İslam'da kulların geçici yaşantıda yaptığı iyi ve kötü bütün işlerin, söylediği iyi ve kötü tüm sözlerin, helal ve harama dokunduğu her şeyin kaydedildiği bildirilmektedir. Kur'an-ı Kerim'de kitap ve suhuf adlarıyla geçen bu defterin ismi amel defteri olarak nitelendirilmiştir. Şu ayette bu güzel bir şekilde açıklanmıştır; "İnsanın dünyada benimsediği inanç ve işlediği bütün fiiller tespit edilmiş olup kıyamet gününde bir kitap halinde kendisine sunulacak; okuma bilen ve bilmeyen herkesten kendi kitabını okuması istenecek." (El-İsrâ 17/13-14) Buradan da yola çıkarak amel defteri ne zaman açılır ve kapanır soruları akıllara gelebilir. Şimdi hepsini açıklayalım.
Amel defteri, insanların dünyada işlediği bütün eylemlerin kıyamet gününe kadar yazılarak kayıt altına alınan kitabın ismidir. Amel defterinin diğer adı Kur'an'da kitab ve suhuf olarak adlandırılmışlardır ve bu isimlerle zikredilir. Ayrıca kitâbü'l-a'mâl, sahîfetü'l-a'mâl de denir. Amel defterini açıklamak için Kur'an'da geçen ayetleri inceleyelim:
Amel defteri erkek ve kadında buluğ çağının başlaması ile açılır. Kadınlarda buluğ, ilk adet kanı ile başlandığı varsayılır.
Peygamberimiz Hz. Muhammed bu konuda, "İnsan ölünce amel defteri kapanır, yalnız geriye kamunun yararlandığı bir sadaka (hayrat) yahut kendisine dua eden iyi bir evlat, ya da yararlı ilim bırakanın defteri açık kalır, bıraktığı güzel şeyler sürdükçe o kişiye sevap yazılır" şeklinde açıklama yapmıştır.
Amel defteri sağdan verilenler cennetlikler, soldan verilenler ise cehennemlikler olarak tanımlanmıştır. Defteri sağdan verilenlere "ashâb-ı yemîn", soldan veya arkadan verilenlere "ashâb-ı şimâl" adı verilir. Şurada da bu konuya değinilmiştir.
"Amel defterini sağdan alan "yüzleri parlak zümre" sevinip umduğuna kavuşacak, soldan veya arkadan alan "bedbaht zümre" ise başına gelecek felâketi anlayarak yok olmayı isteyecektir" (bk. el-Hâkka 69/18-26; el-İnşikāk 84/6