Cevat Şakir Kabaağaçlı, Yunanistan 'da doğmuş olup, öğrenimine Büyükada Mahalle Mektebi 'nde başlamış bir yazardır. Yazılarında, çok sevdiği Bodrum 'un eski çağlardaki ismi olan "Halikarnasos" 'tan esinlenerek, Halikarnas Balıkçısı takma ismini kullandı. Cevat Şakir Kabaağaçlı 'nın hayatı sürekli bir seyahat halinde geçse de, çok güzel okullarda okumayı başarmıştır. Cevat Şakir Kabaağaçlı eserleri ve hikâyeleriyle okuyucularını mest etmiş, başarılı bir Türk yazardır. Oldukça renkli eserlerle okuyucusunun karşısına çıkan yazar Cevat Şakir Kabaağaçlı 'nın edebi kişiliğini de merak etmiyor değiliz. Cevat Şakir Kabaağaçlı kimdir sorusuna ayrıntılı bir cevap bulmak için makalemize geçelim.
1890 'da Yunanistan 'da doğdu ve 13 Ekim 1973 'te İzmir 'de yaşamını yitirdi. Bu uzun yaşamı boyunca birçok dergide çalıştı. Bu dergilerde süslemeler, karikatür çizimleri, kapak resimleri ve çizgi romanlar gibi birçok bölümde çalışmalar yaptı. İlk öykülerini 1920'li yıllarda yayınlayan Cevat Şakir Kabaağaçlı, asker kaçaklarıyla ilgili bir yazısı yüzünden 3 sene kalebentliğe mahkum edildi ve bunun sonucunda da Bodrum 'a sürüldü. Cezasının bitmesinin ardından, birçok türde yazılar yazdı ve akılda kalıcı takma adıyla da okuyucuların yüreklerine kazındı.
Cevat Şakir Kabaağaçlı, 17 Nisan 1890 tarihinde Yunanistan 'ın Girit şehrinde dünyaya geldi. Altı çocuklu bir ailede dünyaya gelen Cevat Şakir Kabaağaçlı, ailenin en büyük çocuğu olarak doğdu. Babası Mehmet Şakir Paşa, Girit ve Atina 'da valilik yapan bir babaydı. Yazarın çocukluğu da babasının görevlerinden dolayı Atina 'da geçmiştir. İlk ve ortaöğrenimini Türkiye 'de tamamladıktan sonra İngiltere 'ye seyahat etmiştir. Dört yıl Boyunca Oxford Üniversitesi 'nde eğitim görmüş ve okulunu bitirince de Türkiye 'ye geri dönmüştür. Kendini geliştirmek adına birçok dergide karikatür çizmiş, süslemeler yapış ve yazılar yazmıştır. 1920 yıllarında ilk öykülerini yayınladıktan sonra, askerlerle ilgili bir yazı hazırlamış ve bunun sonucunda Bodrum 'a sürülmüştür. Bodruma ilk defa sürülmesi sonucunda ayak basmıştır. Burada bir buçuk sene kalıp, kalan cezasını da İstanbul 'da çekmiştir. Fakat Bodrum, onun ilgisini o kadar çok çekmiş ki, İstanbul 'da yaşayamamış ve bodruma taşınmıştır. 25 yıl boyunca da burada yaşamıştır.
Bodrum 'dayken , çeşitli türlerde yazılar yazmış ve akılda kalıcı takma adıyla da okuyucusunun dikkatini çekmeyi başarmıştır. Ayıca, bu şehirdeyken meyvecilik, balıkçılık, bahçıvanlık gibi mesleklerde çalışmış bir yandan da deniz temalı yazılar yazmıştır. Hayatı bu kadar güzel devam ederken, İkinci Dünya Savaşı çıkmış ve Bodrum 'u terk etmek ve teknesiyle evini de satmak zorunda kalmıştır. Bu olaydan sonra İzmir 'e taşınmış ve hayatının geri kalanını orada geçirmiştir. 17 Ekim 1973 'te İzmir 'in Hatay kentinde vefat etmiş, mezarının da Bodrum 'a gömülmesini vasiyet etmiştir.