İzmir'de meydana gelen 6.6 büyüklüğündeki depremin ardından AK Parti İzmir Milletvekili Necip Nasır, tüm birimlerin koordinasyon içinde çalıştığını söyledi. Depremin Ege açıklarında ve derinde meydana gelmesinin İzmir için büyük bir şans olduğunu belirten Nasır, "Çok daha kötü sonuçlar doğurabilecek bir yapı stoğuna sahibiz. Bu şiddetteki depremde çok daha büyük sorunlar olabilirdi. İzmir'de kent merkezinden geçen 17 adet fay hattı var. Depremde Seferihisar'daki fay hattında kırılma olduğu ifade ediliyor" dedi.
YÜZDE 70'İ SIKINTILI
İzmir'in yapı stoğunun yalnızca yüzde 30'unun sağlam olduğunu belirten Nasır, "Kentteki yapıların yüzde 70'i sıkıntılı. Bir an önce dönüşüm gerçekleşmeli. Ancak şimdi daha büyük bir sıkıntıyla karşı karşıyayız. Depreme dayanıklı olmayan yapı stoğu artık daha fazla tehlike arz ediyor. İzmir'le ilgili yapılabilecek bütün çalışmaları hızlı bir şekilde hayata gerçekleştirmeliyiz. Yaşaığımız depremin ardından 'Oldu, geçti' diyemeyiz" dedi. Evleri çatlak veya sıkıntı olan vatandaşlara uyarıda bulunan Nasır, "Evlerinde hasar oluşan vatandaşlarımız evlerine girmesin. Valimizin başkanlığında oluşturulan kriz masası var. bakanlarımız burada. Şu an hızlı bir şekilde binalarda tespit çalışmaları yapılıyor" diye konuştu.
Nasır, TBMM'de bugünleri anlatmıştı
AK Parti izmir Milletvekili Necip Nasır, İzmir'de meydana gelen 6.6 büyüklüğündeki depremin ardından oluşan manzarayı aylar önce Türkiye Büyük Millet Meclisi'ndeki konuşmasında dile getirdi. Nasır konuşmasında, "İzmir'i büyük bir tehlike beklemektedir. İzmir'de 7 şiddetinde deprem üretebilecek 17 fay hattının merkezinden geçtiği çok riskli bir ildir. 2012-2013 yılları arasında İzmir'de Büyükşehir Belediyesi'nin Çevre Şehircilik Bakanlığı'ndan talep ettiği 6.5 milyon metrekare alan kentsel dönüşüm gelişim proje ve riskli alan ilan edilmiş Bakanlık tarafından büyükşehir ve ilgili belediyeler bilgilendirilmiştir. Bugüne kadar İzmir'de dönüşümle ilgili sadece 455 konut 38 bölüm hak sahiplerine verilmiştir. Deprem, siyaset üstü birkonudur. İş birliği içerisinde çalışılmalıdır. Ancak konunun aktörlerinin de yasal sorumluluk sınırları içerisinde üzerlerine düşen görevleri yapmaları gerekir. Depremden sonra yaşanacak acılara suçlu aramanın hiç bir faydası olmayacaktır. Üzerimize düşen her türlü göreve hazırız" cümleleriyle adeta bugünleri anlatmıştı.