İzmir Büyükşehir Belediyesiff, 13 Şubat tarihinde Menderes, Karabağlar, Gaziemir, Buca, Balçova ve Narlıdere ilçelerinin atıklarını elektrik ve gübreye çevirecek bir tesisin Menderes ilçesinde yapımı ve 15 yıllık işletmesini kapsayan bir ihale düzenledi. Ön izin belgesi alınan tesisin Çevresel Etki Değerlendirme (ÇED) süreci beklenmeden ihaleye çıkarılması AK Parti ve MHP tarafından eleştirilere sebep olmuş, bölge halkının da tepkisini çekmişti. 50 milyon liraya yapılması planlanan katı atık tesisinin, Tahtalı Barajı su koruma havzası içerisinde yer alması, çıkacak çöp suyunun, baraja sürüklenmesi riski taşıyor. MHP İzmir Milletvekili Hasan Kalyoncu, tartışmalı ihaleyi meclis gündemine taşıyarak, Çevre ve Şehircilik Bakanı Murat Kurum'a cevaplandırması için soru önergesi verdi. Konuya ilişkin Egeli SABAH'a açıklama yapan Kalyoncu, "İzmir Büyükşehir Belediyesi ÇED olumlu raporu almadan ihaleye çıkarak vatandaşla ihaleyi alan firmayı karşı karşıya getiriyor. Böylece kendisi aradan sıyrılmış oluyor. Büyükşehir bu şekilde yaparak kurnazlık yapıyor" dedi.
YÖNTEM YASAL MI?
Menderes'te İzmir Büyükşehir Belediyesi tarafından kurulmak istenilen çöp tesisinin ihalesinin ÇED olumlu raporu alınmadan yapıldığını hatırlatan Kalyoncu verdiği soru önergesinde Bakan Kurum'a yanıtlaması için; "ÇED raporu alınmadan bu tür ihaleler yapılabilmekte midir? ÇED raporu sonucu alınmadan yapılan bu ihaleler sonucunda ihaleyi kazanan firma ile bölge halkının karşı karşıya gelmesi problem doğurmakta mıdır? Eğer ÇED olumlu raporu almadan ihaleye çıkılamıyorsa bu konuda yaptırımlarınız nelerdir?" sorularını yöneltti. İzmir Büyükşehir Belediyesinin ÇED olumlu raporu gelmeden ihaleye çıkmasının yasal olarak mümkün olmadığını belirten MHP İzmir Milletvekili Hasan Kalyoncu yaptığı açıklamada; "Verdiğimizi soru önergesinde Sayın Kurum'a 'ÇED zorunluluğu olan projelerde ÇED olumlu raporu alınmadan orada herhangi bir işlem yapılabiliyor mu? Bu işlem yasal bir işlem mi? Eğer yasal değilse nasıl ÇED olumlu raporu alınmadan bu tür ihalelere çıkılabiliyor? diye sorduk. ÇED raporunu almadan ihaleye çıkmak demek ihaleyi alan firmanın vatandaşla karşı karşıya getirilmesi demek oluyor. Çünkü ihaleyi alan firmanın ÇED olumlu raporunu alabilmesi için o bölgede yaşayan vatandaşları ikna etmesi gerekiyor. İzmir Büyükşehir Belediyesi burada kurnazlık yapıyor. Kendisi vatandaşla karşı karşıya gelmemek için topu firmayla vatandaşa atıyor. Süreci bu şekilde götürmeye çalışıyor. Bu durumda vatandaşa kötü gözükecek olan, vatandaşla kavga edecek olan kendisi değil de ihaleyi alan firma olmuş oluyor. Bu şekilde yaparak hem vatandaşı hem de firmayı zor durumda bırakıyor. Burada bir uyanıklık var. Bize göre hem yasal açıdan hem de etik açıdan kesinlikle yanlış bir yöntem" diye konuştu.
