Seferoğlu "Özellikle pandemi sürecinde artan dijitalleşme ve teknoloji kullanımıyla ilişkili yıkıcı etkileri başta çocuklarda gözlemliyoruz. Çocukların ekran başında geçirdikleri sürenin bağımlılığa dönüşmesi aile ve sosyal hayatında sorunlar yaşamasına neden olabilir. Son yıllarda üstünde çok yoğun tartışılan kelime olan 'Dijital bağımlılık', bireyin internet kullanımını kontrol edememesi, aşırı kullanımından dolayı iş, aile ve sosyal hayatında sorunlar yaşaması şeklinde tanımlanabilir. Vücudun ihtiyacından fazla miktarda kalorinin yüklenmesi obeziteye neden oluyorsa, benzer şekilde zihne kullanabileceğinden fazla miktarda bilgi ve bildirim yüklenmesi de dijital obeziteye neden olabilmektedir" diye konuştu.
PANDEMİYLE GELİŞTİ
Sabri Ülker Vakfı tarafından düzenlenen ve bu yıl 2'ncisi kez gerçekleştirilen "Uluslararası Beslenme, Sağlık Okuryazarlığı ve Eğitim Konferansı" dijital platform üzerinden gerçekleştirildi. Alanında uzman isimler "Pandemi Döneminde Çocuğun İyi Halinin Korunması" çerçevesinde konuya beden sağlığı, ruh sağlığı, eğitim, beslenme alışkanlıkları ve dijital hayat açılarından yaklaştılar. Konferansta konuşan Hacettepe Üniversitesi'nden Prof. Dr. Süleyman Sadi Seferoğlu ekran karşısında zihne yüklenen aşırı bildirimin bir nevi zihinsel obeziteye neden olduğunu söyledi. Seferoğlu "Özellikle pandemi sürecinde artan dijitalleşme ve teknoloji kullanımıyla ilişkili yıkıcı etkileri başta çocuklarda gözlemliyoruz. Çocukların ekran başında geçirdikleri sürenin bağımlılığa dönüşmesi aile ve sosyal hayatında sorunlar yaşamasına neden olabilir. Son yıllarda üstünde çok yoğun tartışılan kelime olan 'Dijital bağımlılık', bireyin internet kullanımını kontrol edememesi, aşırı kullanımından dolayı iş, aile ve sosyal hayatında sorunlar yaşaması şeklinde tanımlanabilir. Vücudun ihtiyacından fazla miktarda kalorinin yüklenmesi obeziteye neden oluyorsa, benzer şekilde zihne kullanabileceğinden fazla miktarda bilgi ve bildirim yüklenmesi de dijital obeziteye neden olabilmektedir" diye konuştu.
GÖZ BOZUKLUKLARI 3 KAT ARTTI
Casey Eye Institute Göz Hastalıkları Anabilim Dalı'ndan Dr. Oğul Üner, uzun süreli ekran kullanımının görme bozukluğu konusunda ciddi bir etkisi olduğunu pandemiyle birlikte daha iyi anladıklarını belirterek "Geçen sene yayınlanan ve 120 binin üzerinde çocuğun bulunduğu bir araştırmaya göre sadece 2020'de miyop (uzağı net görememe) hastalığında 2-3 kat artış gözlemlendi. Bu fark özellikle genç (6-8 yaş) çocuklarda daha belirgindi. Bunun en büyük sebeplerinden birinin sık ekran kullanımı olduğunu düşünüyoruz. Ekrana bağlı kırma kusurlarının gözlük gereksinimi dışında etkileri de olabiliyor. Özellikle ileri kırma kusurlarında gözün arka kısmında bulunan ve görüşü sağlayan retina dokusunda bozulmalar, yırtılmalar veya iç yüzeyinden ayrılmalar görülebiliyor. Bu sebeple her çocuk için ilk göz muayenesi ve gözlük takan çocuklar için düzenli muayene büyük önem taşıyor" diye konuştu.
YÜZYÜZE EĞİTİMDE KARARLIYIZ
Konferansın açılışını yapan Temel Eğitim Genel Müdürlüğü Öğrenci İşleri ve Sosyal Etkinlikler Daire Başkanı Sayın Hasan Atalay şunları ise yüz yüze eğitimde kararlılık mesajı verdi. Atalay ''Yüz yüze eğitim 2020 ve 2021 yılında belirli bir süre aksadığı bu süreçte okullarımızı açık tutabilmek için aynı kararlılık ile devam edeceğiz. Sağlıklı beden ve ruh sağlığının öneminin tartışmasız öncelik olduğu gerçeğinden yola çıkarak önceliğimiz çocuklarımızın sağlığını ön planda tutarak eğitim ve öğretim faaliyetlerinin aralıksız olarak devam etmesi olacaktır'' dedi. Atalay ''UNICEF tarafından açıklanan verilere göre, dünya genelinde 168 milyondan fazla çocuk, okullarının neredeyse bir yıl boyunca tamamen kapatılması ile dünya genelinde her 7 çocuktan biri yüz yüze eğitimlerinin dörtte üçünden fazlasını kaçırdı. Okullar ne kadar uzun süre kapalı kalırsa, çocuklarda çocukluğun tüm kritik unsurlarından o kadar süre mahrum kalıyor'' diye konuştu.
ÖRNEK PROJELER ÜRETECEĞİZ
Konferansın ev sahibi Sabri Ülker Vakfı Genel Müdür Begüm Mutuş, Vakfın bu yıl ikincisini düzenlediği bu etkinlikle pandemi gibi zorlu süreçlerde çocuklara nasıl yaklaşılmasının en sağlıklı yol olabileceğini uzmanlardan dinleyerek kamuoyunda farkındalık sağlamaya çalıştıklarını belirtti. Mutuş, Vakfın sağlıklı yaşam ve gıda alanlarında bilimsel bilgiyi topluma ulaştırmada Türkiye ve Avrupa'da örnek gösterilen projeler üretmeye devam edeceğinin altını çizdi.