Güneş enerjisi, rüzgar enerjisi, jeotermal enerji, akarsu ve dalgaların enerjisi ve biyokütle enerjisi en bilinen alternatif enerji kaynakları arasında bulunuyor. Gelin bu kaynakların detaylarına birlikte bakalım.
Alternatif enerji kaynakları, güneş enerjisi, akarsu ve dalgaların kinetik enerjisi, rüzgar enerjisi, jeotermal enerji ve biyokütle enerjisi en yaygın kullanılabilen enerji kaynaklarındandır.
Güneş enerjisi gezegenimizin var olmasından beri bulunan bir enerji şeklidir. Güneş var olduğu müddetçe de olmaya devam edecektir. Bu yüzden kıymetli bir kaynaktır. Güneşimiz Dünya'nın 330.000 katı bir kütleye sahiptir. Güneş'imizden Dünya yüzeyine 90 dakikalık bir enerji gelmesi demek, gezegenimizin 1 yıllık ihtiyacını karşılayacak bir güç demek.
Güneş enerjisinin kullanılması için kullanılan yöntemlerden ilki güneş panellerinde kullanılan "güneş gözeleri" dir. Güneş ışınları bu gözelere çarptığında yarı iletken malzemelerce emilir ve elektron açığa çıkar. Bu elektronlar bir elektrik devresinde kullanılırsa elektrik enerjisi üretebilmektedir.
İkinci yöntem ise termal güneş enerjisi sistemleridir. Evlerin çatılarına yerleştirilen güneş kolektörleri buna örnektir. Bu kolektörler güneş enerjisini doğrudan elektriğe dönüştürmez. Ama elektrik kullanmadan suyu ısıttığından enerji tasarrufu sağlamış olur.
Hidroelektrik enerjisi hidroelektrik santrallerinde üretilir. Buralarda akan ya da yüksekten gelen suyun enerjisi elektrik enerjisine dönüştürülür. Ülkemizde enerji üretiminin üçte biri bu yöntemle sağlanmaktadır.
En bilinen yöntem, akarsuyun önüne baraj seti çekerek suyun toplanmasıdır. Buna baraj gölü de diyoruz. Yüksekten bırakılan su kanaldan akarak türbinlerin dönmesini sağlar. Türbinler de jeneratörü çalıştırır. Jeneratörler hareket enerjisini elektrik enerjisine dönüştürürler.
Rüzgarlı bölgelerde gördüğümüz rüzgar türbinleri bu iş için tasarlanmıştır. Prensip olarak tahıl öğütmek için kullanılan yel değirmenlerine benzerler. Rüzgar kanatları döndürdükçe mekanik enerji jeneratörde elektrik enerjisine dönüştürülür. Bunun için tabi ki rüzgarın belli bir hız aralığında esmesi gerekir.
Sıcak olan yeraltı sularının ısısıyla elde edilen bir enerji çeşididir. Jeotermal enerji santrallerinde yeraltına sondaj delikleri açılır. Su buharı veya sıcak su yüzeye taşınır. Su buharı türbinleri döndürerek jeneratörlerde elektrik üretilmesini sağlar. Ayrıca ısınma ve ısıtma amaçlı olarak da kullanılabilir.
Mısır, palm, ot, yosun, algler, hayvan dışkıları, gübre, sanayi atıkları, kızartma yağları ve organik çöpler biyokütle kaynaklarıdır. Bu kaynaklar doğrudan ya da yakıta dönüştürüldükten sonra yakılarak ısı enerjisi elde etmede kullanılır.
Dalga enerjisi sistemlerinde dalgaların hareketinden ve basıncından yararlanılarak elektrik enerjisi elde edilir. Dalga enerjisi sistemleri kıyıda, kıyıya yakın yerlerde veya açık denizde kurulabilir. Günümüzde çok yaygın olmasa da yakın zamanda dalga enerjisine ilgi artacağa benziyor.
Daha önce kullandığımız fosil yakıtlar hem çevreye zarar vermektedirler, hem de bir gün tükenecek olmaları sebebiyle sınırlıdırlar. Ayrıca alternatif enerji kaynakları, diğer enerji kaynaklarına göre maliyet açısından çok daha düşüktürler. Bu yüzden yaşadığımız Dünyayı önemsiyorsak ve gelecek nesillere daha temiz ve yaşanabilir bir yer bırakmak istiyorsak bu enerji kaynaklarının önemini unutmamalıyız.
Doğal unsurlardan elde edilen ve sürdürülebilirlik özelliği taşıyan enerji, kendini yenileme hızı tükenme hızından çok daha fazla olan kaynaklardan sağlandığı için tamamen tüketilemiyor. Fosil yakıtların tükenme hızı ve çevreye olan olumsuz etkileri göz önüne alındığında temiz enerji imkânı sunan kaynaklar ön plana çıkıyor. Bu yüzden günümüzde alternatif enerji kaynaklarına olan ilgi çoğalmıştır. İnsanlarımız Dünya'yı daha çok önemsemeye ve çocuklarına daha yaşanabilir bir yer bırakmaya odaklanmıştır.