin yeri büyüktür. Aynı zamanda bir ibadet olan düşünme eylemini gerçekleştirmek için Hira Mağarası'na çekilen Hz. Muhammed, ilk vahiyini bu mağarada almıştır. O yıllarda, Recep ayında tevhid inancına sahip olan herkes Hira Dağı'na çekilip düşünceye dalarmış.
HİRA MAĞARASI NEREDE?
Hira Mağarası hangi dağda sorusu İslam tarihini araştıranlar tarafından merak edilmektedir. Hira Mağarası, Mekke'den Mina'ya ilerleyen yola oldukça yakın bir mesafede bulunan Nur Dağı'nda bulunmaktadır. Bir diğer ismi Cebel-i Nur olan bu dağ ismini Hz. Muhammed'e inen vahiyden almaktadır. Nur'un anlamı dolaylı ışıktır ve Nur Dağı'na bu ismin verilme sebebi Cebrail Aleyhisselam'ın "oku!" emrini Hira Mağarası içerisinde Hz. Muhammed'e getirmesi ve Hz. Muhammed'in Cebrail Aleyhisselam'ın gelişini bir "ışık hüzmesi içinde geldi" olarak tasvir etmesidir.
HİRA MAĞARASI HİKAYESİ
Hira Mağarası'nın hem Hz. Muhammed için hem de İslam alemi için yeri oldukça ayrıdır. Mekke-i Mükerreme'nin kuzey doğusunda ve Mescid – i Haram'a 5 kilometre mesafede yer alan Nur Dağı'nın içinde bulunan Hira Mağarası Hz. Muhammed'e ilk 5 ayetin geldiği alandır.
Hira Mağarası'nın uzunluğu 3 metre, yüksekliği 2 metre, genişliği ise 1.3 metredir. Hira, mağara olarak anılmaktadır ancak aslında üst üste yığılmış kaya blokların arasında kalan iki tarafı açık tünele benzer bir boşluktan ibarettir. Buradaki boşluk ancak bir kişinin taşı tavanına değmeden ayakta durabileceği ve sadece bir kişinin sığabileceği genişliktedir. Cebrail Aleyhisselam'ın bu mağaraya gelişinin bir hikayesi vardır ve bu hikaye şu şekilde anlatılmaktadır:
Mekke – i Mükerreme'de Hz. İbrahim'in Hanifilik dinine yani tevhid dinine inanan bazı Hanifiler, Recep ve Ramazan aylarında Nur Dağı'nda inzivaya çekilirlerdi. Hz. Muhammed'in dedesi olan Abdulmuttalib de bu hanifilerden biriydi ve Recep ile Ramazan aylarında Hira Mağarası'na gidip inzivaya çekilir, burada derin düşüncelere dalar aynı zamanda da kendini ibadet etmeye verirdi. Hz. Muhammed de otuz beş yaşları civarında Ramazan aylarında dedesi Abdulmuttalib ile birlikte o zamanlarki adı ile Hira Dağı'ndaki bu küçük mağaraya gidip gelmeye başladı. Hira Dağı'na gidip Hira'dan her dönüşünde eve gitmeden önce Mescid-i Haram'a gidip Kâbe'yi tavaf etmeyi alışkanlık haline getirmişti.
Hz. Muhammed, otuz dokuz yaşına geldiğinde bazı haberci rüyalar görmeye başlamıştı. Otuz dokuz yaşının son altı ayında şehirden, insanlardan ve evlerden uzak bir şekilde Hira Mağarası'nda kalıp tefekkür ile ilgileniyordu. Sonunda 40 yaşına bastığı zaman, Miladi takvime göre 610 yılının Ramazan ayının 17. gününde, Cebrail Aleyhisselam, Hz. Muhammed Hira Mağarası'ndayken ilk vahiyi getirdi. Cibril-i Emin bütün ufku kaplamıştı ve bir taht üzerine oturur vaziyette Hz. Muhammed'e asıl suretinde görünmüştü. Cebrail Aleyhisselam, Hz. Muhammed'e "Ya Muhammed! Ben Cebrail'im, sen de Allah'ü Teala'nın peygamberisin" demiş ve Alak suresinin ilk beş ayetini vahiy olarak iletmişti.