Aziz Örek, 1985'te Van'da doğdu. 15 yaşındayken "Burası zenginlere göre, bizi içeriden almazlar" sanarak kapısından birkaç kez geri döndüğü Türkiye Eğitim Gönülleri Vakfı'nın (TEGV) Feyyaz Tokar Eğitim Parkı'yla tanıştı. Bir zamanlar mahalle arkadaşlarıyla top oynadığı çamur içindeki alan artık bir oyun cennetine dönüşmüştü. Zamanının çoğunu orada geçirmeye başladı. Bilgisayar öğrendi, drama kurslarına katıldı. Üniversiteyi Afyonkarahisar'da okuyup bitirdikten sonra Van'a döndü. Bir zamanlar kendisinin eğitim aldığı o parkta gönüllü öğretmenlik yapmaya başladı. TEGV çocuğu olup daha sonra gönüllü olan ilk kişilerden biriydi. 23 Ekim ve 9 Kasım 2011 depremlerinde 644 kişinin hayatını kaybettiği Van depremini yaşadı. Depremden sonra gönüllü çalışmalarına kendini daha çok adadı. Depremzede çocuklara drama eğitimleri vermeye başladı. Onlarca çocuğun travmalarına ilaç oldu. Ünlü tiyatro oyuncularını dezavantajlı çocuklarla buluşturdu. Birlikte birçok oyun sergilediler. Örek'in ağabeylik yaptığı çocukların çoğu şu anda üniversitede okuyor. Biri Türkiye'nin en iyi üniversitelerinden oyunculuk bölümünü birincilikle kazandı.
HER BİRİ AYRI CEVHER
Duygularını SABAH'a anlatan Örek, "Depremden 10 ay önce, çocukken eğitim alma fırsatı bulduğum TEGV'e gönüllü eğitmen olarak geri döndüm. Drama eğitimleri kapsamında bir grup çocukla aylar süren eğitimlere başladık. Hemen hemen tüm çocuklar Van'ın kenar mahallelerinden geliyorlardı. Özgüven sorunları olan, kendini ifade edemeyen çocuklardı. Kısa sürede yaptığımız çalışmalarla önce onların güvenini, sonra da kalplerini kazandık. Her biri içindeki cevheri dökmeye başlayınca çok güzel çalışmalar ortaya koyduk" dedi.
AİLEYİ İKNA ETTİ
Örek bu süreçte kendisini en çok etkileyen olayı şöyle anlattı: "Evin birkaç hayvanına bakmakla yükümlü olan bir çocuğumuz eğitimlere katılmak için ara sıra ailesinden habersiz geliyordu. Dramaya çok merak sarmıştı. Hep tiyatro okumayı hayal etti. Ailesi bu isteğine çok karşıydı. Tiyatronun bile ne olduğunu bilmeyen aileye göre, çocukları okuyup memur ya da öğretmen olmalıydı, okumayacaksa da hayvanlara bakmalıydı. Onunla hemen hemen aynı süreçlerden geçmiştik. Onu çok iyi anlayabiliyordum ve her şartta yüreklendirdim. Ailesiyle konuşarak ona yardımcı olmalarını, önünü açmalarını dile getirdim. O da hem aileye yardımcı oldu hem de oyuncu olmak için çalıştı ve yıllar sonra Türkiye'nin en iyi üniversitelerinden birinin oyunculuk bölümünü kazandı ve şu an son sınıfta okuyor."
YILDA 4 BİN ÇOCUĞA DESTEK
ÖREK'IN hem eğitim aldığı hem de eğitim verdiği park binası kendisinin de katkısıyla depreme karşı güçlendirildi. Harita mühendisi olan Örek, yeni binanın proje ekibinde de yer aldı. TEGV'in geçtiğimiz günlerde Van'da açılan 8'inci eğitim parkı; 9 etkinlik odası, 120 kişilik çok amaçlı salonu ve 50 kişilik kütüphanesiyle günde 156, yılda 4 bin çocuğa eğitim desteği sağlayacak.